Makaleler

İŞVEREN TARAFINDAN YAPTIRILAN ÖZEL SİGORTALARDA VERGİ UYGULAMALARINA BAKIŞ

21.12.2020

Ömer EMEN

Kıdemli Vergi Müdürü

Özge ERGÜL

Vergi Danışmanı

 

ÖZET

Hizmet erbabına işveren tarafından ücret ile birlikte çeşitli yan haklar sunulabilmektedir. İşçiye sağlanan yan haklardan biri de işverenler tarafından karşılanan özel (sağlık, kaza, hayat vb.) sigortalardır. Personel adına işvereni tarafından özel sigorta için ödenen prim tutarları üzerinden vergi kesintisi yapılıp yapılmayacağına ilişkin idarenin son dönemdeki görüşlerine dair değerlendirmeler bu makalemizin konusunu oluşturmaktadır.

 

Anahtar Kelimeler: Gelir Vergisi Kanunu, Gelir Vergisi, Özel Sigortalar, Ücret, İşveren.

 

GİRİŞ

Türkiye’de birçok şirket nitelikli personel bulabilmek ve bu personelleri uzun süre bünyesinde tutabilmek için maaş ödemesinin yanında bir takım yan haklar sunmaktadır. Bu yan haklardan en sık rastlananı ise özellikle sigorta sektöründe meydana gelen büyüme ile birlikte özel sigortalardır. Sigortalıya özel kurumlarda indirimli muayene, yaşam güvencesi gibi birçok ayrıcalık sunan özel sigortalar son dönemlerde gerek kişisel olarak gerek kişiler tarafından gerekse birçok şirket tarafından şirket çalışanları için tercih edilen bir uygulama olarak karşımıza çıkmaktadır.  

İşveren tarafından personel için ödenen özel sigorta primlerinin hizmet erbabına sağlanan bir menfaat olarak değerlendirilerek gelir ve damga vergisi kesintisine tabi tutulması gerekmektedir. Aynı zamanda Türkiye’de kurulu sigorta şirketlerine yapılan özel sigorta prim ödemeleri gelir vergisi mevzuatı çerçevesinde istisna olarak dikkate alındığından uygulamada birçok şirketin hizmet erbabı için ödemiş olduğu özel sigorta prim tutarlarını yalnızca damga vergisi nispeti dikkate alarak brütleştirdikleri görülmektedir.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından yayımlanan bir özelgede[1] işveren tarafından hizmet erbabı için yaptırılan özel sigorta tutarlarının öncelikle brüt tutarının bulunarak gayrisafi ücrete eklenmesi ve bu ekleme sonrası ödenen şahıs sigorta priminin gayrisafi ücretten indirim konusu yapılması gerektiği yönünde görüş bildirilmiştir.

 

I. İşverence Ödenen Özel Sigorta Primlerinde Gelir Vergisi İndirimi Uygulaması

Gelir Vergisi Kanunu’nun 63. maddesinde[2] özel sağlık sigorta primlerinin belirli şartlar dahilinde gelir vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabileceği hüküm altına alınmıştır.

5510 Sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu’nun 80. maddesi hükmünce işveren tarafından sigortalılar için ödenen, sigorta primine tabi olmayan özel sağlık sigortası primi brüt asgari ücretin %30’u olarak hesaplanmaktadır. Dolayısıyla, sigorta primine tabi olmayan özel sağlık sigortası primi tutarı 2020 yılı için 882,90 TL’dir. Bu tutar prime esas kazanca dahil edilmemeli, aşan kısım var ise aşan tutar prime esas kazanca tabi tutulmalıdır. Diğer sigorta prim tutarlarının tamamının sigorta primine esas kazanca dâhil edilmesi uygun olacaktır.

Gelir Vergisi Kanunu’nda açıkça hizmet erbabı tarafından ödenen prim tutarlarının indirim konusu yapılabileceği ifade edildiğinden işveren tarafından hizmet erbabı için yaptırılan özel sigorta ödemelerinde vergi indirimi uygulanması hususu tartışmaya açıktır.

59 Seri No.lu Gelir Vergisi Sirküleri’nde ise işverenler tarafından hizmet erbabı için ödenen primlerin gelir vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabileceğine ilişkin düzenlemeler yer almaktadır. 85 Seri No.lu Gelir Vergisi Sirküleri’nde ise yalnızca hizmet erbabı tarafından ödenen prim tutarlarının gelir vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabileceği belirlenmiştir. Ayrıca 85 Seri No.lu Gelir Vergisi Sirküleri’nde 59 Seri No.lu Gelir Vergisi Sirküleri’nde yer alan bu sirkülere aykırı hükümlerin yürürlükten kaldırıldığına ilişkin düzenlemeye yer verilmiştir. Buna göre 85 Seri No.lu Gelir Vergisi Sirküleri ile 59 Seri No.lu Sirkülerin aykırı hükümleri kaldırıldığından, Kanun maddesinde yapılan değişikliğin ardından sirküler nezdinde Gelir İdaresi tarafından düzeltme işlemi yapılmış olup, yalnızca hizmet erbabı tarafından ödenen prim tutarlarının ücretin safi değerinin tespitinde gelir vergisi matrahından indiriminin mümkün olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Ancak 256 seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nde “Sigorta primi ve katkı payının sigorta veya emeklilik şirketine hizmet erbabı tarafından doğrudan ödenmeyip, işverenler aracılığıyla ödenmesi halinde (grup sigortası veya grup bireysel emeklilik sözleşmesi), sigorta poliçesi veya bireysel emeklilik sözleşmesinin bir örneğinin işverende bulunması ve bu poliçe veya sözleşmede sigorta priminin veya bireysel emeklilik katkı paylarının ödeme dönemlerinin, ayrıca bu dönemler için ödenecek prim ve katkı payı tutarlarının belli edilmiş olması kaydıyla, hizmet erbabı için işveren tarafından sigorta veya emeklilik şirketine ödenen ve/veya hizmet erbabının ücretinden kesinti yapılmak suretiyle tahsil edilen sigorta primi ve katkı payı, her bir kişi için ayrıca yukarıda belirtilen belgeler aranmaksızın ücretin vergi matrahının tayininde indirim olarak dikkate alınabilecektir.” ifadesi güncelliğini korumaktadır.

İdare tarafından sirküler nezdinde yapılan düzenleme ile işveren tarafından yapılan özel sigorta ödemelerinin vergi matrahından indirim konusu yapılması uygulamasına son verilmiş olsa dahi hukuki açıdan sirkülerin üzerinde yer alan Tebliğ düzenlenmesinde işveren tarafından yapılan özel sigorta ödemelerinin vergi matrahından indirim konusu yapılabileceği belirtildiğinden işveren tarafından yaptırılan özel sigortalarda vergi indirimi uygulanabileceğini değerlendirmekteyiz.

 

II. İşverence Ödenen Özel Sigorta Primlerinin Ücret Olarak Değerlendirilmesi

Sirkülerlerdeki çelişkili ifadeler ile piyasada mevcut olan uygulamalardaki alışılagelmişlik dolayısıyla günümüze kadar tartışmalı bir konu haline gelen işveren tarafından ödenen özel sigortaların gelir vergisi kesintisine tabii tutulması hususuna İdare 2020 Ocak ayında vermiş olduğu bir özelge ile tartışmalara yeni bir boyut kazandırmıştır.                       

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından bahse konu edilen özelgede yukarıda yer verilen ve aynı zamanda yürürlükte bulunan sirkülerlerden bahsedilmekle birlikte “...işveren tarafından ödenen şahıs sigorta primleri ücretliye sağlanan bir menfaat olarak nitelendirilmekte olup, işveren tarafından hizmet erbabına ödenen söz konusu şahıs sigorta primi kadar net ücret ödemesi yapıldığı anlamına gelmektedir. Bu nedenle öncelikle ödenen şahıs sigorta priminin brüt tutarının bulunarak gayrisafi ücrete eklenmesi ve bu ekleme sonrası ödenen şahıs sigorta priminin yukarıda belirtildiği şekilde, gayrisafi ücretten indirim konusu yapılması gerekmektedir.  Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde; çalışanlarınız adına ödenen özel sağlık poliçesi primlerinin, çalışanlarınıza sağlanan net menfaat (ücret) olarak değerlendirilmesi ve brütleştirilerek aylık ücret bordrolarına dahil edilmesi gerekmektedir...” ifadelerine yer verilmiştir.

Bahse konu özelgede işveren tarafından ödenen şahıs sigorta primlerinin hizmet erbabına sağlanan bir menfaat mahiyetinde olması nedeniyle ödenen sigorta prim tutarlarının ücret olarak değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Yine söz konusu özelgede ücret mahiyetinde değerlendirilen prim tutarlarının brütleştirilmek suretiyle bordroya intikal ettirilmesi gerektiği ifade edilmektedir.

Özelgede yer verilen görüş çerçevesinde işveren tarafından hizmet erbabı için sigorta şirketine ödenen prim tutarlarının ücret mahiyetinde değerlendirilerek gelir vergisi ve damga vergisi kesintisine tabi tutulması ve ödenen net prim tutarının gelir vergisi matrahından indirim konusu yapılması söz konusu personelin işverene olan maliyet tutarlarını artırmaktadır.

İşveren tarafından özel sigorta ödemesi yapılmayan bir bordro, özel sigorta ödemesi yapılmakla birlikte piyasada yaygın olarak uygulanan damga vergisi nispeti dikkate alınarak brütleştirme yapılan bir bordro ve özelgedeki görüş çerçevesinde olması gereken bir bordro örneği aşağıda karşılaştırmalı olarak gösterilmektedir.

 

 

Özel Sigorta Olmayan

Damga Vergisi ile Brütleştirme

Özelge Görüşüne Göre Brütleştirme

Brüt Ücret

10.000,00

10.000,00

10.000,00

Özel Sigorta Ödemesi

0,00

201,53

237,42

Toplam Brüt

10.000,00

10.201,53

10.237,42

SGK Matrahı

10.000,00

10.000,00

10.000,00

SGK İşçi Payı

1.400,00

1.400,00

1.400,00

İşsizlik İşçi Payı

100,00

100,00

100,00

Gelir Vergisi Matrahı

8.500,00

8.500,00

8.537,42

Gelir Vergisi Tutarı

1.275,00

1.275,00

1.280,61

Damga Vergisi Matrahı

10.000,00

10.201,53

10.237,42

Damga Vergisi Tutarı

75,90

77,43

77,70

AGİ

220,73

220,73

220,73

Özel Kesinti

0,00

200,00

200,00

Net Ücret

7.369,83

7.369,83

7.399,83

(Net ücrette meydana gelen 30,00 TL tutarındaki artış özel sigorta tutarının (200,00 TL) ilgili aydaki vergi oranı ile (%15) çarpılması sonucu bulunan tutar kadardır)

Tablodan görüleceği üzere özelge nezdinde verilen görüşe göre işveren tarafından ödenen özel sigorta tutarının gelir vergisi ve damga vergisi dikkate alınarak brütleştirilmesi halinde işverene olan maliyet tutarında artış meydana gelmekte aynı zamanda gelir vergisi indirimi uygulandığında personelin net ücret tutarında artış meydana gelmektedir. Bu durumda idarenin özel sigortalarda vergi indiriminden çalışanın yararlanması gerektiği görüşünde olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Ancak işverene ilave bir maliyet unsuru ortaya çıkartan bu uygulama nedeni ile işveren tarafından yaptırılan özel sigorta uygulamalarının avantajı ortadan kalkmaktadır. Çünkü işveren tarafından personele ilgili ayda ilave net 200,00 TL ödeme yapılması ile 200,00 TL tutarında özel sigorta yaptırılması arasında işverene maliyet açısından herhangi bir fark söz konusu olmamaktadır.

 

SONUÇ

İdare tarafından sirküler nezdinde yapılan düzenleme ile işveren tarafından yapılan özel sigorta ödemelerinin gelir vergisi matrahında indirime tabi tutulması uygulamasına son verilmiş olsa dahi normlar hiyerarşisi gereğince sirkülerin üzerinde yer alan tebliğ düzenlemesinde işveren tarafından yapılan özel sigorta ödemelerinin vergi matrahından indirim konusu yapılabileceği belirtildiğinden işveren tarafından yaptırılan özel sigortalarda vergi indirimi uygulanabileceğini düşünüyoruz.

İdare tarafından konu hakkında verilen 24.01.2020 tarihli özelgede yer alan görüş çerçevesinde işveren tarafından hizmet erbabı için sigorta şirketine ödenen prim tutarlarının ücret mahiyetinde değerlendirilerek gelir vergisi ve damga vergisi kesintisine tabi tutulması ve ödenen net prim tutarının gelir vergisi matrahından indirim konusu yapılması söz konusu personelin işverene maliyet unsuru olarak yansımaktadır. Bununla birlikte, personelin net ücret tutarında artış meydana gelmekle beraber İdare, özel sigortalarda vergi indiriminden çalışanın yararlanması gerektiği görüşünde olduğu hususunu desteklemektedir.

Bahse konu özelge ışığında, işveren tarafından hizmet erbabına özel sigorta yaptırılması uygulaması, işverene ilave bir maliyet unsuru olarak geri dönmesi ve herhangi bir avantaj sağlamayacak olması sebebiyle söz konusu uygulamaya işverenler tarafından son verilerek özel sigorta portföyünü olumsuz yönde etkileyecektir. Bu nedenle söz konusu muktezanın yeniden değerlendirilmesinin yerinde olacağını düşünmekteyiz.

 


[1] İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kanunları Gelir ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü’nün 24.01.2020 tarih ve 62030549-120[63-2018/708]-E.91497 sayılı özelgesi

[2] “Sigortanın Türkiye'de kâin ve merkezi Türkiye'de bulunan bir emeklilik veya sigorta şirketi nezdinde akdedilmiş olması şartıyla; ücretlinin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat sigortası poliçeleri için hizmet erbabı tarafından ödenen primlerin %50'si ile ölüm, kaza, sağlık, hastalık, engellilik, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta poliçeleri için hizmet erbabı tarafından ödenen primler (İndirim konusu yapılacak primler toplamı, ödendiği ayda elde edilen ücretin %15'ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamaz. Bakanlar Kurulu bu bentte yer alan oranları yarısına kadar indirmeye, iki katına kadar artırmaya ve belirtilen haddi, asgari ücretin yıllık tutarının iki katını geçmemek üzere yeniden belirlemeye yetkilidir.)”

 

NAZALI VERGI & HUKUK

info@nazali.com

Yukarıda yer verilen açıklamalarımız, hukuki görüş ve tavsiye niteliğinde olmayıp, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir; bu sebeple belirtilen konularda bir aksiyon almadan önce, bir uzmana danışmanızı tavsiye ederiz. NAZALI’ya işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz