Ajanda

AYM’DEN YAPISAL SORUNA DAİR KARAR: TEMERRÜT FAİZİ – ENFLASYON UYUŞMAZLIĞI

01.10.2025

 

Alacağın uyuşmazlık nedeniyle geç tahsil edilebildiği durumlarda, her ne kadar temerrüt faizi gibi feri ödemelerle giderilmeye çalışılsa da, alacaklıların enflasyon karşısında zarara uğraması ve faizin, paranın değer kaybını karşılamaması söz konusu olabilmektedir. Alacaklıların uzun süredir yargı önünde kabul bulmayan enflasyon ve döviz kuru artışı gibi nedenlerle munzam zarar talepleri hakkında Anayasa Mahkemesi’nin 2024/41763 başvuru numaralı ve 08/07/2025 tarihli kararıyla oldukça önemli bir değerlendirme yapılmıştır. İlgili kararda Anayasa Mahkemesi tarafından, temerrüt faizi oranlarının enflasyonu karşılamaması sebebiyle alacaklının mülkiyet hakkının ihlal edildiği, mevcut hukuk yollarının bu zararı telafi etmede yetersiz kaldığı tespit edilmiştir.

 

1. Karara Konu Olay

Başvuru, davacının bir banka ile yaşadığı uyuşmazlıkta alacağını geç tahsil etmesi ve kendisine faiz ödenmiş olmasına rağmen enflasyon sebebiyle alacağın değer kaybetmesi üzerine ileri sürdüğü munzam zarar talebinin, derece mahkemeleri ve Yargıtay tarafından, genel ekonomik göstergelerin tek başına yeterli olmadığı ve fiili zararın somut delillerle kanıtlanması gerektiği gerekçeleriyle reddedilmesi üzerine yapılmıştır.

 

2. Anayasa Mahkemesi Değerlendirmesi

Anayasa Mahkemesi tarafından başvuru kapsamında hem ulusal hukuk hem de uluslararası hukuk boyutunda vurgulanan hususlar aşağıdaki gibidir:

  • Temerrüt faizi ile karşılanamayan ek zararların ancak davacının özel durumuna özgü somut delillerle ispatlandığında talep edilebileceği, enflasyon ve döviz kuru artışı gibi genel ekonomik olguların tek başına yeterli görülmeyeceği ifade edilmiştir.
  • Mülkiyet hakkının, kesinleşmiş yargı kararlarıyla güvence altına alınan alacakları da kapsadığı, bu tür alacakların enflasyon sebebiyle değer kaybetmesi halinde mülkiyet hakkının ihlal edileceği belirtilmiştir.
  • 3095 Sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’da öngörülen faiz oranlarının uzun yıllar boyunca tüketici fiyat endeksi (TÜFE) oranlarının çok altında kaldığı, bu nedenle ödenen faizlerin alacakların gerçek değerini koruyamadığı tespit edilmiştir.
  • Mevcut hukuk yollarının, özellikle munzam zarar davasının, fiili kaybı telafi etmede yetersiz olduğu ve bu sebeple etkili başvuru hakkının da ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.
  • Anayasa’nın 35. maddesinde düzenlenen mülkiyet hakkı ile 40. maddesinde güvence altına alınan etkili başvuru hakkı birlikte değerlendirilmiş, sorunun bireysel bir ihlal değil, yapısal bir sorun olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
  • Çok sayıda benzer başvurunun mahkemenin önünde bulunduğu, bu nedenle bireysel tazmin yerine yapısal bir çözüm üretilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
  • Bu bağlamda Mahkeme, Pilot Karar Usulü uygulamış ve sorunun çözümü için yasama organına bildirim yapılmasına karar vermiştir.

 

3. Sonuç

Sonuç olarak, Anayasa Mahkemesi, temerrüt faizi oranlarının enflasyonu karşılamaması sebebiyle mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir. Ancak bu ihlalin bireysel hatalardan değil, kanuni düzenlemelerin yetersizliğinden kaynaklanan yapısal bir sorun olduğuna dikkat çekilmiştir. Bu nedenle Mahkeme, başvurucuya ayrıca tazminat ödenmesine hükmetmemiş, yalnızca yargılama giderlerinin karşılanmasına karar vermiştir. Kararda, sorunun kalıcı biçimde çözülebilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından yeni bir yasal düzenleme yapılmasının zorunlu olduğu açıkça vurgulanmıştır.

 

NAZALI VERGI & HUKUK

info@nazali.com

Yukarıda yer verilen açıklamalarımız, hukuki görüş ve tavsiye niteliğinde olmayıp, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir; bu sebeple belirtilen konularda bir aksiyon almadan önce, bir uzmana danışmanızı tavsiye ederiz. NAZALI’ya işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.