Kişisel Verileri Koruma Kuruluna (“Kurul”) yapılan başvurulara ilişkin olarak 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“KVKK”) kapsamında alınan altı adet karar Kurulun internet sitesinde özet halinde yayımlanmıştır.
İlgili kişinin ad-soyad, yerleşim yeri, boyu, kilo, tip gibi kişisel bilgileri kullanılarak çeşitli internet sitelerinde hakkında yorumların ve paylaşımların yapılmasına ilişkin şikayetini içeren ve yargıya intikal etmiş olan başvurusu değerlendirilerek 24.12.2018 tarihli ve 2018/156 numaralı karar ile aşağıdaki hususlar belirtilmiştir.
KVKK 15. Maddesinin (1) numaralı fıkrasında belirtilenlere göre Kurulun ihlal iddiasını öğrenmesi durumunda veya şikayet üzerine resen, görev alanına giren konularda gerekli incelemeyi yapacağı hükme bağlanmıştır.
Bu doğrultuda Kurul tarafından;
- KVKK’nın 15. maddesinin (2) numaralı fıkrasına göre 01.11.1984 tarihli ve 3071 sayılı Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanunun 6. maddesinde belirtilen; (i) belli bir konuyu ihtiva etmeyen, (ii) yargı mercilerinin görevine giren konularla ilgili olan, (iii) 4. maddede gösterilen şartlardan (dilekçe sahibinin adı soyadı ve imzası ile iş veya ikametgâh adresi) herhangi birini taşımayan ihbar veya şikâyetlerin incelemeye alınmayacağına,
- Şikayete konu iddialarının Türk Ceza Kanunu hükümleri uyarınca suç unsuru barındırdığı ve bu suçun bireysel suç niteliğinde olduğu, bu kapsamda ilgili kişi tarafından da konunun yargıya intikal ettirilmiş olduğu dikkate alındığında, söz konusu başvurunun KVKK kapsamında değerlendirilemeyeceğine ve kişiye verilecek cevapta KVKK kapsamında Kurula yapılacak başvurularda izlenilmesi gereken yolun hatırlatılmasına
karar verilmiştir.
Daha detaylı bilgi için ilgili Karar özetine buradan ulaşabilirsiniz.
Veri sorumlusu bir Bankaya ait veri kayıt sisteminde yer alan kişisel verilerin silinmesi yönündeki ilgili kişi talebinin veri sorumlusu tarafından yerine getirilmemesi sebebiyle Kurula yapılan başvuru kapsamında yapılan inceleme neticesinde, 05/12/2018 tarihli ve 2018/142 sayılı Karar ile KVKK’nın 4. maddesinin (2) numaralı fıkrasının (d) bendi çerçevesinde kişisel verilerin ancak “İlgili mevzuatta öngörülen veya işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza” edilebileceğine karar verilmiştir.
KVKK’nın 7. maddesinin; (1) numaralı fıkrası kapsamında, Kanun ve ilgili diğer kanun hükümlerine uygun olarak işlenmiş olmasına rağmen, işlenmesini gerektiren sebeplerin ortadan kalkması hâlinde kişisel verilerin resen veya ilgili kişinin talebi üzerine veri sorumlusu tarafından silineceği, yok edileceği veya anonim hâle getirileceği ve (2) fıkrası kapsamında, kişisel verilerin silinmesi, yok edilmesi veya anonim hâle getirilmesine ilişkin diğer kanunlarda yer alan hükümlerin saklı olduğu hükümleri yer almaktadır.
Bu kapsamda, veri sorumlusu Banka nezdinde bulunan kişisel verilerin silinmesi ile ilgili Kurula yapılan başvuru hakkında; (i) KVKK’nın yukarıda belirtilen ilgili maddesi, (ii) 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 42. maddesinde yer alan alınan yazıların ve faaliyetler ile ilgili belgelerin asıllarının veya bunun mümkün olmadığı hâllerde sıhhatlerinden şüpheye mahal vermeyecek kopyalarının ve yazılan yazıların makine ile alınmış, tarih ve numara sırası verilerek düzenlenecek suretlerinin, usulleri çerçevesinde ilgili banka nezdinde on yıl süreyle saklanacağına ilişkin hüküm ve (iii) Bankaların Muhasebe Uygulamalarına ve Belgelerin Saklanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 17. maddesinin (1) numaralı fıkrasında yer alan ve 10 yıllık veri saklama yükümlülüğü getiren hüküm göz önünde bulundurularak;
karar verilmiştir.
Daha detaylı bilgi için ilgili Karar özetine buradan ulaşabilirsiniz.
Veri sorumlusu tarafından bir tüzel kişiliğe ait elektronik ortamda yer alan verilerin başka bir veri sorumlusuna aktarılması talebiyle ilgili tüzel kişi şirket tarafından Kurula yapılan başvuru hakkında 19/11/2018 tarihli ve 2018/131 sayılı Karar verilmiştir.
KVKK’nın 2. maddesinde belirtilen kanun hükümlerinin kişisel verileri işlenen gerçek kişiler hakkında uygulanacağı belirtilmiş olup “Tanımlar” başlığı altında belirtilen 3. maddenin (d) bendinde kişisel veri, kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişin her türlü bilgi şeklinde tanımlanmıştır. Bu doğrultuda tüzel kişilere ait veriler KVKK kapsamında bulunmayıp sadece gerçek kişilere ait veriler bu kapsamında değerlendirilmektedir.
KVKK’nın 11. maddesinde belirtilen hükümlere göre ise herkesin kendisiyle ilgili kişisel verilerin işlenip işlenmediğini öğrenme, işlenmesi durumunda ise bunu veri sorumlusundan talep etme hakkının olduğu belirtilmiştir.
Bu kapsamda Kurul tarafından;
karar verilmiştir.
Daha detaylı bilgi için ilgili Karar özetine buradan ulaşabilirsiniz.
Kurul’un vermiş olduğu 16/10/2018 tarihli ve 2018/118 sayılı Karar ise, ilgili kişi tarafından veri kayıt sisteminde mevcut kişisel verilerinin silinmesi amacıyla veri sorumlusuna yaptığı başvuru hakkında yeterli bir cevap alınamaması üzerine Kurula başvurulması ve Kurulun bu başvuruya ilişkin olarak aldığı kararın, veri sorumlusu tarafından süresi içerisinde yerine getirilmemesi ile ilgilidir.
Bu karar kapsamında kamu kuruluşu olarak değerlendirilen veri sorumlusuna tebliğ edilen Kurul Kararının gereğinin, “Şikâyet üzerine veya resen incelemenin usul ve esasları” başlıklı KVKK’nın 15. maddesinin (5) numaralı fıkrasında belirtilen 30 günlük yasal süre içerisinde yerine getirilmemesi ve şikayette bulunan ilgili kişiye gönderilen bilgilendirme yazısında Kurul Kararında belirtilen hususlara yer verilmemiş olması nedenleriyle;
karar verilmiştir.
Daha detaylı bilgi için ilgili Karar özetine buradan ulaşabilirsiniz.
İlgili kişinin görevi nedeniyle imzalamış olduğu belgenin, kimliği belirsiz kişi/kişilerce internet ortamında paylaşılması üzerine Kurula yapılan başvuru neticesinde verilen 13/09/2018 tarihli ve 2018/106 sayılı Karar ise aşağıdaki hususları içermektedir.
Başvuru kapsamında yapılan incelemede, kişinin görevi nedeniyle imzalamış olduğu bir evrakın hukuka aykırı bir şekilde elde edilip kimliği belirsiz kişi veya kişilerce internet ortamında paylaşıldığı ve aynı kullanıcı ismiyle şikayetçinin isim ve soy isminin baş harflerinin yazılarak kişi hakkında bir takım iftira içerikli metinlere yer verildiği tespit edilmiştir.
KVKK’nın “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (ı) bendinde veri sorumlusu “kişisel verilerin işleme amaçlarını ve vasıtalarını belirleyen, veri kayıt sisteminin kurulmasından ve yönetilmesinden sorumlu olan gerçek veya tüzel kişi” şeklinde ifade edilmiş olup, Karar kapsamında; kimliği belirsiz kişi veya kişilerin veri sorumlusu olarak tanımlanamayacağı ve KVKK’nın “Suçlar” başlıklı 17. maddesinin (1) numaralı fıkrası gereği, kişisel verilere ilişkin suçlar bakımından 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 135 ila 140. madde hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
Bu doğrultuda Kurul tarafından şikâyete konu olayın Türk Ceza Kanunu hükümleri uyarınca suç unsuru barındırması ve konuya ilişkin gerekli hukuki işlemlerin tesisi amacıyla konunun şikâyetçi tarafından yargıya intikal ettirilmiş olması nedenleriyle;
karar verilmiştir.
Daha detaylı bilgi için ilgili Karar özetine buradan ulaşabilirsiniz.
Online bir platform üzerinden iş başvurusu alan veri sorumlusu şirketler topluluğunun yürüttüğü kişisel veri işleme süreçlerinin Kurul tarafından re’sen incelenmesi yönünde yapılan başvuru neticesinde, Kurul tarafından 26/07/2018 tarihli ve 2018/90 sayılı Karar verilmiştir.
Kurul tarafından yapılan incelemede online platformda iş başvurusunda bulunurken üyelik kaydı yapılmasının zorunlu tutulduğu ve üyelik kaydı yapılması sırasında aynı kutucuğun işaretlenmesi yoluyla hem aydınlatma metninin okunduğu, hem de kişisel verilerin işlenmesi hususunda açık rıza verildiğine ilişkin onay alındığı tespit edilmiştir.
Söz konusu Karar kapsamında (i) Aydınlatma Yükümlülüğünün Yerine Getirilmesinde Uyulacak Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğin (“Tebliğ”) 5. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (f) bendinde kişisel veri işleme faaliyetinin açık rıza şartına dayalı olarak gerçekleştirilmesi halinde, aydınlatma yükümlülüğü ve açık rızanın alınması işlemlerinin ayrı ayrı yerine getirilmesi gerektiğinin hükme bağlanmış olması ve (ii) ilgili kişinin aydınlatma metni sayesinde kişisel veri işleme faaliyeti ile ilgili olarak bilgi edinmiş olmasıyla birlikte, söz konusu metinde yazılanlara açık rıza vermek zorunda olmaması nedenleriyle;
karar verilmiştir.
Daha detaylı bilgi için ilgili Karar özetine buradan ulaşabilirsiniz.
İşbu yazı hakkında ek bilgi gerektiğinde bizlerle irtibata geçmenizi rica ederiz.
NAZALI HUKUK |