KONU: Adana 1. Vergi Mahkemesinin 25/10/2021 tarih ve E:2021/1022, K:2021/1833 sayılı kararının kanun yararına temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
İşbu Danıştay kararına konu ilk derece mahkemesi kararı istemini “Karabük İl Emniyet Müdürlüğü tarafından ihale edilen 2019/481780 ihale kayıt numaralı "Karabük İl Emniyet Müdürlüğü’ne Ait 140 Adet Hizmet Aracının Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Hizmeti Alımı" işini üstlenen Davacı Şirketin üzerinde kalan, anılan iş nedeniyle ihale kararı ve sözleşme üzerinden kendisinden tahsil edilen damga vergisinin iadesi talebiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine dair Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 27/05/2021 tarih ve 64987 sayılı işleminin iptali ile ödenen toplam 2.135,13-TL'nin yasal faizle birlikte iadesi” oluşturmaktadır.
Davacı Şirket işbu talebine dayanak olarak, sigorta sözleşmeleri ile sigorta ücretinin ödenmesine ve sigorta yaptırma taahhütlerine ilişkin kağıtların damga vergisinden istisna olduğunu ileri sürmüştür. Davacı Şirket, ödemiş olduğu damga vergisinin iadesi istemiyle Seyhan Vergi Dairesi Müdürlüğü nezdinde yapmış olduğu düzeltme başvurusunun 03/02/2021 tarih ve 12603 sayılı işlemle reddi üzerine, işlemin iptali ile ödenen tutarın yasal faizle birlikte iadesi istemiyle dava açmıştır. Adana 2. Vergi Mahkemesi ise 21/04/2021 tarih ve E.2021/450, K.2021/678 sayılı kararıyla merciine tevdi kararı vererek dava dilekçesi ve eklerini Gelir İdaresi Başkanlığı’na göndermiş, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 27/05/2021 tarih ve 64987 sayılı işlemiyle şikâyet başvurusunun reddi üzerine işbu Danıştay kararına konu dava açılmıştır.
İlk derece mahkemesi, davacı şirketin uhdesinde kalan ihaleye ilişkin ihale kararı ve sözleşmenin, sigorta sözleşmesi ve/veya sigorta yaptırma taahhüdü kapsamında olup olmadığı hususunun hukuki değerlendirme ve tespite bağlı olduğu ve ilk bakışta anlaşılabilecek bir hata mevcut olmadığı, düzeltme ve şikâyet başvurusu yapılarak açılan davanın bu kapsamda değerlendirilerek incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, kesin olarak karar vermiştir.
Dosyanın incelenmesinden özetle: Davacı, Karabük II Emniyet Müdürlüğü'nce ihale edilen 2019/481780 ihale kayıt numaralı "Karabük İl Emniyet Müdürlüğü’ne Ait 140 Adet Hizmet Aracının Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Hizmeti Alımı" işine ilişkin olarak üstlenilen ihale kararı için 1.334,28-TL, sözleşme için ise 800,85-TL damga vergisi ödediğini ileri sürmüştür. Tahsil edilen bu damga vergilerinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme başvurusuna ilişkin olarak Seyhan Vergi Dairesi Müdürlüğü, 03/02/2021 tarih ve 12603 sayılı işlemiyle “damga vergisi ödemelerinin, münhasıran sigorta poliçesi ödemelerine ilişkin düzenlenmesi halinde 488 sayılı Kanun’a ekli 2 sayılı tablonun IV/5 numaralı fıkrası gereğince damga vergisinden istisna edilmesinin mümkün olduğu, hizmet alımına ilişkin bir ödeme olması halinde ise damga vergisine tabi tutulması gerektiği ve ihale için ödenen sözleşme ve ihale kararı damga vergilerinin iade edilmeyeceği” gerekçesiyle başvuruyu reddetmiştir. Sonrasında, Davacı tarafından yapılan şikayet başvurusunu ise Gelir İdaresi Başkanlığı, 27/05/2021 tarih ve 64987 sayılı işleminde "sigortacı kavramının sigorta nam ve hesabına hareket eden sigorta acentesini kapsamadığı, tanımdan sigorta şirketleri ve reasürans şirketlerinin anlaşılması gerektiği belirtilerek, 488 sayılı Kanun’a ekli 2 sayılı tablonun IV/5 numaralı fıkrasında sigorta sözleşmeleri dışındaki kağıtlarda yer alan parayı ihtiva eden sigorta yaptırma taahhütlerine damga vergisi istisnanın tanındığı, Davacı Şirketin sigorta aracılık faaliyetini yürüttüğü, söz konusu istisna fıkrasında ihale kararlarına yönelik istisna yer almadığı hususları dikkate alınarak, zorunlu mali sorumluluk sigorta işine ilişkin olarak alınan ihale kararına ve hizmet alımına yönelik düzenlenen sözleşmeye ait damga vergisinin iadesi edilmesinin mümkün bulunmadığı" gerekçesiyle reddetmiştir. Davacı Şirket, düzeltme-şikâyet başvurusunun reddine dair işlemin iptali ile ödenen toplam 2.135,13-TL’nin yasal faizle birlikte iadesi istemiyle dava yoluna başvurmuştur.
Davacı gerek düzeltme ve şikayet başvurularında gerekse dava aşamasında dava dilekçesinde, zorunlu mali sorumluluk sigortası hizmet alımına ilişkin olarak yapılan ihale sonucu ihale kararı ve sonrasında imzalanan sözleşme nedeniyle ihale kararı ve sözleşme üzerinden hesaplanarak ödenen damga vergisinin konusu olan kağıtların, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu'nun, damga vergisinden istisna edilen kağıtları İçeren (2) sayılı tablonun "IV-Ticari ve Medeni İşlerle İlgili Kağıtlar" kısmının 5 numaralı bendinde yer alan "sigorta, reasürans ve koasürans sözleşmeleri, bireysel emeklilik, gruba bağlı bireysel emeklilik, işveren grup emeklilik sözleşmeleri, diğer kağıtlarda yer alan sigorta yaptırma taahhütleri ile sigorta primleri ve bireysel emeklilik katkı paylarının ödenmesine ilişkin kâğıtlar ve sigortanın tecdit ve temdidi ile temin olunan meblağın tezyidi halinde verilen beyanname ve avanslar" şeklinde sayılan ve damga vergisinden istisna tutulan kağıtlardan olması nedeniyle verginin haksız yere tahsil edildiği ve bu surette verginin konusunda hataya düşüldüğünü belirtmiştir. Davacı bu nedenle 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 116 ilâ 126'ûncü maddelerinde düzenlenen düzeltme-şikâyet başvurusunu yapmış ve bu hatanın giderilmesini ve haksız yere tahsil edilen verginin iadesini talep etmiştir. Davalı İdare, davacının düzeltme başvurusu üzerine tesis edilen işlemde ve sonrasında şikayet merciince tesis edilen olumsuz işlemde yapılan başvuruları anılan maddeler kapsamında değerlendirmiş, bu kapsamda ileri sürülen iddialar İdare tarafından kabul edilebilir bulunmuş ve işin esası incelenerek üzerinden damga vergisi hesaplanarak tahsil edilen kağıtların 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu'na ekli (2) sayılı listede sayılıp bu vergiden müstesna tutulan kağıtlar arasında görülmediği gerekçesiyle Davacının talebinin reddine karar vermiştir.
İnceleme sonucunda Danıştay Dokuzuncu Dairesi, Davacı tarafından yapılan başvuruların ve sonrasında yargıya taşıdığı ihtilafa ilişkin ileri sürdüğü iddiaların, Davacının muhatap olduğu damga vergisinin üzerinden hesaplanan kağıtların damga vergisinden istisna olduğu ve bu nedenle de tahsil edilen verginin konusunun vergiden müstesna olmasından dolayı verginin mevzuunda hata yapıldığı iddiasına ilişkin olduğunu belirtmiştir. Dolayısıyla ihtilafın özünün davacıdan tahsil edilen damga vergisinin konusunu oluşturan kağıtlardan ihale kararı ve sözleşmenin 488 sayılı Kanun’a ekli damga vergisine tabi kağıtları düzenleyen (1) sayılı tablonun I. kısmının 9. maddesinde ve II. kısmının 2. maddesinde belirtilen kağıtlardan mı, yoksa bu verginin istisnasını düzenleyen (2) sayılı tablonun IV. bölümünün 5. maddesinde belirtilen kağıtlardan mı olduğunun çözümü noktasında düğümlendiği sonucuna ulaşmıştır. Danıştay Dokuzuncu Dairesi, ihtilafın çözümü için, vergisi ihtilaflı kağıtların hukuki nitelenmesinin yapılması, bu kapsamda 488 sayılı Kanun’a ekli (1) ve (2) sayılı tablolar karşısındaki durumlarının değerlendirilmesi, içinde birtakım hukuksal yorum ve tespitleri içerse de maddi olayın çözümü ve ortaya konulmasına yönelik yargısal süreç içinde yapılan faaliyetler olarak nitelendirilerek salt bu nedenle davacının iddialarını göz ardı ederek ihtilaflı konunun bir vergilendirme hatasını içermediği, hukuksal yorum ve hukuki ihtilafa ilişkin olduğu sonucuna vararak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 116 ve devamı maddelerinde düzenlenen vergi hatalarının düzeltilmesine ilişkin müessesenin amacına da aykırılık oluşturacağını belirtmiştir.
İşbu sebeple Mahkeme, ihale kararı ve sonrasında imzalanan sözleşme üzerinden hesaplanarak tahsil edilen damga vergilerinin 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu'nun (2) sayılı tablosunda belirtilen ve vergiden müstesna tutulan kağıtlardan olması nedeniyle vergilendirme işleminin mevzuunda hata yapıldığı yolundaki iddiaları 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 116 ve devamı maddelerinde düzenlenen vergi hatalarının düzeltilmesine ilişkin olduğu sonucuna ulaşmış ve bu kapsamda işin esası incelenerek karar verilmesi gerektiği halde ihtilafa konu yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun bu kapsamda olmadığı, ihtilaf içerdiği gerekçesiyle verilen kararda hukuka uyarlık görülmediği yönünde hüküm tesis etmiştir.
Açıklanan nedenlerle,
İşbu karara karşı yazılmış olan karşı oyda, dava konusu uyuşmazlığın çözümünün, ihale konusu iş kapsamında tanzim edilen ihale kararı ve sözleşmenin, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu'nun ekinde yer alan Damga vergisinden istisna edilen kağıtları içeren (2) sayılı tablonun "IV- Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar"ın 5. bendinde yer alan kağıtlardan olup olmadığı hususunun hukuki nitelemesinin yapılmasına bağlı olduğu, bunun ortaya konulabilmesinin ise, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’nun, 60 Seri No'lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği’nin, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda yer alan hükümlerin değerlendirilmesi ve yorumlanmasıyla mümkün olduğu belirtilmiştir.
Bu durumda, ihtilafın çözümü, maddi olayların ve mevzuatın değerlendirilmesini ve yorumunu gerektirdiğinden, olayda 213 sayılı Kanun’da aranılan açık bir hesap ve vergilendirme hatasının bulunmadığı gerekçesiyle işbu karara katılınmamıştır.
İlgili kararın tamamına buradan ulaşabilirsiniz:
https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/04/20230420-17.pdf
NAZALI VERGI & HUKUK