İmdat TÜRKAY/Gelir İdaresi Grup Başkanı
Özet: Kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında 2024 yılında çeşitli yasal ve idari düzenlemeler yapılmış olup bunlardan bazıları; kira ödemelerinin elden yapılmasını önlemek için kiraya veren ve kiracı adına ceza uygulanması ve konut kiralarının tevsik edilmesinde uygulanmakta olan sınırın kaldırılması ile alışverişlerde 7 bin lirayı geçen tahsilat ve ödemelerin elden yapılması halinde ceza uygulamasının kapsamına mükellef olmayanlarında dahil edilmesidir.
Anahtar kelimeler: Kira ödemesinde tevsik, 7.000 TL üstü tahsilat ve ödemelerde tevsik, mükellef olmayanlarda tevsik, tevsik zorunluluğunda cezai müeyyide.
1. Giriş
Ülkemizde halen uygulanmakta olan On İkinci Kalkınma Planı (2024-2028) ve Orta Vadeli Programın (2025-2027) öngörülerine baktığımızda temel hedeflerden birisinin de ekonomide kayıt dışılığı azaltmak olduğu görülmektedir. Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan ve ilgili kurumlarla 2023 yılında uygulanmaya başlayan ve halen devam eden 2023-2025 Dönemi Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Eylem Planında beş temel bileşen altında 44 eylemin tamamlanması hedeflenmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 257 nci maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendiyle Hazine ve Maliye Bakanlığına, mükelleflere ve mükellef olmayanlara, muameleleri ile ilgili tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etmeleri zorunluluğunu getirme ve bu zorunluluğun kapsamını ve uygulamaya ilişkin usul ve esaslarını belirleme yetkisi verilmiştir. Bu kapsamda son dönemde Gelir İdaresince yayımlanan genel tebliğlerle yapılan bazı idari düzenlemeler özetle şöyledir;
2. Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Kapsamında Yapılan Düzenlemeler
Gelişmiş ülkelerde ve gelişmekte olan ülkelerde kayıtlı ekonominin tam olarak ülke ekonomisinde yerleşmesi açısından, nakitsiz ekonominin oluşturulması için çeşitli düzenleme ve çalışmalar yürütülmektedir. Ancak vatandaşlar tarafından ekonomik faaliyetlerde nakit kullanımını yasaklamak veya azaltmak çok da kolay değildir. Ülkemizde olduğu gibi birçok ülkede alışverişlerde nakit kullanımı bir kültür olarak çeşitli sebeplerle halen devam etmektedir. Ülkemizde kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında bugüne kadar; 2008-2021 dönemlerinde dört farklı eylem planı uygulanmış olup beşinci eylem planı olan ve halen uygulanmakta olan 2023-2025 Dönemi Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Eylem Planında, nakit kullanımının azaltılmasına yönelik kartlı veya dijital ödeme yöntemlerinin teşvik edilmesi konusundaki eylem kapsamında çalışmalar devam etmektedir.
2.1. Tüketicilerin ve Vergi Mükelleflerinin 7.000 TL’yi Aşan Alışverişlerine Ait Tahsilat ve Ödemelerin Aracı Finansal Kurumlar Kanalıyla Yapılması
18.10.2024 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 572 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile 459 sıra no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde değişiklik yapılmak suretiyle 7.000 TL üzerindeki ödemelerin banka ve finans kurumları üzerinden yapılmasına ilişkin zorunluluk düzenlemesine mükellef olmayanlar da dahil edilmiştir. Tevsik zorunluluğu kapsamında olanların (mükellef olmayanların kendi aralarında yapacakları işlemler hariç olmak üzere) yapacakları 7.000 TL’yi aşan tutardaki her türlü tahsilat ve ödemelerini aracı finansal kurumlar kanalıyla yapmaları ve bu tahsilat ve ödemeleri söz konusu kurumlarca düzenlenen belgeler ile tevsik etmeleri zorunludur.
Bu zorunluluk kapsamında, mükellef olmayanlar da tevsik zorunluluğu kapsamında olanlardan yapacakları alımlarına ilişkin 7.000 TL’yi aşan tahsilat ve ödemelerini aracı finansal kurumlar kanalıyla yapacaklardır. Tevsik zorunluluğu kapsamındaki ödemelerin tahsilatı yapanın hesabına, bizzat aracı finansal kurumların şubelerine gidilmek ve işleme ait açıklamalara da yer verilmek suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, tevsik zorunluluğuna uyulmuş sayılacaktır.
Böylece mal veya hizmet alımlarına ilişkin ödemelerde yeni bir dönem başlamış bulunmaktadır. Tüketici ve mükelleflerin 7.000 liranın üzerindeki her türlü alışverişlerine ait tahsilat ve ödemelerini banka, finans kurumları veya posta idaresi aracılığıyla yapmaları zorunlu hale gelmiştir. Belirlenen tutarı geçen tahsilat ve ödemelerin elden yapılması durumunda satıcı ve alıcıya, her bir işlem için belirlenen asgari tutarlardan az olmamak üzere işleme konu tutarın %10’u oranında ayrı ayrı ceza uygulanacaktır. Tevsik zorunluluğuna uyulmaması durumunda kesilecek ceza tutarı Vergi Usul Kanununun mükerrer 355. maddesinde belirtilmiştir. Tevsik etme zorunluluğuna uymayanların her birine, her bir işlem için 2024 yılında;
az olmamak üzere işleme konu tutarın %10’u oranında özel usulsüzlük cezası kesilecektir. Bir takvim yılı içinde kesilecek özel usulsüzlük cezasının toplamı 20 milyon Türk lirasını geçemez. Ancak elden ödeme yapanların, durumu ödemeyi takip eden beş iş günü içerisinde kendiliğinden Gelir İdaresine bildirmesi halinde, ödeme yapana ceza kesilmeyecektir. Bu konuda Gelir İdaresi tarafından hazırlanan ve internet sayfasında (https://www.gib.gov.tr/infografikler) yer alan “7.000 TL'nin Üzerindeki Mal veya Hizmet Alımlarında Tevsik (Belgeleme) Zorunluluğu” başlıklı infografiğe bakılmasında fayda vardır.
Aşağıda yer alan söz konusu infografikte konu özet olarak anlaşılır bir şekilde açıklanmış olup söz konusu içerik Gelir İdaresinin sosyal medya hesaplarında da yayınlanmaktadır.
2.2. Kiraya İlişkin Tahsilat ve Ödemelerin Banka ve Posta İdaresince Yapılması Mecburiyeti
Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından daha önce konut kiralarının elden ödenmesinde uygulanan 500 TL’lik sınır 29.7.2008 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 268 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile getirilmiştir. 2008 yılından buyana uygulanmakta olan düzenlemeye göre, konut kira bedelleri için aylık kira bedelinin 500 lirayı geçtiği haller için ödemeleri banka, benzeri finans kurumları veya PTT tarafından düzenlenen belgelerle tevsik zorunluluğu bulunmaktaydı. İş yeri kira bedelleri içinse bu yükümlülük her hangi bir parasal sınır olmaksızın uygulanmaktaydı. Ancak, 17.10.2024 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 328 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 7524 sayılı Kanun ile 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 257 nci maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde yapılan değişiklik uyarınca Hazine ve Maliye Bakanlığına verilen yetki çerçevesinde, mükellef olmayanların da kiraya ilişkin tahsilat ve ödemelerini banka veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etmeleri zorunluluğu getirilmiş olup, ayrıca konut kiralarının tevsik edilmesinde uygulanmakta olan 500 TL tutarındaki sınır kaldırılmıştır. Ayrıca, 328 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 268 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği de yürürlükten kaldırılmıştır.
Genel Tebliğin yayınlandığı 17.10.2024 tarihinden sonra aylık kira bedeli 500 TL altında olan konutlar için elden kira ödeme imkanı ortadan kalkmış bulunmakta olup bu tarihten sonra tutarı ne olursa olsun konut kiraları da işyeri kira ödemeleri gibi banka veya posta idaresinden yapılacak ve buralardan alınacak belgelerle tevsik edilecektir. Ancak, konut ve iş yerini kiraya verenler ve bunları kiralayanların, kira bedeline ilişkin mahkeme ve icra yoluyla veya ayni olarak yaptıkları tahsilat ve ödemeler için bu şekilde tevsik zorunluluğu söz konusu değildir. Hisseli gayrimenkullerin kiralanmasında, kira bedelinin tamamının kiraya verenlerden birine bankalar veya posta idaresi aracılığıyla ödenmesi durumunda, tevsik zorunluluğunun yerine getirildiği kabul edilecektir.
Buna göre, hem konut hem de işyerleri için kira ödemeleri ve tahsilatları banka veya posta idareleri aracılığı ile yapılacaktır. Banka veya posta idareleri aracı kılınmak suretiyle yapılan tahsilat ve ödemeler karşılığında dekont veya hesap bildirim cetvelleri düzenlendiğinde, bu belgeler tevsik edici belge kabul edilecektir. Bankaların internet şubeleri üzerinden yapılan ödeme ve tahsilatlar da aynı kapsamda bulunmaktadır. Bununla birlikte, kişilerin kira ödemelerini; banka şubelerine giderek T.C. kimlik numarası, vergi kimlik numarası, ad soyad/unvan bilgileri ve “kira ödemesi” açıklamasıyla kiraya verenin hesabına yatırması durumunda da tevsik yükümlülüğü yerine getirilmiş sayılacaktır (gib.gov.tr/Yararlı Bilgiler/Soru 12: Kiraya ilişkin tahsilatların ve ödemelerin belgelendirilmesi nasıl olur?).
Günlük ve haftalık gibi kısa süreli konut kiralamaları da dahil olmak üzere tutarı ne olursa olsun kiraya ilişkin tahsilat ve ödemelerin tamamının banka veya posta idaresi aracılığıyla yapılması zorunludur. Ödemelerin elden yapılması durumunda kira geliri elde edenlere ve kiracılara her bir işlem için belirlenen asgari tutarlardan az olmamak üzere elden ödenen kira tutarının %10’u oranında ayrı ayrı ceza uygulanacaktır. Ancak kirayı elden ödeyenlerin, durumu ödemeyi takip eden beş iş günü içerisinde Gelir İdaresine kendiliklerinden bildirmesi halinde kiracıya ceza kesilmeyecektir.
Bu durumda, kesilebilecek özel usulsüzlük cezası banka veya PTT belgeleriyle tevsik edilemeyen kira bedelinin %10’u nispetinde olacaktır. Ancak kesilen ceza 2024 yılı için, birinci sınıf tüccarlar ile serbest meslek erbabı için 20 bin TL’den, ikinci sınıf tüccarlar, defter tutan çiftçiler ile kazancı basit usulde tespit edilenler için 10 bin TL’den, bunlar dışında kalanlar için ise 5 bin TL’den az olamayacaktır.
Tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etme zorunluluğuna uymayanlar için asgari ve azami miktarları belirtilmiş olan tutarlar ile ceza miktarları her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Kanun uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanacaktır. Tevsik yükümlülüğünün yerine getirilmemesi nedeni ile adına ceza kesilen mükellefler, 213 sayılı Kanunun cezalarda indirim ve uzlaşma hükümlerinden faydalanabileceklerdir.
Bu konuda Gelir İdaresi tarafından hazırlanan ve internet sayfasında (https://www.gib.gov.tr/infografikler) yer alan “Kiraya İlişkin Tahsilat ve Ödemelerde Tevsik (Belgeleme) Zorunluluğu” başlıklı infografiğe bakılmasında fayda vardır. Aşağıda yer alan söz konusu infografikte konu özet olarak anlaşılır bir şekilde anlatılmış olup anılan içerik Gelir İdaresinin sosyal medya hesaplarında da yayınlanmaktadır.
Bu düzenleme hakkında yapılan bir yorumu da burada paylaşmakta fayda vardır. 328 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile -öncesinde de olduğu gibi- bütün kira ödemelerinin kayıt altına alınıp izlenir hale geleceğini düşünmek mümkün değildir. Çünkü elden ödemelerde kiraya verenden alınabilecek alelade bir makbuz veya kira sözleşmesine atılacak bir imza kiracı açısından kiranın ödendiğini ispata, mahkeme veya icra daireleri nezdinde yeterli olmaktadır. Bu nedenle, eğer kayıt dışı ekonomi ile gerçekten mücadele edilmek isteniyorsa, bu tür düzenlemelerin vergi mevzuatında değil, özel hukuk mevzuatı içerisinde yapılması gerekir (Bumin Doğrusöz, Kiraları Bankadan Ödeme Yükümlülüğü, Hukuka Göre, 24.10.2024, www.ekonomim.com.).
3. Sonuç
Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi kayıp ve kaçağı ile kayıt dışı ekonomik faaliyetlerin önlenmesi, vergide adaletin sağlanması, vergiye gönüllü uyumun desteklenmesi amacıyla birçok idari düzenlemeyi 2024 yılında hayata geçirmiş bulunmaktadır. Kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında mesken ve işyeri kira ödemelerinin elden ödenmesi yerine banka ve posta idaresince yapılması ve tevsik edilmesi ile mal ve hizmet alımlarında yedi bin lirayı geçen tahsilat ve ödemelerin tevsik zorunluluğu kapsamına mükellef olmayanlarında dahil edilmesi gibi tüm düzenlemeler aslında kayıtlı ekonomiyi genişleten ve belge düzeninin toplum hayatına yerleşmesine katkı sağlayan uygulamalardır.
Ancak tüm bu yeni düzenlemelerin uygulamada sorunsuz olarak işleyebilmesi için vatandaşların bilinçli olması ve getirilen zorunluluklara uymayan mükellefleri mutlaka Gelir İdaresinin Vergi İletişim Merkezi (VİMER-189) başta olmak üzere tüm iletişim kanallarını kullanmak suretiyle bildirmesi gerekmektedir. Yapılan tüm bu vergisel düzenlemelere baktığımızda; vergi güvenliğinin sağlanması, mükelleflerin vergi kanunlarına uyumlarının artırılması, kayıt dışılıkla mücadele edilmesi ve vergi adaletinin güçlendirilmesinin amaçlandığı görülmektedir.
Son söz olarak belirtmek isterim ki “Ülkemiz için kayıtlı ekonomi her açıdan iyi gelecek.”
*Bu yazıda yapılan açıklamalar, tamamıyla yazarına ait olup, hiçbir şekilde yazarın çalıştığı kurumunu bağlamaz, kurumunun görüşü olarak kullanılamaz ve değerlendirilemez.
KAYNAKÇA