Ajanda

EŞYANIN HASARSIZ TESLİM EDİLİĞİ KARİNESİNE İLİŞKİN YARGITAY KARARI

25.04.2022

Duyurumuz, 23.04.2022 tarihli ve 31818 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2021/4712 Esas ve 2022/331 Karar sayılı ilamı hakkındadır. İlgili Yargıtay kararı, teslim evrakına alıcı tüketici tarafından ihtirazi kayıt konmamasına rağmen eşyadaki hasarın taşıma sırasında meydana geldiğini kabul eden bir tüketici hakem heyeti kararına karşı başvurulan mahkeme tarafından, kargo şirketinin eşyanın güvenlik içinde taşınmasından sorumlu olduğundan bahisle davanın reddedilmesi üzerine kanun yararına bozma yolunun işletilmesi sonucu verilmiştir.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin işbu duyurumuza konu kararında, aynı hukuk dairesinin yerleşik uygulamasına atıf yapılarak, taraflardan birinin tüketici olduğu eşya taşıması esnasında taşınan eşyanın zarar gördüğü iddialarına yönelik ispat külfetinin kimin üzerinde olacağı noktasında bir çerçeve çizilmiştir. Kararda ürünün zarar gördüğü aşamanın ispatı noktasında taşıyıcı lehine bir karine benimsenerek, tüketicilere, hasar ihbarında bulunma yönünde bir sorumluluk yüklenmiştir.

Tüketicinin korunmasına ilişkin mevzuat hükümleri büyük ölçüde tüketici menfaatini ve güvenliğini ön planda tutmakta, bu durum ise tüketicilerle işlem yapan satıcı ve sağlayıcılar aleyhine sonuçlar doğurabilmektedir. Bunun bir örneği olarak, taşıma ilişkisinden doğan uyuşmazlıklarda, ilk derece mahkemeleri tarafından tüketicilerin ihtirazi kayıt koymaksızın ürünü teslim almaları halinde dahi ürünün taşıma sırasında hasarlandığı sonucuna ulaşılabilmektedir. Bu durum ise ispat bakımından bir çıkmaz oluşturmaktadır. Zira eşyanın tüketiciye teslim edildikten sonra zarara uğramış olması ihtimalinde, taşıyıcı tarafından bunun ispatlanması imkânı bulunmamaktadır.

Yargıtay kararında özetle, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 889. maddesine uygun şekilde hasar ihbarında bulunulmadığı takdirde, ürünün sözleşmeye uygun olarak teslim edildiği yönünde taşıyıcı lehine karine oluştuğu ve bu nedenle aksini ispat külfetinin alıcı olan tüketiciye düştüğü değerlendirilmiştir. Bu doğrultuda her ne kadar davalı tüketici tarafından dosyaya sunulan fotoğraflarda taşıma sözleşmesine konu eşyanın kırılmış olduğu görülse ve bundan bahisle davacı kargo şirketinin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmediği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmişse de Yargıtay tarafından, davalı tüketicinin sunduğu delillerin bu karinenin aksini ispata yeterli olup olmadığı değerlendirilmeksizin kurulan ilk derece mahkemesi hükmünün kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir.

Sonuç olarak, Yargıtay kararı uyarınca, ihtirazi kayıt konulmaksızın eşyanın kargo şirketinden teslim alınması halinde taşıyıcı lehine oluşan karinenin aksinin tüketiciler tarafından yeterli deliller ile ispat edilmesi gerekmektedir. Elbette bu ihtirazi kayıt, hasarın açıkça görülebildiği hallerde söz konusu olacaktır. Bu noktada, tüketiciler tarafından ürünün kırık olduğuna yönelik fotoğrafların sunulması ve/veya tanık beyanlarına dayanılması -ispata ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın- tek başına, kargo şirketi sorumluluğunu doğurmayacaktır.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin bu değerlendirmesi, e-ticaret süreçlerinde tüketicilerin doğrudan taraf olmadığı taşıma sözleşmeleri uyarınca tüketicilere teslim edilen ve kimi zaman hasarlı teslim nedeniyle satıcıların sorumluluğunu doğuran süreçlere de ışık tutabilecektir.

 

NAZALI VERGI & HUKUK

info@nazali.com

Yukarıda yer verilen açıklamalarımız, hukuki görüş ve tavsiye niteliğinde olmayıp, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir; bu sebeple belirtilen konularda bir aksiyon almadan önce, bir uzmana danışmanızı tavsiye ederiz. NAZALI’ya işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz