GENÇ GİRİŞİMCİLERDE KAZANÇ İSTİSNASI VE KAZANCI BASİT USULDE TESPİT EDİLEN MÜKELLEFLERE UYGULANACAK İNDİRİME İLİŞKİN TEBLİĞ MALİYE BAKANLIĞI TARAFINDAN YAYIMLANMIŞTIR.
05.05.2016
5 Mayıs 2016 tarihinde Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No:292)’nde 29.01.2016 tarihli ve 6663 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 1 inci maddesi ile yapılan düzenlemeyle getirilen genç girişimcilerde kazanç istisnasına ve 2 nci maddesi ile yapılan düzenlemeyle getirilen ticari kazancı basit usulde tespit edilen mükelleflere uygulanacak indirime ilişkin usul ve esasları belirlenmiştir.
Genç Girişimcilerde Kazanç İstisnası
10.2.2016 tarihinden itibaren ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle adlarına ilk defa gelir vergisi mükellefiyeti tesis olunan ve mükellefiyet başlangıç tarihi itibarıyla yirmi dokuz yaşını doldurmamış tam mükellef gerçek kişilerin, faaliyete başladıkları takvim yılından itibaren üç vergilendirme dönemi boyunca elde ettikleri bu kazançlarının 75.000 Türk lirasına kadar olan kısmı, aşağıdaki şartlarla gelir vergisinden müstesnadır.
Genç girişimcilerde kazanç istisnasına ilişkin mezkur Tebliğ hükümleri 10.02.2016 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihi itibariyle (05.05.2016) yürürlüğe girmiştir.
Kazanç İstisnasının Şartları
- İşe başlamanın kanuni süresi içinde bildirilmiş olması
- Mükelleflerin söz konusu istisnadan faydalanabilmeleri için işe başlamayı kanuni süresi içerisinde bildirmeleri gerekmektedir. İşe başlamanın kanuni süresi içerisinde bildirilip bildirilmediği hususu, 04.01.1961 tarih ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu (“VUK”) hükümleri çerçevesinde tespit edilir.
- İşe başlama bildiriminin VUK’da yer alan süre içerisinde yapılmaması durumunda, söz konusu istisna hükmünden yararlanılamaz.
- Kendi işinde bilfiil çalışılması veya işin kendisi tarafından sevk ve idare edilmesi
- İstisnadan yararlanılabilmesi için mükellefin kendi işinde bilfiil çalışması veya kendi işinde bilfiil çalışmadığı durumlarda ise işin kendisi tarafından sevk ve idare edilmesi gerekmektedir.
- Kendi işinde bilfiil çalışılması veya işin kendisi tarafından sevk ve idare edilmesi şartını sağlayan mükelleflerin, faaliyetin yürütülebilmesi için çırak, kalfa veya yardımcı işçi çalıştırması istisna şartını bozmaz.
- Seyahat, hastalık, askerlik, tutukluluk ve hükümlülük gibi zaruri ayrılmalar dolayısıyla geçici sürelerde fiilen işin başında bulunulmaması halinde de söz konusu şart ihlal edilmiş olmaz.
3. Faaliyetin adi ortaklık veya şahıs şirketi bünyesinde yapılması hâlinde tüm ortakların işe başlama tarihi itibarıyla bu maddedeki şartları taşıması
- Adi ortaklık veya şahıs şirketi kurmak suretiyle faaliyette bulunan mükellefler de ayrı ayrı istisnadan yararlanabilir. Bu durumda mükelleflerin istisnadan yararlanabilmeleri için tüm ortakların ayrı ayrı istisna şartlarını taşımaları gerekmektedir.
- Ortaklardan herhangi birinin istisna şartlarını taşımaması halinde, diğer ortaklar da istisnadan faydalanamaz.
4. İşletmenin devralınması
- Bir işletmenin veya mesleki faaliyetin devralınması halinde, istisnadan yararlanılabilmesi için işletmenin ya da mesleki faaliyetin devralındığı kişinin eş veya üçüncü dereceye kadar (bu derece dâhil) kan veya kayın hısımlarından olmaması gerekmektedir.
- Ölüm dolayısıyla eş ve çocuklar tarafından işletmenin veya mesleki faaliyetin devralınması halinde, devralan eş veya çocuklar istisnaya ilişkin şartların tamamını taşımaları kaydıyla, ölen mükellefin istisnadan faydalanıp faydalanmadığına bakılmaksızın devralan eş veya çocuklar istisnadan üç vergilendirme dönemi boyunca yararlanır.
5. Mevcut bir işletmeye veya mesleki faaliyete sonradan ortak olunmaması
- Mükelleflerin mevcut bir işletmeye veya mesleki faaliyete sonradan ortak olmaları durumunda istisnadan yararlanmaları söz konusu olmaz.
İstisna Uygulaması
İstisna şartlarını sağlayan mükelleflerce daha sonra herhangi bir nedenle faaliyetin terk edilmesi durumunda, terk tarihine kadar elde edilen kazançlar dolayısıyla istisnadan yararlanılır. Faaliyet terk edildikten sonra istisna kapsamındaki söz konusu faaliyetlere tekrar başlanılması halinde ise adlarına ilk defa gelir vergisi mükellefiyeti tesis olunması şartı ihlal edilmiş sayılacağından bu istisnadan yararlanılamaz.
Bu istisnanın, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu (“GVK”)’nun 94 üncü maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye etkisi bulunmamaktadır. Dolayısıyla, GVK’nın 94 üncü maddesinin birinci fıkrası kapsamında bulunanlar tarafından, istisnadan yararlananlara tevkifat kapsamında ödeme yapılması durumunda, gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.
Basit Usule Tabi Mükelleflere Uygulanacak Kazanç İndirimi
- GVK’nın 89 uncu maddesinin birinci fıkrasına eklenen (15) numaralı bent hükmü uyarınca, ticari kazancı basit usulde tespit edilen mükelleflerin beyan ettikleri ticari kazançlarına herhangi bir süre ile sınırlı olmaksızın 8.000 Türk liralık indirim uygulanır.
- İndirim, 01.01.2016 tarihinden itibaren elde edilecek gelirlere uygulanır. Dolayısıyla, indirim 2016 yılına ait kazançlara ilişkin olarak 2017 yılında verilecek beyannamede dikkate alınır.
- Söz konusu indirim, basit usule tabi mükelleflerin sadece ticari kazançlarına uygulanacak olup beyana tabi diğer gelir unsurlarının da bulunması halinde bu gelirlere indirim uygulanmaz. Ayrıca, vergilendirme döneminde kazanç elde edilmemesi veya 8.000 Türk lirasının altında kazanç elde edilmesi nedeniyle yararlanılamayan indirim tutarı ertesi yıllara devredilmez.
- Ticari kazancı basit usulde vergilendirilen mükellefler genç girişimcilere ilişkin kazanç istisnası ile 8.000 Türk liralık indirimden birlikte yararlanamazlar.
Basit usule tabi mükelleflere uygulanacak kazanç indirimine ilişkin mezkur Tebliğ hükümleri 01.01.2016 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere yayımı tarihi itibariyle (05.05.2016) yürürlüğe girmiştir.
Bilgi edinilmesi rica olunur.