Makaleler

GÜMRÜK MEVZUATINDA TEMİNAT UYGULAMASI

24.12.2020

Fatih UZUN

Ortak, Gümrük Müşaviri

 

ÖZET

Mali hukuka ilişkin mevzuatın en temel kavramlarından biri olan teminat kurumu, kamu alacağının güvence altına alınmasına yönelik önlem niteliğinde bir tedbirdir. Gümrük ve dış ticaret uygulamalarında ise, yükümlüler yürüttükleri gümrük işlemlerinin içeriğine bağlı olarak gümrük mevzuatımızda yer alan hükümler çerçevesinde gümrük idarelerine teminat vermekte ve gümrük yükümlüğünü doğuran işlemin sona ermesinin veya ibra edilmesinin akabinde teminatlarını iade almaktadır. Gümrük hukukunda teminata ilişkin hükümler, 4458 sayılı Gümrük Kanunu ile Gümrük Kanunu’nun Bazı Maddelerinin Uygulanması Hakkındaki 2009/15481 sayılı Karar ve Gümrük Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir.

Anahtar Kelimeler: Teminat, Gümrük Hukuku, Gümrük İşlemleri, Gümrük Mevzuatı.

 

GİRİŞ

Mali hukuk alanında teminat, kamu idaresinin ileride doğabilecek risklere karşı kamu alacağını güvence altına almaya dönük bir koruma tedbiri niteliğindedir. Dolayısıyla teminat müessesesi genel itibarıyla, herhangi bir işleme bağlı olarak ilgili mevzuat hükümlerinin teminat verilmesini gerekli görmesi halinde henüz tahakkuk etmemiş ancak tahakkuk etme ihtimali olan vergi ve cezaların, tahakkuk ettikleri tarihte karşılaşılabilecek olası bir tahsil imkânsızlığına karşı bir güvence mekanizması olarak işlev görmektedir.

Gümrük mevzuatında ise, teminat yukarıda belirtildiği şekilde yükümlülerin gerçekleştirdikleri gümrük işlemlerine bağlı olarak tahakkuk etme ihtimali olan gümrük vergilerinin garanti altına alınması amacıyla uygulanmaktadır. Gümrük vergileri, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 2’nci maddesinde belirtildiği üzere, Vergi Usul Kanunu’nun uygulama alanı dışında kalmaktadır ve vergilendirme sürecini özetleyen Tarh-Tebliğ-Tahakkuk-Tahsil süreçleri gümrük vergileri bakımından ayrı bir özel usul Kanunu hükmünde olan 4458 sayılı Gümrük Kanunu hükümlerine tabi durumdadır. Bu makalemizde ise, gümrük mevzuatındaki teminat uygulaması üzerinde durulacak, teminat türleri, teminat olarak kabul edilecek değerler ve kısmi teminat uygulanacak haller hakkında bilgi verilecektir.

 

  1. GÜMRÜK VERGİLERİ KAVRAMI

Gümrük hukukunda teminat uygulamasını, gümrük idaresi bakımından gümrük vergilerinin ödenmesini güvence altına alan bir önlem olarak dikkate aldığımızda, “gümrük vergileri” kavramının tanımlanmasının önemli olduğunun kabulü gerekmektedir.

4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 3’üncü maddesine göre, “gümrük vergileri” deyimi, ilgili mevzuat uyarınca eşyaya uygulanan ithalat vergilerinin ya da ihracat vergilerinin tümü anlamına gelmektedir. Buradan hareketle gümrük vergilerini, ithalat vergileri ve ihracat vergileri olarak ikiye ayırmak mümkündür.

Kanun’un aynı maddesi uyarınca “ithalat vergileri” deyimi,

  • Eşyanın ithalinde ödenecek gümrük vergisi ile diğer eş etkili vergiler ve mali yükler ile
  • Tarım politikası veya tarım ürünlerinin işlenmesi sonucu elde edilen bazı ürünlere uygulanan özel düzenlemeler çerçevesinde ithalatta alınacak vergileri ve diğer mali yükleri

kapsamaktadır.

Bu doğrultuda “ihracat vergileri” deyimi ise,

  • Eşyanın ihracatında ödenecek gümrük vergisi ile diğer eş etkili vergiler ve mali yükleri,
  • Tarım politikası veya tarım ürünlerinin işlenmesi sonucu elde edilen bazı ürünlere uygulanan özel düzenlemeler çerçevesinde ihracatta alınacak vergileri ve diğer mali yükleri

ifade etmektedir.

Yukarıda ifade edilen tanımlar doğrultusunda ithalat sürecinde gümrük idaresince ithalata bağlı olarak tahsil edilen gümrük vergisi, katma değer vergisi, özel tüketim vergisi, kaynak kullanımı destekleme fonu, kültür fonu, maden fonu, telafi edici vergi, anti-damping vergisi, toplu konut fonu, ek mali yükümlülük, ilave gümrük vergisi, tütün fonu, tek ve maktu vergi, çevre katkı payı ve TRT bandrolü gibi mali yüklerin tamamı uygulamada ithalat vergileri ve dolayısıyla gümrük vergileri kapsamına girmektedir.

Gümrük ve dış ticaret uygulamalarında temel ilke olan varış yerinde vergilendirme prensibi uyarınca, devletler ithalat işlemlerini vergilendirirken ihracat işlemlerini çoğunlukla gümrük vergilerinden muaf tutmuşlardır. Ülkemizde de ihracat işlemlerinde herhangi bir gümrük vergisi tahsilatı yapılmamakla birlikte KDV ve ÖTV mevzuatları uyarınca ihracat işlemlerinde özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi istisnaları uygulanmaktadır. Ülkemizde yürürlükte olan gümrük ve dış ticaret mevzuatı uyarınca ihracat vergisi olarak uygulamaya konulan tek mali yük, fındık ve bir kısım eşyanın ihracında ödenmesi gereken Destekleme Fiyat İstikrar Fonu’dur.

Gümrük mevzuatı uyarınca yükümlülerden teminat alınmasını gerektiren işlemler esasen yukarıda belirtilen türdeki kamu alacaklarının gümrük işlemlerinin özelliğine bağlı olarak tamamen veya kısmen güvence altına alınmasını ifade etmektedir.

 

II- GÜMRÜK MEVZUATINDA TEMİNATA İLİŞKİN HUSUSLAR

i) Teminat ile İlgili Genel Hükümler

Gümrük mevzuatında teminat alınmasını gerektiren işlemler çoğunlukla bir şartlı muafiyet uygulamasına dayanmaktadır. 4458 sayılı Gümrük Kanunu’na göre ise, şartlı muafiyet düzenlemesi” deyimi serbest dolaşımda olmayan eşyaya,

  • Transit,
  • Antrepo,
  • Şartlı muafiyet sistemi kapsamında dahilde işleme,
  • Gümrük kontrolü altında işleme,
  • Geçici ithalat

rejimlerinin uygulanması anlamına gelmektedir.

4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 202’nci maddesine göre, gümrük mevzuatı uyarınca, gümrük vergilerinin ve diğer amme alacaklarının ödenmesini sağlamak üzere bir teminat verilmesi gereken hâllerde, bu teminat söz konusu vergiler ve diğer amme alacakları tutarı kadar yükümlü veya yükümlü olması muhtemel kişi tarafından verilmektedir. Gümrük idareleri, teminat vermesi istenen kişinin yerine başka bir kişinin de teminat vermesini kabul edebilir.

Genel ve katma bütçeye dahil kamu kuruluşlarının, belediyelerin, sermayesinin tamamı devlete ait olan kamu iktisadi kuruluşlarının ve Türkiye'deki yabancı misyon şeflerinin verecekleri garanti mektuplarını teminat olarak kabule Ticaret Bakanlığı yetkilidir.

Teminat aranmayacak ve kısmi teminat uygulanacak haller, Cumhurbaşkanı Kararı ile belirlenmekte olup bu haller 2009/15481 sayılı Karar’da belirtilmektedir.

Kanun’un yukarıda belirtilen 202’nci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen teminat tutarı, teminata konu gümrük vergileri tutarının kesin olarak tespiti halinde bu miktar; diğer hallerde ise tahakkuk edilen veya edilebilecek gümrük vergilerinin en yüksek tutarı esas alınarak tespit edilmektedir. Zaman içinde değişkenlik gösteren gümrük vergileri için verilen toplu teminat tutarları, söz konusu gümrük vergilerini her zaman karşılayabilecek biçimde belirlenmek durumundadır.

Gümrük Kanunu’nun 205’inci maddesine göre, gümrük vergileri için kabul edilecek teminatlar ile bunların değerlendirilmesi 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine tabi olup, yabancı paraların T.C. Merkez Bankası efektif alış kuru üzerinden hesaplanan değeri üzerinden teminat olarak kabulü konusunda Bakanlık yetkilendirilmiştir.

Teminatın zaman içinde değerini yitirmesi veya yetersiz kalması halinde, ilgili gümrük idaresi yükümlüden ek teminat verilmesini veya ilk teminatın yeni bir teminat ile değiştirilmesini isteyebilmektedir. Teminatın alınmasını gerektiren gümrük yükümlülüğü sona erdiğinde teminat çözülmekle birlikte gümrük yükümlülüğü kısmen sona erdiğinde, ilgilinin talebi üzerine verilmiş teminat kısmen çözülmektedir. Ancak, bu durumda söz konusu teminatın kısmen çözülmeye uygun olması gerekmektedir.

 

ii) Gümrük Mevzuatındaki Teminat Türleri

- Toplu Teminat

Toplu teminat, bir kişinin bir gümrük idaresine her türlü gümrük işlemlerine ilişkin vermiş olduğu teminat olup o kişinin o gümrük idaresindeki transit rejimi hariç bütün gümrük işlemleri için kullanılabilen teminat türüdür.

Takip edilebilir olması halinde söz konusu toplu teminat sadece bir gümrük idaresinde değil diğer gümrük idarelerinde de geçerli olmakla birlikte toplu teminatın takibi, Bakanlıkça belirlenen usullere uygun olarak elektronik ortamda kayda alınan veriler üzerinden yapılmaktadır.

 

- Götürü Teminat

Götürü teminat ise, gümrük yükümlülüğü gerektiren veya gerektirebilecek birden fazla işlem için Bakanlıkça belirlenecek şartları taşıyanların talebi üzerine, gümrükçe onaylanmış işlem veya kullanımlardan her biri için ayrı ayrı teminat verilmesi yerine, transit rejimi hariç tüm işlemleri kapsayacak tek bir teminatın verildiği sisteme denmektedir.

Götürü teminat uygulamasından, onaylanmış kişi statü belgesine veya yetkilendirilmiş yükümlü sertifikasına sahip yükümlüler ile antrepo işleticileri yararlanabilmektedir.

Götürü teminat, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun ekindeki (I) sayılı listede yer alan eşyaya ilişkin kamu alacakları hariç, eşyanın gümrükçe onaylanmış işlem veya kullanıma tabi tutulmasına ilişkin tüm kamu alacakları için geçerli olmaktadır. Götürü teminat sisteminden yararlanabilme koşulları ve sistemin işleyişine ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça ayrıca belirlenmektedir.

Gümrük Yönetmeliği’nin 494’üncü maddesi uyarınca, götürü teminat sisteminden yararlanmak için verilecek teminat tutarı bir önceki yılda gümrük işlemleri nedeniyle teminat konusu olan toplam değerin %10’udur. Ancak teminatın dahilde işleme rejimi kapsamındaki eşyayı da içermesi halinde 250.000 Avro, dahilde işleme rejimi dışındaki gümrük işlemlerini kapsaması halinde ise 75.000 Avro’dan az olması mümkün değildir.

 

- Bireysel Teminat

Bireysel teminat sadece transit rejiminde kullanılan bir teminat türü olup, bu rejimde asıl sorumlunun taşıyıcı olmasına bağlı olarak tek bir transit işleminde taşıyıcı tarafından gümrük idaresine verilen teminat türüdür.

 

- Kapsamlı Teminat

Kapsamlı teminatta yine sadece transit rejimine özgü kullanılan ve taşıyıcı tarafından birden fazla transit işlemini kapsar şekilde verilen teminat çeşididir. Kapsamlı teminat izni, sadece Türkiye Gümrük Bölgesi’nde yerleşik olan, transit rejimini düzenli olarak kullanan veya gümrük idaresince bu rejime ilişkin yükümlülüklerini yerine getirebileceği belirlenen, gümrük veya vergi mevzuatını Yönetmelik’te belirlenen surette ihlâl etmemiş olan kişilere verilmektedir.

 

iii) Gümrük Mevzuatında Teminat Olarak Kabul Edilecek Değerler

Gümrük Yönetmeliği’nin 495’inci maddesine göre, gümrük işlemleri sırasında teminat alınmasına gerek görülen hâllerde yükümlüler tarafından aşağıda belirtilen değerlerden biri teminat olarak gümrük idaresine sunulabilir.

  • Tedavülde olan nakit Türk Lirası (TL),
  • Bankalar tarafından verilen süresiz teminat mektupları,
  • Hazine Müsteşarlığınca ihraç edilen devlet iç borçlanma senetleri veya bu senetler yerine düzenlenen belgeler (Nominal bedele faiz dâhil edilerek ihraç edilmiş ise bu işlemlerde anaparaya tekabül eden satış değerleri esas alınır.),
  • Hükümetçe belli edilecek millî esham ve tahvilât (Bu esham ve tahvilât, teminatın kabul edilmesine en yakın borsa cetvelleri üzerinden %15 noksanıyla değerlendirilir.),
  • İlgililer veya ilgililer lehine üçüncü şahıslar tarafından gösterilen ve alacaklı amme idarelerince haciz varakalarına müsteniden haczedilen menkul ve gayrimenkul eşya,
  • Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin, belediyelerin, sermayesinin tamamı devlete ait olan kamu iktisadî teşebbüslerinin ve Türkiye’deki yabancı misyon şeflerinin verecekleri garanti mektupları,
  • Merkez Bankası tarafından kabul edilen ve bu Banka’nın belirlediği döviz kuru üzerinden hesaplanan dövizler,
  • Garanti mektubu ile işlem yapılması durumunda, yükümlülüklerin tam ve zamanında yerine getirilmemesi hâlinde yükümlüye bir yıl boyunca bu haktan yararlanma izni verilmemektedir.

Bununla birlikte, gümrük idaresine sunulacak teminat mektuplarının Gümrük Yönetmeliği’nin 77 no.lu eklerinde belirtilen şekil formatlarına uygun olarak düzenlenmesi ve gümrük vergilerine ait alacak miktarını karşılayacak değerde ve süresiz olması gerekmektedir.

 

iv) Gümrük Mevzuatında Teminat Aranmayacak ve Kısmi Teminat Uygulanacak Haller

- Teminat Aranmayacak Haller

Gümrük mevzuatında teminat aranmayacak haller, 2009/15481 sayılı Karar’ın 115’inci maddesinde sayılmıştır. Buna göre, özel hükümler saklı kalmak kaydıyla Kanunun 202’nci maddesi hükmü uyarınca;

  • Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin, sermayesinin tamamı Devlete ait olan kamu iktisadi kuruluşlarının ve Türkiye'deki yabancı misyon şeflerinin garanti mektupları vermeleri halinde,
  • Ticari miktar ve mahiyette olmakla beraber Türkiye Gümrük Bölgesi’nde serbest dolaşıma girecek ve sözlü beyana tabi eşyadan, sevkiyatı düzenli haldeki benzer sevkiyatların bir parçası olmayan ve daha büyük bir nakliyatın bir parçası olup da bağımsız bir taşıyıcı tarafından taşınmayan ve kıymeti sevkiyat ve beyan başına 500 Avro'yu aşmayan eşya için,
  • Gümrük antrepo rejimi altında fuar ve sergilere konulan veya ithalat vergilerinden muaf olan yahut ihraç edilmek üzere antrepolara konulan eşya için,
  • Kanun’un 167’nci maddesi hükümleri çerçevesinde serbest dolaşıma girişte sözlü beyan edilecek ticari nitelikte olmayan eşya için,
  • Yolculara ait eşya ve taşıtların dahili transit kapsamında naklinde ve bu taşıtların geçici olarak Türkiye'de kaldıkları süre için,
  • Kanun’un 103’üncü maddesi hükmü çerçevesinde teminat aranmak suretiyle antrepo rejimine tabi tutulmuş eşyanın aynı gümrük idaresinin denetimindeki bir gümrük antreposundan diğerine naklinde,

teminat aranmamaktadır.

 

- Kısmi Teminat Uygulanacak Haller

2009/15481 sayılı Karar’ın 115’inci maddesinde ise, kısmi teminat uygulanacak haller belirtilmiştir. Bu kapsamda gümrük işlemlerinde aşağıda belirtilen hallerde kısmi teminat uygulanır:

  • Kanun’un 80’inci maddesi çerçevesinde dahilde işleme ve hariçte işleme rejimleri ile ilgili usul ve esaslar hakkında çıkarılan Bakanlar Kurulu Kararları ile belirlenmiş kısmi teminat uygulamaları hükümleri saklıdır.
  • Kanun’un 98’inci maddesi hükmü uyarınca Kanun’a göre aranacak gümrük vergileri ile para cezası ve İthalat Rejimi Kararı’na göre aranacak fon haklarını korumak üzere antrepo işletme izni verilenlerden alınacak teminat tutarlarını belirlemeye ve alınacak teminat tutarını ithalat vergileri tutarının %10'una kadar indirmeye Müsteşarlığın bağlı olduğu Bakan yetkilidir.
  • Deniz ve karayolu taşımacılığında global teminat uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Müsteşarlık (Gümrükler Genel Müdürlüğü) yetkilidir.
  • Kanun’un ekonomik etkili rejimlere ilişkin maddelerinde teminat alınması öngörülen durumlarda, yükümlünün güvenilirliği ve geçmiş performansı dikkate alınarak, belirlenecek teminat tutarını ithalat veya ihracat vergilerinin %10'una kadar indirme konusunda genel düzenleme yapmaya Müsteşarlığın bağlı olduğu Bakan yetkilidir.

 

v) Gümrük İdaresince Teminatların Kabulü ve Takibi

Gümrük Yönetmeliği’nin 497’nci maddesine göre, gümrük işlemleri dolayısıyla, vergilerin teminatı olarak kabul edilebilecek teminat mektupları, idareye ibraz olunduktan sonra, ait oldukları tahakkuku yapılmış vergi tutarını karşılayıp karşılamadıkları incelenmekte ve aynı Yönetmelik’in Ek-77’sinde yer alan örneğe uygun görülmesi üzerine kabul edilmektedir.

Götürü teminat sisteminden yararlanmak için ibraz edilmiş teminat mektupları ise, yine Yönetmelik’in 494’üncü madde uyarınca belirlenecek teminat tutarını karşılamaları ve Ek-77/A’da yer alan örneğe uygun görülmeleri; toplu teminat sisteminden yararlanmak için ibraz edilmiş teminat mektupları ise Ek-77/B’de yer alan örneğe uygun görülmeleri durumunda gümrük idarelerince kabul edilmektedir.

Elektronik imza ile oluşturulan, gümrük idarelerince kabul edilecek elektronik teminat mektuplarının işleme alınmasına ilişkin standartları, formatı ve kuralları belirlemeye Ticaret Bakanlığı yetkili olup, teminat mektuplarının kağıt olarak düzenlenmesi halinde bu teminat mektupları ayniyet alındısı karşılığında Bakanlık adına ilgili muhasebe birimine teslim edilmektedir. Garanti mektupları ise verildiği gümrük idaresinde saklanmaktadır.

Bir gümrük yükümlülüğü karşılığında alınan teminat mektubu, söz konusu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde takibe alınmaktadır. Gümrük idaresince teminat mektubunu veren hak sahibine yükümlülüğe ilişkin sürenin bitiminden yirmi gün önce tebligat yapılarak bu yükümlülüğünü yerine getirmemesi halinde teminat mektubunun nakde dönüştürüleceği belirtilmekte ancak bu süre içinde söz konusu yükümlülüğün yerine getirilmemesi durumunda teminat mektubunun nakde dönüştürülmesi yönünde işlem yapılmaktadır.

Ticaret Bakanlığı götürü teminat sisteminden yararlanılamayacak durumların belirlenmesi; götürü teminat yetkisinin verilmesi, geçerlilik süresi, güncellenmesi ve kapsamının değiştirilmesi; teminatın yenilenmesi ve değiştirilmesi, kabul olunabilecek teminat türünün belirlenmesi; götürü teminat yetkisinin askıya alınması ve geri alınmasına ilişkin düzenlemeler yapmaya yetkilidir.

Geçici bir süre için götürü teminattan yararlanma hakkı askıya alınanların, götürü teminat sisteminden yararlanmak için vermiş oldukları teminat mektupları iade edilmemekte ve askıya alma süresi içinde teminata bağlanması gereken gümrük vergileri ve diğer vergilerin tümü Gümrük Kanunu’nun 204’üncü maddesinin birinci fıkrasının ilk bendinde belirtildiği şekilde teminata bağlanmaktadır.

Götürü teminat sisteminden yararlanma hakkı geri alınan yükümlülerin götürü teminat kapsamındaki tüm gümrük vergileri ve diğer vergilerin Kanun’un 204’üncü maddesinin birinci fıkrasının ilk bendi uyarınca teminata bağlanmasının ardından, götürü teminat sisteminden yararlanmak için verilen teminat iade edilmektedir.

 

SONUÇ

Teminat müessesesi mali hukuk alanında en kabul görmüş tanımıyla kamu otoritesi açısından tahakkuk etme ihtimali bulunan amme alacağının tahsilinin güvence altına alınması amacıyla oluşturulmuş bir güvenlik uygulamasıdır. Hiçbir kamu otoritesi kendi görev alanı ile ilgili olarak oluşması muhtemel kamu alacağının tahsilinin imkânsız hale gelmesini arzulamaz. Bu sebeple kamu idareleri sıklıkla yürütmekte oldukları işlemlerin niteliğine göre teminat uygulamasına başvurmakta olup, gümrük idaresi bu anlamda belki de uygulamada teminat kurumunun en yaygın ve yoğun şekilde kullanıldığı kamu otoritesidir. Gümrük mevzuatımızdaki teminat uygulamasına ilişkin hükümler, gümrük yükümlülüğü doğuran iş ve işlemlerin çeşitliliğinin fazlalığı, gümrük ve dış ticaret alanında ülkemizin taraf olduğu uluslararası anlaşmaların öngördüğü özel hükümler ile şartlı muafiyet düzenlemelerinin genel vergi mevzuatına ilişkin uygulamalardan oldukça farklı olması nedenleriyle diğer kurumların uygulamalarına göre değişkenlik arz edebilmektedir. Sonuç olarak yükümlülerin ve dış ticaret işlemleri yapan işletmelerin gerçekleştirdikleri gümrük işleminin içeriğine göre hangi teminat türünü ne şekilde kullanmaları gerektiğini bilmeleri oldukça önemlidir

 

NAZALI VERGI & HUKUK

info@nazali.com

Yukarıda yer verilen açıklamalarımız, hukuki görüş ve tavsiye niteliğinde olmayıp, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir; bu sebeple belirtilen konularda bir aksiyon almadan önce, bir uzmana danışmanızı tavsiye ederiz. NAZALI’ya işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz