6728 Sayılı “Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı ile ilgili olarak ilişkili kişi tanımında, uygulanacak yöntemler, peşin fiyatlandırma anlaşmasının geçmiş dönemlere uygulanması ve belgelendirme yükümlülüğünün yerine getirilmesi konusunda önemli düzenlemeler yapılmıştır.
6728 Sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile yapılan söz konusu değişikliklere ilişkin madde hükmü aşağıdaki gibidir:
“Madde 59-5520 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin;
a) İkinci fıkrasına “İlişkinin doğrudan veya dolaylı olarak ortaklık kanalıyla oluştuğu durumların örtülü kazanç dağıtımı kapsamında sayılması için en az %10 oranında ortaklık, oy veya kâr payı hakkının olması şartı aranır. Ortaklık ilişkisi olmadan doğrudan veya dolaylı olarak en az %10 oranında oy veya kâr payı hakkının olduğu durumlarda da taraflar ilişkili kişi sayılır. İlişkili kişiler açısından bu oranlar topluca dikkate alınır.” cümleleri eklenmiştir.
b) Dördüncü fıkrasının (ç) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve bu bentten sonra gelmek üzere (d) bendi eklenmiştir.
"c) İşlemsel kâr yöntemleri: Emsallere uygun fiyat veya bedelin tespitinde, ilişkili kişiler arasındaki işlemden doğan kârı esas alan yöntemleri ifade eder. Bu yöntemler, işleme dayalı net kâr marjı yöntemi ve kâr bölüşüm yöntemidir. İşleme dayalı net kâr marjı yöntemi, mükellefin kontrol altındaki bir işlemden; maliyetler, satışlar veya varlıklar gibi ilgili ve uygun bir temele dayanarak tespit ettiği net kâr marjının incelenmesi esasına dayanır. Kâr bölüşüm yöntemi, ilişkili kişilerin bir veya daha fazla sayıdaki kontrol altındaki işlemlere ilişkin toplam faaliyet kârı ya da zararının, üstlendikleri işlevler ve yüklendikleri riskler nispetinde ilişkili kişiler arasında emsallere uygun olarak bölüştürülmesi esasına dayanır.”
“ç) Emsallere uygun fiyata yukarıdaki yöntemlerden herhangi birisi ile ulaşma olanağı yoksa mükellef, işlemin niteliğine uygun olarak kendi belirleyeceği bir yöntemi de kullanabilir.”
d) Beşinci fıkrasına “Mükellef ve Bakanlık, belirlenen yöntemin zamanaşımına uğramamış geçmiş vergilendirme dönemlerine de tatbik edilmesini, Vergi Usul Kanununun pişmanlık ve ıslah hükümlerinin uygulanmasının mümkün olması ile anlaşma koşullarının bu dönemlerde de geçerli olması hâlinde, anlaşma kapsamına almak suretiyle sağlayabilir. Bu durumda, imzalanan anlaşma söz konusu hükümlerde yer alan haber verme dilekçesi yerine geçer, beyan ve ödeme işlemleri buna göre tekemmül ettirilir. Anlaşmanın geçmiş vergilendirme dönemlerine uygulanması sebebiyle daha önceden ödenen vergiler ret ve iade edilmez.” cümleleri eklenmiştir.
e) Yedinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş ve mevcut sekizinci fıkra buna göre teselsül ettirilmiştir.
“(8) Transfer fiyatlandırmasına ilişkin belgelendirme yükümlülüklerinin tam ve zamanında yerine getirilmiş olması kaydıyla, örtülü olarak dağıtılan kazanç nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş veya eksik tahakkuk ettirilmiş vergiler için vergi ziyaı cezası (Vergi Usul Kanununun 359 uncu maddesinde yazılı fiillerle vergi ziyaına sebebiyet verilmesi hali hariç) %50 indirimli olarak uygulanır.”
f) Mevcut sekizinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(9) Bakanlar Kurulu; ikinci fıkrada yer alan oranları, gerçek kişiler, kurumlar, doğrudan veya dolaylı ortaklar itibarıyla ya da ortaklık payının edinim şekline göre topluca veya ayrı ayrı %1’e kadar indirmeye, %25’e kadar çıkarmaya, oran şartını kaldırmaya; beşinci fıkrada yer alan süreyi beş yıla kadar artırmaya, belgelendirme yükümlülükleri ve bu yükümlülükler kapsamına, uluslararası anlaşmalar doğrultusunda, yurt dışında yer alan ilişkili kişilerin faaliyetlerine ilişkin bilgilerin dâhil edilmesi zorunluluğu getirmeye; bu bilgilerin uluslararası anlaşmalar çerçevesinde diğer ülkelerle karşılıklı olarak paylaşılmasına ilişkin usullerle transfer fiyatlandırması ile ilgili diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.””
Yukarıda yer alan madde hükmüne göre yapılan değişiklikleri ilişkili kişi tanımı, uygulanacak yöntemler, peşin fiyatlandırma anlaşmasının geçmiş dönemlere uygulanması ve belgelendirme yükümlülüğünün yerine getirilmesi ana başlıkları altında toplayabiliriz. Söz konusu başlıklara ilişkin açıklamalar aşağıda yer almaktadır.
1) İlişkili Kişi Tanımı
İlişkili kişi tanımında kapsam yeniden düzenlenmiştir.
İlişkinin doğrudan veya dolaylı olarak ortaklık kanalıyla oluştuğu durumlarda, en az % 10 oranında ortaklık, oy veya kâr payı hakkının olması şartı aranacaktır.
Ortaklık ilişkisi olmadan doğrudan veya dolaylı olarak en az %10 oranında oy veya kâr payı hakkının olduğu durumlarda da taraflar ilişkili kişi sayılacaktır.
İlişkili kişiler açısından bu oranlar topluca dikkate alınacaktır.
2) Transfer Fiyatlandırmasında Uygulanacak Yöntemler
Kurumların ilişkili kişilerle yaptığı işlemlerde uygulayacağı fiyat veya bedellere ilişkin yöntemler güncellenerek, işlemsel kâr yöntemleri adı altında yeni yöntemler ilave edilmiştir.
Madde hükmüne göre işlemsel kâr yöntemleri, işleme dayalı net kâr marjı yöntemi ve kâr bölüşüm yöntemi olmak üzere iki yöntemi içermektedir.
İşleme dayalı net kâr marjı yöntemi: Mükellefin kontrol altındaki bir işlemden maliyetler, satışlar veya varlıklar gibi ilgili ve uygun bir temele dayanarak tespit ettiği net kâr marjının incelenmesi esası üzerine kurulmuştur.
Kâr bölüşüm yöntemi: İlişkili kişilerin bir veya daha fazla sayıdaki kontrol altındaki işlemlere ilişkin toplam faaliyet kârı ya da zararının, üstlendikleri işlevler ve yüklendikleri riskler nispetinde ilişkili kişiler arasında emsallere uygun olarak bölüştürülmesi esasına dayanmaktadır.
Ayrıca, emsallere uygun fiyata maddede belirtilen yöntemlerden herhangi birisi ile ulaşma olanağı yoksa, mükellefin, işlemin niteliğine uygun olarak kendi belirleyeceği bir yöntemi de kullanabileceği yönünde bir düzenleme getirilmiştir.
Mükellefin kendisinin belirleyeceği yöntem: Emsallere uygun fiyata maddede belirtilen yöntemlerden herhangi birisi ile ulaşma olanağı yoksa mükellefin, işlemin niteliğine uygun olarak kendi belirleyeceği bir yöntemdir.
3) Peşin Fiyatlandırma Anlaşmasının Geçmiş Dönemlere Uygulanması
Mükellef ve Bakanlık, belirlenen yöntemin zamanaşımına uğramamış geçmiş vergilendirme dönemlerine de tatbik edilmesini, anlaşma kapsamına almak suretiyle sağlayabileceklerdir.
Şöyleki;
gerekmektedir.
Bu durumda, imzalanan anlaşma söz konusu hükümlerde yer alan haber verme dilekçesi yerine geçecek, beyan ve ödeme işlemleri de buna göre tekemmül ettirilecektir.
Diğer taraftan anlaşmanın geçmiş vergilendirme dönemlerine uygulanması sebebiyle daha önceden ödenen vergiler ret ve iade edilmeyecektir.
4) Belgelendirme Yükümlülüğünün Yerine Getirilmesi
İndirimli vergi ziyaı cezasının uygulanacağı haller:
Transfer fiyatlandırmasına ilişkin belgelendirme yükümlülüklerinin tam ve zamanında yerine getirilmiş olması halinde, örtülü olarak dağıtılan kazanç nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş veya eksik tahakkuk ettirilmiş vergiler için vergi ziyaı cezası %50 indirimli olarak uygulanacaktır.
İndirimli vergi ziyaı cezasının uygulanmacağı haller:
Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesinde yazılı kaçakçılık fiilleri ile vergi ziyaına sebebiyet verilmesi halinde indirimli oran uygulanmayacaktır.
Söz konusu hüküm, 09.08.2016 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir.
Saygılarımızla.
NAZALISirküler içeriği hakkında ek bilgi gerektiğinde bizimle irtibata geçmenizi rica ederiz.
Yukarıda yer verilen açıklamalarımız, hukuki görüş ve tavsiye niteliğinde olmayıp, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. NAZALI’ya işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Sirkülerde belirtilen konularda bir aksiyon almadan önce, bir uzmana danışmanızı tavsiye ederiz.