65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz Ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı komisyonda olup yakın zamanda kanunlaşması beklenen kanun tasarısının bazı önemli maddeleri aşağıda yer almaktadır.
MADDE 10- 29/5/1986 tarihli ve 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununa aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
"EK MADDE 5- İşe başladığı tarihten önceki son bir yıl içerisinde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu Kurulu tarafından belirlenen nakdi düzenli sosyal yardımlardan en az bir defa yararlanmış olanların ikamet ettiği hanede 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi kapsamında bulunanlardan Türkiye İş Kurumuna kayıtlı işsizler arasında olması kaydıyla, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında özel sektör işverenlerince istihdam edilen sigortalı için; 5510 sayılı Kanunun 81 inci maddesinde sayılan ve 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarın tamamı işe başladığı tarihten itibaren bir yıl süreyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından karşılanır. Bakanlar Kurulu bu süreyi bir yıl uzatmaya yetkilidir.
İşveren hisselerine ait primlerin karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak; işe alındıkları yıldan bir önceki takvim yılında işyerinden bildirilen aylık prim ve hizmet belgelerindeki sigortalı sayısının ortalamasına ilave olması, 5510 sayılı Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerini yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna vermesi, sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca karşılanmayan tutarı yasal süresi içinde ödemesi ve kapsama giren sigortalının işe alındığı işyerinden dolayı Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmaması şarttır.
Sosyal Güvenlik Kurumuna olan prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarının 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine göre tecil ve taksitlendirilmiş veya ilgili kanunlar uyarınca prim borçlarının yeniden yapılandırılmış olması, bu tecil, taksitlendirme ve yeniden yapılandırma devam ettiği sürece işverenlerin bu madde hükmünden yararlanmasına engel teşkil etmez.
Yapılan kontrol ve denetimlerde, çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işverenler bir yıl süreyle bu maddeyle sağlanan destek unsurlarından yararlanamaz.
Bu madde hükümleri, 21/4/2005 tarihli ve 5335 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 30 uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamına giren kurum ve kuruluşlara ait işyerleri ile bu işyerlerinin yaptırdığı her türlü alım ve yapım işlerine ilişkin işyerleri, sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar ve yurtdışında çalışan sigortalılar hakkında uygulanmaz.
İşverenler bu maddeyle sağlanan prim desteğinden aynı sigortalı için birinci fıkradaki süreleri geçmemek üzere yararlanır. Destekten yersiz olarak faydalanıldığının tespiti halinde, yararlanılan teşvik tutarı 5510 sayılı Kanunun 89 uncu maddesi uyarınca gecikme cezası ve gecikme zammıyla birlikte işverenden tahsil edilir.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca karşılanan prim tutarları, gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmaz.
Bu madde kapsamına giren sosyal yardımlar ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu ile Türkiye İş Kurumunun görüşleri alınarak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca belirlenir.
Uygulama esasları genelge ile belirlenecek olup tasarı kanunlaştıktan kısa bir sure sonra ikincil düzenlemenin yapılacağını düşünmekteyiz.
MADDE 14- 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 56 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan "on günden" ibaresi "altı günden", "en çok üçe" ibaresi "en çok beşe" şeklinde değiştirilmiştir.
Kanun maddesinin gerekçesinde aynen "Yıllık ücretli izinlerin en çok üçe bölünebilmesi ve bir bölümünün on günden az olamaması, ülkemizde genel tatil ve ulusal bayram günleri arasındaki birkaç günlük yıllık izin kullanımı ile ortalama dokuz günlük tatiller yapılabilmesi nedeniyle uygulamada sorunlara yol açabilmektedir. Madde ile, yıllık iznin bir bölümünün altı günden az olmamak üzere kalan kısmının tarafların anlaşması halinde beşe bölünebilmesine imkan sağlanması amaçlanmaktadır." ifadesi geçmekte olup pratikte sıklıkla karşılaşılan izinlerin kullanılmasına ilişkin sıkıntıları kısmen ortadan kaldıracaktır.
MADDE 16- - Kayıtdışılıkla mücadelede etkinliği artırmaya yönelik olarak 2.610 adet sosyal güvenlik denetmeni ve sosyal güvenlik denetmen yardımcısı kadrosunun ihdas edilmesi,
Madde gerekçesinde aynen;
"MADDE 16- Ülkemizin önemli sorunlarından biri de kayıtdışı istihdam olup bugüne kadar verilen mücadele ile kayıtdışı istihdam seviyesi azaltılmış olmakla birlikte istenilen seviyelere ulaşılamamıştır. Kayıtdışı istihdam doğrudan sosyal güvenlik sistemini ve dolaylı olarak da ülke ekonomisini etkilemektedir. Bu öneminden dolayı 2023 hedefleri doğrultusunda hazırlanan 10 uncu Kalkınma Planında da (2014-2018) bu konuya yer verilmiştir.
Kalkınma Planının Kayıt Dışı Ekonominin Azaltılması Programı başlığında; kayıtdışı ekonominin önemli sorun alanlarından biri olduğu ve kayıtdışı ekonominin azaltılmasının orta ve uzun dönemde ekonomik istikrar, gelir dağılımı ve istihdam gibi birçok makroekonomik unsurun iyileşmesine, ekonomide verimlilik düzeyi ve rekabet gücünün yükselmesine, ayrıca kamu gelirlerinin artmasına katkıda bulunacağı belirtilmiş olup, söz konusu planda programın hedefleri ise kayıtdışı ekonominin GSYIT’ye oranının beş puan azaltılması tarım dışı sektörlerde kayıtdışı istihdam oranının beş puan azaltılması belirtilmiştir. Planda belirtilen hedefi gerçekleştirmek için denetim ve yaptırımların daha etkili kılınmasını gerçekleştirmek için denetimlerin nitelik ve niceliğinin artırılması da Programın bileşenleri arasında yer almıştır.
Ayrıca, Kayıt Dışı Ekonominin Azaltılması Programı Eylem Planının (Ocak 2015) Kayıtdışılıkla mücadele denetimlerin daha nitelikli hale getirilmesi ve gerekli düzenlemelerin yapılması başlığındaki (40) numaralı eylemde ise; "Kayıt dışı istihdamla ilgili denetimlerde etkinliğinin artırılması amacıyla,tüm denetim sürecinin elektronik ortamda yürütülmesini sağlayacak otomasyon programları hazırlanacak ve denetim kapasitesinin artırılması amacıyla SGK'da görev yapan denetmen sayısı 5000'e çıkarılacaktır." politikası yer almakta olup, Aralık 2017'ye kadar eylemin gerçekleştirilmesi öngörülmüştür.
Bilindiği üzere; kayıt dışılıkla etkin mücadelede denetim faaliyetleri özel önem arz etmekte olup, söz konusu fiili denetim faaliyetlerinin sosyal güvenlik il müdürlüklerinde görev yapan sosyal güvenlik denetmenleri aracılığı ile yerine getirilmektedir.
Bu amacı gerçekleştirebilmek için “Sosyal güvenlik denetmen ve yardımcısı kadrosunun ihdası amaçlanmaktadır." ifadeleri geçmekte olup hükümetin ileriki dönemlerde SGK denetim elemanı sayılarını artırarak piyasadaki etkin denetimleri arttıracağı sonucuna varabiliriz.
MADDE 17- 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
"GEÇİCİ MADDE 69- Bu maddenin yayımı tarihinden önce 60 ıncı maddenin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortalılarının 25 yaşını doldurdukları güne kadar olan genel sağlık sigortası primlerinin tahsilinden vazgeçilir. Bu maddenin yayımlandığı tarihe kadar söz konusu süreler için ödenmiş olan primler iade ve mahsup edilmez."
Bu madde ile yeni mezun kişilere mezun oldukları süre ile işe giriş tarihleri arasında geçen sürelerde kurumca çıkartılan yüksek GSS Primlerinin alacağından vazgeçilerek gençlerin haklı beklentilerinin bir nebze de olsa karşılanması amaçlanmıştır. Bilgi edinilmesini rica ederiz.