Sirküler

DANIŞTAY DOKUZUNCU DAİRE BAŞKANLIĞI’NIN 24.12.2019 TARİH VE E.2017/3886, K.2019/7414 SAYILI KARARI

14.05.2020

13 Mayıs 2020 tarih ve 31126 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Danıştay 9. Dairesi kararı ile Danıştay Başsavcılığı tarafından başvurulan kanun yararına temyiz istemi karara bağlanmıştır.

Dava konusu olayda, Güçsan Makine Doğalgaz Madencilik Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi (“Davacı Şirket”) adına elektronik ortamda düzenlenmesi gereken faturanın, kâğıt ortamında düzenlendiğinden[1] bahisle 2014 hesap dönemi için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu (“VUK”)’nun 353/1. maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezası düzenlenmiştir.

 

I. YARGILAMA SÜRECİ

Davacı Şirket tarafından başvurulan dava yolunda inceleme gerçekleştiren Denizli Vergi Mahkemesi 31.01.2017 tarih ve E.2016/629, K.2017/81 sayılı kararı

  • Davacı Şirket’in 12.11.2013 tarihi itibarıyla, fatura düzenlenen Pamukkale Özel Sağlık Hizmetleri Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin ise 01.01.2014 tarihi itibarıyla elektronik fatura uygulamasına dâhil olduğu,
  • Her ne kadar 421 sıra numaralı VUK Genel Tebliği’nde düzenlenen “Sorumluluk ve Cezai Hükümler” bölümünde yer alan elektronik ortamda fatura düzenleme zorunluluğu bulunan mükelleflerin kağıt ortamında fatura düzenlemesi halinde kağıt olarak düzenlenen faturanın “hiç düzenlenmemiş sayılacağına” ilişkin düzenlemenin 448 sıra numaralı VUK Genel Tebliği ile kaldırılmış olsa da anılan değişikliğin amacının kağıt ortamında düzenlenen faturanın gelir-gider hesaplarında gösterilebilmesinin sağlamak olduğu,
  • 397 sıra numaralı Genel Tebliğ ile elektronik ortamda fatura düzenlemesi gerekirken düzenlemeyen mükellefler hakkında VUK’un cezai hükümlerinin uygulanacağının ifade edildiği,

gerekçesi ile idare tarafından kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık olmadığı yönünde hüküm tesis etmiştir.

 

II. DANIŞTAY BAŞSAVCISI’NIN DÜŞÜNCESİ

Davacı Şirket’in ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kanun yararına temyiz yoluna başvurması üzerine incelemeyi gerçekleştiren Danıştay Başsavcılığı; 421 sıra numaralı VUK Genel Tebliği ile getirilen “e-fatura düzenlenmesi gerektiği halde kâğıt fatura düzenlenmesi halinde, bu kâğıt faturanın hiç düzenlenmemiş sayılacağı” yönündeki düzenlemenin 04.04.2015 tarihinde yürürlükten kaldırıldığını, söz konusu olayda VUK gereği düzenlenmesi gereken faturanın düzenlendiği, ancak elektronik ortamda iletilmediğini bu nedenle kâğıt olsa dahi düzenlenmiş bir faturanın mevcut olduğunu ve kayıt altına alınmış olduğunu bu nedenle cezaya dayanak alınan fiilin VUK’ta düzenlenen tipiklikte olmadığını, vergi ve cezaların kanuniliğe ilişkin anayasal ilkeler bazında kıyas ve varsayıma dayalı ceza kesilmesi mümkün olmadığından, fiilen mevcut olan faturaların hiç düzenlenmemiş varsayılarak VUK’un 353/1. maddesi uyarınca kesilen cezanın yasaya uyarlı bulunmadığını bu nedenle kanun yararına temyiz edilmesinin uygun olacağını düşünmektedir.

 

III. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ’NİN DÜŞÜNCESİ

Danıştay Tetkik Hâkimi tarafından; söz konusu uyuşmazlıkta fiziki ortamda düzenlenmiş faturanın mevcut olması, e-faturanın da fiziki ortamda düzenlenen fatura ile aynı hukuki niteliğe sahip olması ve 421 sıra numaralı VUK Genel Tebliği ile getirilen düzenlemenin yürürlükten kaldırılması karşısında, belgesiz bir ticari muamelenin varlığından söz edilemeyeceğinden dava konusu özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığından, ilk derece mahkemesi kararının hükmün sonuçlarına etkili olmamak üzere kanun yararına bozulması gerektiği düşünülmektedir.

 

IV. DANIŞTAY DOKUZUNCU DAİRESİ’NİN KARARI

VUK’un 353/1. maddesinde faturanın verilmemesi, alınmaması veya gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmesi halinde bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanlara uygulanacak ceza belirlenmiştir.

Olayda ise VUK gereği düzenlenmesi gereken belge fiziki ortamda düzenlenmiş olup; bu hususta bir ihtilaf mevcut değildir. Kâğıt olsa dahi düzenlenmiş bir fatura mevcut olduğundan, cezaya dayanak alınan fiilin VUK’ta düzenlenen tipiklikle gerçekleşmediği açıktır. Vergi ve cezaların kanuniliğe ilişkin anayasal ilkeler bazında kıyas ve varsayıma dayalı ceza kesilmesi mümkün olmadığından, fiilen mevcut olan faturaların hiç düzenlenmemiş varsayılarak özel usulsüzlük cezası kesilmesinde hukuka uyarlılık bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenler ile Danıştay Başsavcılığı’nın kanun yararına temyiz isteminin kabulüne, Denizli Vergi Mahkemesi’nin 31.01.2017 tarih ve E.2016/629, K.2017/81 sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 51. maddesi uyarınca hükmün sonuçlarına etkili olmamak üzere kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir.

 

SONUÇ

Somut olayda elektronik ortamda fatura düzenlemesi gerekirken fiziki ortamda fatura düzenlemiş olan Davacı Şirket’in söz konusu fiilini VUK’ta düzenlenen tipiklikle gerçekleştirmediği açık olduğundan vergi ve cezaların kanuniliğine ilişkin anayasal ilkeler göz önüne alındığında fiilen mevcut olan faturaların hiç düzenlenmemiş sayılarak özel usulsüzlük cezasına konu edilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

 


[1] 12.11.2013 tarihi itibarıyla e-fatura düzenlemesi gereken mükellefler kapsamına giren Davacı Şirket, müşterisi Pamukkale Özel Sağlık Hizmetleri Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne 02.09.2014 ve 15.11.2014 tarihinde yapmış olduğu satışlara ilişkin faturayı fiziki ortamda düzenlemiştir. Davalı İdare tarafından elektronik ortamda düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş kabul edilmek sureti ile VUK’un 353/1. maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilmiştir.