OECD ülkeleri, çokuluslu işletmelerin 2023'ten itibaren minimum %15 vergi oranına tabi olması konusunda anlaşmaya varmıştır.
Uluslararası vergi sistemini 21. yüzyıla taşımak için yıllarca süren müzakerelerin ardından, vergi sorunlarına yönelik iki Yapısal Bloktan(Pillar I – Pillar II) oluşan çözüm önerisine 136 ülke (OECD/G20, BEPS) katılmıştır. Ekonominin Dijitalleşmesini ve Uluslararası vergi kurallarının reformunu sağlamak adına Kapsayıcı Çerçeve üyeleri tarafından anlaşma kapsamında hazırlanan Yapısal Bloklar güncelleşmiş ve kesinleşmiştir.
Uluslararası vergilemede önemli bir reform niteliği taşıyan ve dönüm noktası niteliğinde olan anlaşma, Küresel Gayrisafi Hasılanın %90'ından fazlasını oluşturan 136 ülkenin yetki alanı kapsamaktadır. Aynı zamanda dünyanın en büyük ve en kârlı 100 çokuluslu işletmesinden elde edilen 125 milyar ABD dolarından fazla kârın da, ülkelere yeniden paylaştırılması planlanmaktadır. Çok uluslu işletmelerin böylelikle nerede olurlarsa olsun minimum bir vergi payı üzerinden vergilendirilecekleri belirtilmiştir.
Birinci yapısal blokta, çok uluslu işletmelerin kâr elde ettikleri ülkelerin arasında, bu şirketlerin kârlarının vergileme haklarının daha adil bir şekilde dağıtılması öngörülmektedir. Firmaların fiziksel bir varlığı olup olmadığına bakılmaksızın, Çok uluslu işletmeler üzerindeki vergilendirme haklarını kendi ülkelerinden ticari faaliyette bulundukları ve kâr elde ettikleri pazarlara yeniden tahsis etmesi gerekecektir. Özellikle küresel satışları 20 milyar Euro'nun üzerinde ve kârlılığı %10'un üzerinde olan ve küreselleşmeden ciddi fayda sağlayan firmaların ve çok uluslu işletmelerin bu kurallar kapsamında olması planlanmaktadır.
Birinci Yapısal Blok kapsamında, 125 milyar ABD dolarından fazla kâr üzerindeki vergi haklarının ülke idareleri alanlarına dağıtılması beklenmektedir. Bu şekilde gelişmiş ekonomilerde daha fazla olacak biçimde hem gelişmekte olan ülkelerde hem de gelişmiş ekonomilerde vergi geliri artışı yaşanması beklenmektedir.
Minimum vergi konusunu kapsayan ikinci Yapısal Blok, vergi rekabetini ortadan kaldırmayı amaçlamamaktadır ancak buna çeşitli sınırlamalar getirilmektedir. İkinci Yapısal Blok kriterleri, %15 olarak belirlenmiş bir küresel asgari kurumlar vergisi oranı üzerinden oluşturulmuştur. Geliri 750 milyon Euro'nun üzerinde olan şirketler için geçerli olması planan anlaşma üzerinden tüm dünya devletleri için yıllık yaklaşık 150 milyar dolar ek vergi gelirinin yaratılması planlanmaktadır. Uluslararası vergi sisteminin istikrara kavuşturulmasıyla beraber vergi mükellefleri ve vergi idareleri için verginin kesinliği hedeflenmektedir.
Bu doğrultuda ülkeler, 2022'de, 2023'te uygulanmak üzere bir sözleşme imzalayacaktır. Sözleşmenin vergi kesinliği kavramı yanında ticaret savaşlarını azaltacağı düşünülmektedir. Bunun yanında, OECD, 2023'te geçerli olmak üzere 2022'de İkinci Yapısal Blok’u yerel mevzuata sokmak için model kurallar geliştireceğini duyurmuştur.
Tüm OECD ve G20 ülkeleri tarafından desteklenen anlaşmaya sadece dört ülke - Kenya, Nijerya, Pakistan ve Sri Lanka - katılmamıştır.
Bu iki Yapısal Bloklu çözüm anlaşmasının, 13 Ekim'de Washington D.C.’de düzenlenecek G20 Maliye Bakanları toplantısında, ardından Ekim sonunda Roma'daki G20 Liderler Zirvesi'de sunulması planlanmaktadır.
Devam eden uluslararası vergi reformu müzakereleri hakkında daha fazla bilgiyi bu linkten edinebilirsiniz.
NAZALI VERGI & HUKUK |