Ajanda

07/10/2022 TARİHİNDE TBMM BAŞKANLIĞINA SUNULAN “GELİR VERGİSİ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ” UYARINCA BANKACILIK KANUNU BAŞTA OLMAK ÜZERE DİĞER İLGİLİ KANUNLARDA YAPILMASI PLANLANAN DEĞİŞİKLİKLER

12.10.2022

07/10/2022 tarihinde TBMM Başkanlığına “Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” sunulmuştur. Söz konusu düzenlemeler aşağıda dikkatinize sunulmaktadır.

 

5411 SAYILI BANKACILIK KANUNU’NDA YAPILMASI PLANLANAN DÜZENLEMELER

 

  • 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun (“Bankacılık Kanunu”) 10. maddesine göre Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu tarafından aksi kararlaştırılmadıkça, işbu kanunun 4.maddesinde belirtilen bütün faaliyet konularının söz konusu aynı maddenin son fıkrasındaki sınırlamalar kapsamına dahil olduğunu belirten hüküm muğlaklık arz ettiğinden dolayı yapılacak olan aşağıdaki düzenleme ile Kurul’un bankalara faaliyet konuları bazında sınırlama veya kısıtlama getirmek suretiyle faaliyet izni vermeye yetkili olduğu konusunun netleştirilmesi amaçlanmaktadır.

 

Bankacılık Kanunu’nun 10. maddesinin birinci fıkrasına “Kurul, bir banka ya da banka grubu için, 4.maddede sayılan faaliyet konuları bazında sınırlama veya kısıtlamalar getirmek suretiyle faaliyet izni vermeye yetkilidir.” cümlesi eklenmiştir.

 

  • Bankacılık Kanunu ile bankalara destek hizmeti sunan kuruluşlara ilişkin usul ve esas belirlemeye yönelik BDDK’ya kanun ile doğrudan bir yetki verilmemektedir. Aşağıdaki düzenleme ile bu yetki eksikliği giderilerek, bankaların müşterilerine sundukları hizmetlerin güvenli ve kesintisiz bir şekilde sürdürülmesinde önemli bir yeri bulunan hizmet sağlayıcılarının uymaları gereken usul ve esasların belirlenmesi amaçlanmaktadır.

 

Bankacılık Kanunu’nun 35. maddesinin birinci fıkrasının dördüncü cümlesinde yer alan “destek hizmetinin niteliğine göre” ibaresi “alınacak hizmetin niteliğine göre bu hizmeti sunacak destek hizmeti kuruluşları ile diğer hizmet sağlayıcılarının bu hizmetleri sunarken uymaları gereken usul ve esasları belirlemeye, bunları yetkilendirmeye veya” şeklinde değiştirilmiş ve maddenin ikinci fıkrasının başına “73.maddenin dördüncü fıkrasında yer verilen en az beş banka ya da finansal kuruluş tarafından kurulan şirketlerin yapacakları bilgi ve belge alışverişinin söz konusu şirketlerin kuruluş amaçlarına uygun olarak ve güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlamak amacıyla, bu tür şirketlerin tabi olacağı kuruluş ve faaliyet esaslarını belirlemeye ve bunları yetkilendirmeye ilişkin Kurul’un yetkileri saklı kalmak kaydıyla,” ibaresi eklenmiştir.

 

  • Bankacılık Kanunu’nun yukarıda bahsedilen 10.maddesinde yapılacak olan düzenleme ile uyumlu olması ve sınırlı faaliyet izni verilen durumlarda bu sınırlama veya kısıtlamalara uymayanların ya da Kanun’un 4.maddesinin son fıkrasındaki kısıtlamalara uymayanlara yönelik uygulanacak idari yaptırımların caydırıcı olması hedeflenmektedir.

 

Bankacılık Kanunu’nun 146. maddesinin birinci fıkrasına “t) 4 üncü maddesinin sın fıkrasındaki kısıtlamalara uyulmaması ya da 10 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kurul tarafından getirilen faaliyet sınırlamaları veya kısıtlamalarına uyulmaması halinde, bir milyon Türk Lirasından az olmamak ve menfaat sağlanmış olması halinde sağlanan menfaatin iki katından az olmamak üzere, söz konusu kısıtlama ve sınırlamalara aykırılık teşkil eden tutarın yüzde yüzüne kadar,” benti eklenmiştir.

 

  • Bankacılık Kanunu’na eklenen aşağıdaki geçici madde ile düşük tutarlı alacaklar nedeniyle oluşan icra takiplerinin azaltılması amaçlanmakta ve yapılacak ödemeler düzenlenmektedir.

 

“GEÇİCİ MADDE 3- 19/10/2005 tarih ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamında faaliyet gösteren varlık yönetim şirketlerince, banka ve diğer mali kurum ve kuruluşlardan 15/8/2022 tarih (bu tarih dahil) itibarıyla devir ve temlik alınan ve bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla anapara takip bakiyesi 2.500 Türk lirası ve altında bulunan bireysel nitelikli her türlü kredi sözleşmesinden kaynaklı alacakların anapara takip bakiyesinin yarısı; kalan anapara, faiz, masraf, vekalet ücretleri ve benzeri alacaklarının takibinden feragat etmeleri şartıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesinden Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna aktarılan tutardan Fonun iştiraki olan varlık yönetim şirketi aracılığıyla ödenir. Bu kapsamda tasfiye edilecek tutar bir gerçek kişinin tüm varlık yönetim şirketlerine olan borç toplamı dikkate alınarak tespit edilir.

Bu madde kapsamında alacaklı kuruluşlar tarafından tahsil edilen tutarlar nedeniyle lehe alınan paralar banka ve sigorta muameleleri vergisinden istisnadır, tasfiye edilen alacaklar için icra tahsil harcı ile 30/6/1934 tarihli ve 2548 sayılı Cezaevleriyle Mahkeme Binaları İnşası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve Mahkumlara Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanunun 1 inci maddesinde düzenlenen harç alınmaz.

Bu madde kapsamında tasfiye edilen alacaklar nedeniyle borçlu tarafından, varlık yönetim şirketlerinden veya Hazine ve Maliye Bakanlığından, vekalet ücreti, yargılama gideri ve benzeri başkaca bir hak ve alacak talebinde bulunulamaz. Kapsama giren alacaklara karşılık maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra varlık yönetim şirketlerince yapılmış tahsilatlar bu şirketlerce borçlusuna iade edilir.

Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye, madde kapsamında tasfiye edilecek anapara alacak tutarını bir katına kadar arttırmaya Hazine ve Maliye Bakanı yetkilidir.”

 

5834 SAYILI KARŞILIKSIZ ÇEK VE PROTESTOLU SENETLER İLE KREDİ VE KREDİ KARTLARI BORÇLARINA İLİŞKİN KAYITLARIN DİKKATE ALINMAMASI HAKKINDA KANUN’DA YAPILMASI PLANLANAN DÜZENLEMELER

 

  • Yapılacak olan düzenleme ile, karşılıksız çıkan çek, protesto edilmiş senet, kredi kartı ve diğer kredi borçlarını zamanında ödeyemedikleri için Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezine bildirilen kişilerin ve kredi müşterilerinin Kanun’da belirtilen yükümlülükleri yerine getirmesi halinde geçmiş ödeme performanslarına ilişkin olumsuz kayıtların dikkate alınmayacağı hususunda düzenleme yapılmaktadır.

 

5834 sayılı Karşılıksız Çek ve Protestolu Senetler ile Kredi ve Kredi Kartları Borçlarına İlişkin Kayıtların Dikkate Alınmaması Hakkında Kanun’a aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

“GEÇİCİ MADDE 4 – (1) Anapara ve/veya taksit ödeme tarihi 1/10/2022 tarihinden önce olup da; kullandığı nakdi ve gayri nakdi kredilerinin anapara, faiz ve/veya ferilerine ilişkin ödemelerini aksatan gerçek ve tüzel kişilerin, ticari faaliyette bulunan ve bulunmayan gerçek kişilerin ve kredi müşterilerinin karşılıksız çıkan çeki protesto edilmiş senet, kredi kartı ve diğer kredi borçlarına ilişkin 5411 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesi hükmü uyarınca kurulan Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi nezdinde tutulan kayıtları, söz konusu borçların ödenmesi geciken kısmının 1/7/2023 tarihine kadar tamamının ödenmesi veya yeniden yapılandırılması halinde, bu kişilerle yapılan finansal işlemlerde kredi kuruluşları ve finansal kuruluşlar tarafından dikkate alınmaz.

(2) Kredi kuruluşları ve finansal kuruluşların birinci fıkra hükmü uyarınca mevcut kredileri yeniden yapılandırması veya yeni kredi kullandırması, bu kuruluşlara hukuki ve cezai sorumluluk doğurmaz”

 

6931 SAYILI FİNANSAL KİRALAMA, FAKTORİNG, FİNANSMAN VE TASARRUF FİNANASMAN ŞİRKETLERİ KANUNU’NDA YAPILMASI PLANAN DÜZENLEMELER

 

  • İlgili düzenleme ile gelişen teknoloji karşısında finansman şirketlerinin rekabet gücünün arttırılması hedeflenerek satıcılar ile aralarında yaptıkları “genel sözleşmelerin” yazılı kurulabilmesinin yanı sıra uzaktan iletişim araçları yoluyla mesafeli olarak elektronik ortamda da kurulabilmesi imkanı tanınmaktadır.

 

6931 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’nun (“Kanun”) 39. maddesinin ikinci fıkrasına “yazılı şekilde” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle mesafeli olarak” ibaresi eklenmektedir.”

 

  • Kanun’da yapılması planlanan düzenleme ile şirketlerin, kuruluş izni için aranan şartları ya da şirket ortaklarının kurucularda aranan şartları kaybetmesi halinde, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kuruluna söz konusu bu şirketlerin faaliyet iznini iptal edebilme yetkisi verilmektedir.

 

Kanun’un 50. maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent ve aynı fıkranın sonuna aşağıdaki cümle eklenmiştir.

“g) Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasında aranan şartların ya da şirket ortaklarınca kurucularda aranan şartların kaybedilmesi,”

“Bu fıkranın (g) bendinde belirtilen hallerin, tasarruf finansman şirketleri için gerçekleşmesi durumunda, Kurul, 50/A maddesinin birinci fıkrası kapsamında söz konusu tasarruf finansman şirketlerinin faaliyet izinlerini kaldırmaya ve tasfiyesine karar vermeye yetkilidir. Hakkında tasfiye kararı verilen tasarruf finansman şirketleriyle ilgili olarak aynı maddenin ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları uygulanır.”

 

Duyurunun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

 

NAZALI VERGI & HUKUK

info@nazali.com

Yukarıda yer verilen açıklamalarımız, hukuki görüş ve tavsiye niteliğinde olmayıp, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir; bu sebeple belirtilen konularda bir aksiyon almadan önce, bir uzmana danışmanızı tavsiye ederiz. NAZALI’ya işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz