İmdat TÜRKAY/Mükellef Hizmetleri Grup Başkanı
Özet: 7440 sayılı Yapılandırma Kanunu ile toplumun genelini ilgilendiren ve vergi dairelerine ödenmesi gereken vergi ve cezalar, her türlü idari ve adli para cezaları, MTV, öğrenim kredisi ve katkı kredisi borçları ve ecrimisiller ile diğer borçlara sağlanan ödeme kolaylığının yanında gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin işletme kayıtlarını düzeltmesi, devam eden vergi incelemeleri ve takdir işlemleri, geçmiş dönemlere ilişkin beyan edilmemiş veya eksik beyan edilmiş vergiler için pişmanlıkla ya da izaha davet kapsamında veya kendiliğinden beyan edilmesi ile belki de en önemlisi 2018-2022 yılları için gelir ve kurumlar vergisi matrah artırımında, gelir/kurumlar stopaj vergisi ve katma değer vergisi için de vergi artırımında bulunabilme imkanı getirmektedir. Hiç vergi mükellefiyeti olmayanlar ile mevcut mükellefler matrah ve vergi artırımında bulunmak suretiyle, geçmişe dönük olarak artırımda bulundukları yıllara ve vergi türlerine ilişkin olarak herhangi bir vergi incelemesine ve cezalı tarhiyata muhatap olmayacaklar ve geçmişin risklerinden kurtulmuş olacaklardır.
Anahtar kelimeler: 7440 sayılı Yapılandırma Kanunu, matrah/vergi artırımı, vergi incelemesinden ve vergi tarhiyatından kurtulma, başvuru ve ödeme.
1. Giriş
Önceki yapılandırma kanunlarında olduğu gibi 7440 sayılı Yapılandırma Kanunu da vergi idaresinin tahsil güçlüğü çektiği kesinleşmiş vergi ve cezaların bir an önce peşin veya taksitler halinde Hazineye intikalini sağlamak suretiyle vatandaşların Kamuya olan borç yükünü azaltmayı amaçlamaktadır. Vergi mükellefleri ise birikmiş vergi/ceza borcundan kurtulmanın yanında vergi ihtilaflarının sulh yoluyla sonlandırılması, vergi incelemelerinde tespit edilen vergilerin dava yoluna gidilmeksizin ödenmesi, stokların, kasa ve ortaklardan alacaklara ilişkin işletme kayıtlarının düzeltilerek gerçek duruma uygun hale getirilmesi ile 2018-2022 yıllarına ilişkin matrah ve vergi artırımı koşuluyla geçmiş yıllara ilişkin vergi incelemesinden kurtulma imkanına kavuşmaktadırlar.
Bilindiği üzere, 7440 sayılı Yapılandırma Kanunu 12/3/2023 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş ve Kanunun getirdiği avantajlardan yararlanmak isteyenler açısından başvurular başlamış ve 31 Mayıs 2023 tarihinde sona erecektir. Ancak, Cumhurbaşkanının başvuru ve ilk taksit ödeme süresini bir ay uzatma yetkisi bulunmaktadır. Yapılandırma için daha uzun bir başvuru süresi olmasına rağmen, kamuoyuna yansıyan bilgilerden, başvuru sayına ve yapılandırılan borç tutarına baktığımızda ciddi bir ilgi olduğu anlaşılmaktadır.
Yapılandırma Kanunu ile getirilen imkan ve kolaylıklara ana hatlarıyla baktığımızda; kesinleşmiş vergi ve cezalar ile diğer borçların yapılandırılması ve ödeme kolaylıkları, 2018-2022 yılları arasındaki dönemlere ilişkin olarak matrah ve vergi artırımında bulunan mükelleflere sağlanan avantajlar, işletme kayıtlarının gerçek duruma uygun hale getirilmesi, yargı safhasında bulunan ihtilaflı alacakların yeniden yapılandırılması ve sulh yoluyla çözüme kavuşturulması, geçmiş dönemlere ilişkin olarak süresinde beyan edilmemiş veya eksik beyan edilmiş gelir ve kazançların zam ve faizsiz pişmanlıkla ya da izaha davet kapsamında veya kendiliğinden beyan edilmesi gibi imkânlar bulunmaktadır.
Yapılandırma Kanunu ile vergi mükelleflerine sağlanan imkan ve kolaylıkları kapsamlı olarak anlatan 1 Seri No.lu Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair 7440 Sayılı Kanun Genel Tebliği 25/03/2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.
Kuşkusuz 7440 sayılı Yapılandırma kanunu ile getirilen imkanların her biri kendi içinde mükellefleri rahatlatan düzenlemeler olmakla birlikte içlerinde vergi dünyasında en çok tartışılan ve gündemde olan husus, mükelleflere vergi incelemesinden ve vergi tarhiyatından kurtulma imkanı sağlayan geçmişe yönelik olarak matrah ve vergi artırımında bulunmak olmuştur.
Mükellefler 2018, 2019, 2020, 2021 ve 2022 takvim yıllarına ilişkin olarak gelir ve kurumlar vergisi matrah artırımı, gelir ve kurumlar stopaj vergisi artırımı, katma değer vergisi artırımı yapmak suretiyle gerçekten de geçmişin risklerinden büyük oranda kurtulmuş olmaktadır. Ancak, çalışmanın ilerleyen bölümlerinde de belirtileceği üzere matrah ve vergi artırımı vergi incelemesinden kurtulmak için her zaman mutlak bir koruma sağlamamaktadır.
Matrah ve vergi artırımı konusu, bugüne kadar yürürlüğe giren tüm yapılandırma kanunlarında mükellefler tarafından en çok yararlanılan imkanlardan birisi olmuştur. Nedeni ise bu imkandan yararlanan mükellefler vergi incelemesinden kurtulmaktadır. 7440 sayılı Yapılandırma Kanununda da belirtildiği üzere, mükelleflerin 2018 ila 2022 yıllarında beyan ettikleri; gelir vergisi, kurumlar vergisi, gelir/kurum stopaj vergisi, katma değer vergisi matrahlarını/vergilerini, Kanunda öngörülen oranlarda artırmaları ve Kanunda öngörülen süre ve şekilde ödemeleri durumunda, bu vergi türleri nedeniyle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır.
Gelir/kurumlar vergisi mükellefleri, gelir/kurumlar stopaj vergisi mükellefleri, katma değer vergisi mükellefleri matrah ve vergi artırımında bulunabilmektedir. Beyanname vermekle birlikte; zarar, indirim ve istisnalar nedeniyle matrah ve vergi beyan etmeyen ya da ilgili yıllarda faaliyette bulunmuş veya gelir elde etmiş olup da bu faaliyetlerini ve gelirlerini vergi dairesinin bilgisi dışında bırakanlar da dahil olmak üzere hiç beyanname vermemiş olan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri de matrah ve vergi artırımı yapabileceklerdir. Adi ortaklıklar ve kollektif şirketlerde ortaklar, komandit şirketlerde komandite ortaklar ile adi komandit şirketlerde komanditer ortaklar da anılan yıllar için matrah ve vergi artırımından yararlanabileceklerdir.
Kurumlar vergisi mükellefleri, 2018-2019-2020-2021-2022 yıllarında vermiş oldukları beyannamelerinde kurum kazancından indirilen ve Gelir Vergisi Kanununun geçici 61 inci maddesine göre tevkifata tabi tutulmuş olan kazanç ve iratlarının bulunması hâlinde, bu tevkifat tutarlarını da artırabileceklerdir. Kurumlar vergisinden muaf bulunan ve bu nedenle kurumlar vergisi beyannamesi ile muhtasar ve prim hizmet beyannamesini vermemiş olan kooperatifler de matrah ve vergi artırımı hükümlerinden yararlanabileceklerdir.
Matrah artırımı talebinde bulunulan yıllarla ilgili olarak gelir vergisi mükelleflerinin ölümü veya gaipliği hâlinde, bu mükelleflerin varisleri, muris adına matrah artırımında bulunabilirler. Bu takdirde, tüm mirasçıların birlikte matrah artırımında bulunması gerekmektedir. Ancak şahsi ticari işletmenin faaliyetinin mirasçılar tarafından sürdürülmesi hâlinde, bu faaliyeti devam ettiren mirasçı veya mirasçıların matrah artırımında bulunması yeterli olacaktır.
Matrah ve vergi artırımında veya beyanında bulunacak mükelleflerin, matrah ve vergi artırımında bulundukları yıllarda işe başlama ve işi bırakma gibi nedenlerle, kıst dönemde faaliyette bulunmuş olmaları hâlinde, ilgili yıllar için belirlenen ve asgari matrahlar, faaliyette bulunulan ay sayısı dikkate alınarak hesaplanacaktır. Bu hesaplamada ay kesirleri tam ay olarak dikkate alınacaktır.
Kurumlar vergisi mükelleflerinin tasfiyeye girmeleri hâlinde kıst dönem hesaplaması yapılmayacaktır. Ancak, tasfiyeleri sonuçlanarak ticaret sicilinden silinen kurumlar vergisi mükelleflerinin nihai tasfiye dönemi ile kurumların devir veya tam bölünme hallerinde kıst dönem hesaplaması yapılacaktır. Yıllara sari inşaat ve onarım işi bulunan mükellefler, her bir inşaat itibarıyla işin bittiği yıl esas alınmak suretiyle matrah ve vergi artırımında bulunabileceklerdir. Özel hesap dönemi tayin edilen gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri, ilgili özel hesap dönemlerinin kapandığı yıl itibarıyla matrah ve vergi artırımı hükümlerinden yararlanabileceklerdir.
7440 sayılı Kanun kapsamındaki matrah ve vergi artırımına ilişkin genel esaslar şöyledir;
3. Gelir ve Kurumlar Vergisi Mükelleflerinde Matrah Artırımı
Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri; 2018, 2019, 2020, 2021 ve 2022 takvim yıllarına ilişkin yıllık beyannamelerinde beyan ettikleri matrahlarını, ilgili yıllar için belirlenen matrah artırım oranlarından az olmamak üzere artıracaklardır. Ayrıca, anılan yıllara ilişkin olarak belirlenen oranlarda artırılan matrahların tutarı, ilgili yıllara ilişkin belirlenmiş asgari matrah tutarlarından da az olamayacaktır. Ancak, mükelleflerin 2022 takvim yılına yönelik matrah artırımında bulunabilmesi için bu yıla ilişkin gelir/ kurumlar vergisi beyannamesinin verilmiş olması gerekmektedir.
2022 yılına ilişkin matrah artırımında bulunulmak istenmesi halinde 7440 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinde belirtilen kıyaslamanın yapılması ve kıyaslama sonucunda anılan madde hükmü nedeniyle, 2022 yılına ilişkin beyannamelerde düzeltme yapılarak beyan edilen matrahın artırılması gerektiği hallerde, matrah artırımı hükümlerinden yararlanılabilmesi için öncelikle 2022 yılına ilişkin gelir veya kurumlar vergisine yönelik düzeltme beyannamesi verilmesi gerekmektedir.
Düzeltme beyanının yıllık gelir/kurumlar vergisi beyanname verme süresi içinde yapılmış olması halinde tahakkuk eden vergi, yıllık gelir/kurumlar vergisi ödeme süreleri içinde, bu süre geçtikten sonra yapılmış olması halinde ise bu beyanname üzerine ödenmesi gereken verginin tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde (gelir vergisinin ilk taksiti bir ay içinde ikinci taksiti kanuni süresinde) ödenmesi gerekmektedir. Düzeltme beyannamesi, kanun hükmünden yararlanılabilmesi için getirilen yasal zorunluluk olduğundan, bu beyanların kanuni süre geçtikten sonra 31/5/2023 tarihine kadar yapılması durumunda vergi cezası kesilmeyecek ve gecikme faizi hesaplanmayacaktır.
Artırımında bulunulan yıllara ait olup indirim konusu yapılamamış 2018 ila 2021 yıllarına ait geçmiş yıl zararlarının yarısı ile 2022 yılına ait zararının tamamı, 2023 ve müteakip yıl karlarından mahsup edilemeyecektir. Söz konusu zararların ilgili yılların mali bilançolarına göre doğmuş olması veya indirim ve istisna uygulamalarından kaynaklanmış olması durumu değiştirmemektedir.
Mükelleflerin matrah ve vergi artırımında bulundukları yıllara ilişkin olarak daha önce tevkif yoluyla ödemiş oldukları vergilerden kaynaklanan iade alacakları, matrah ve vergi artırımı nedeniyle ödenecek vergilerden mahsup edilebilecektir. 2022 yılına yönelik matrah artırımında bulunan gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince, bu yıla ilişkin yıllık beyannamelerinde hesaplanan vergilerinden mahsup edilemeyen geçici vergiler iade edilmeyecektir.
Artırılan veya beyan edilen matrahlar üzerinden %20 oranında vergi ödenecektir. Ancak; matrah artırımında bulunulan yıla ait yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerini kanuni süresinde vermiş ve bu vergi türlerinden tahakkuk eden vergiler ile ilgili beyannameler üzerinden tahakkuk eden damga vergisini süresinde ödemiş ve de bu vergi türleri için Kanunun kesinleşmiş alacaklar ile kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan alacaklara ilişkin hükümlerinden yararlanmamış olan uyumlu mükellefler için bu oran %15 olarak uygulanacaktır. İstisna, indirim ve mahsuplar nedeniyle bu beyannameler üzerinden ödenmesi gereken verginin bulunmaması indirimli oranının (%15) uygulanmasına engel olmayacaktır. Artırımda bulunulan yıllar için yıllık gelir ve kurumlar vergisi yönünden kesinlikle vergi incelemesi ve tarhiyatı yapılmayacaktır.
Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri daha önceki beyanlarını belli oranlarda arttırırlarsa o takdirde geçmişe dönük olarak herhangi bir vergi incelemesine muhatap olmayacaklardır. Mükellefler zarar beyan ettiyse veya hiç matrah beyan etmemişse, bu durumda da kanunda öngörülen asgarî tutarlar üzerinden matrah artırımında bulunabilecektir. Mükelleflerin 2022 takvim yılına yönelik matrah artırımında bulunabilmesi için öncelikle bu yıla ilişkin gelir vergisi veya kurumlar vergisi beyannamesini vermiş olmaları gerekmektedir.
TBMM’ne verilen Kanun teklifinin ilk halinde yer almayan ve genel kurulda verilen bir önerge ile daha sonra eklenen düzenleme ile 2022 yılı da matrah ve vergi artımı kapsamına alınmış ancak uygulamadan yararlanmanın şartları biraz zorlaştırılmıştır. 2022 yılı stopaj ve KDV beyanları/tahakkukları oluştuğundan bu vergilerin matrah artırımına dahil edilmesi normal karşılanmakla beraber, 2022 yılı kurumlar vergisi beyanları verilmeden yani sonuçları ortaya çıkmayan bir dönemle ilgili matrah artırımı yapılması vergi tekniği açısından uygun olmadığını ileri süren görüşler de bulunmaktadır.
Verdikleri yıllık gelir vergisi beyannamelerinde vergiye tabi gelir yani matrah beyan eden gelir vergisi mükelleflerinin bu yıllara ilişkin vergi matrahlarının; 2018 yılı için %35, 2019 yılı için %30, 2020 yılı için %25, 2021 yılı için %20, 2022 yılı için %25 oranlarından az olmamak üzere artırılması gerekmektedir. Ancak artırılan matrah tutarları, ilgili yıllar için gelir türleri itibarıyla belirlenmiş olan asgari matrah artırım tutarlarından az olamayacaktır. Ayrıca 2018, 2019, 2020, 2021 ve 2022 takvim yıllarına ilişkin olarak;
ilgili yıllar için belirlenmiş olan asgari matrah artırım tutarlarını esas alarak matrah artırımından yararlanabileceklerdir. Görüldüğü üzere, matrah artırımında bulunmak için gelir vergisi mükellefi olmak şart değildir. 2018-2022 dönemlerinde yedi gelir unsuruna ilişkin olarak gelir elde edip de beyan etmeyen yani mükellefiyet aştırmayan kişilerde matrah artırımında bulunabileceklerdir.
Mükelleflerce ilgili yıllarda düzeltme beyannamesi verilmiş ve düzeltme işlemlerinin Kanunun yayımlandığı tarihe kadar sonuçlandırılmış olması hali de dahil olmak üzere, ikmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyatlar üzerine Kanunun yayımlandığı tarihten önce yapılıp kesinleşen tarhiyatlar, matrah artırımına esas ilgili dönem beyanı ile birlikte dikkate alınacaktır.
Verdikleri yıllık gelir vergisi beyannamesinde birden fazla gelir unsuru bulunan mükellefler, matrah artırımlarını yıllık beyannamelerinde yer alan toplam matrah üzerinden yapacaklar, gelir unsurlarının bir kısmı itibarıyla artırımda bulunmayacaklardır.
Örneğin 2018-2022 yıllarında ücret, kira, menkul sermaye iradı, değer artış kazancı açısından beyan edilmesi gereken geliri olmasına rağmen yıllık beyanname vermeyen veya eksik beyan eden mükellefler beş yıllık dönem için matrah artırımında bulunmaları durumunda geriye doğru beş yıllık dönem için haklarında vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır. Ancak, burada önemli olan 2018-2022 dönemi için bir veya birkaç yıllık matrah artırımında bulunmak vergi incelemesinden kurtulmak için mutlak bir koruma sağlamayacaktır. Şöyle ki, 2018-2022 döneminde beyana tabi kira geliri elde eden ve beyan etmeyen bir mükellefin, sadece 2020-2021 yılları kira geliri için matrah artırımında bulunması durumunda, mükellefin incelemeden muaf tutulacağı yıllar sadece 2020-2021 yılları olacaktır, diğer yıllar için vergi incelemesine ve vergi tarhiyatına muhatap olabilecektir.
Ayrıca, sadece kira geliri olması durumu ile kira gelirinin yanında ücret, menkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlarında olması durumunda aşağıdaki tabloda da belirtildiği üzere uygun sütunlardaki açıklamalara göre matrah artırımında bulunulması gerekmektedir.
2022 takvim yılı için beyan edilen matrahın, 7440 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca yapılacak olan kıyaslama sonucunda tespiti aşağıdaki tabloda yer alan açıklamalar çerçevesinde yapılacaktır.
2022 yılı için matrah artırımında bulunacak gelir vergisi mükelleflerinin matrahının tespitinde gerekli olan şartlar ve kıyaslamalar şöyle yapılacaktır.
kıyaslanacak ve tutarı en yüksek olanı gelir vergisi matrahı olarak dikkate alınacaktır. Öte yandan, 2022 yılına ilişkin olarak, matrah artırımına ilişkin kıyaslama hükümleri dikkate alınmadan önceki 2022 takvim yılında beyana konu edilecek gelir vergisi matrahları kıyaslama sonucu ortaya çıkan tutardan fazla ise, bu fazla olan tutar ilgili dönem beyannamesinde vergiye esas matrah olarak dikkate alınacaktır. 2018, 2019, 2020, 2021 ve 2022 takvim yıllarına ilişkin olarak gelir vergisi mükelleflerinin yapacakları matrah artırımları aşağıdaki tabloda özetlenmiştir.
GELİR VERGİSİNDE MATRAH ARTIRIMI |
||||||||
Yıl |
Matrah Artırım Oranları |
Asgari Matrah Artırım Tutarı (TL) |
Vergi Oranı (%) |
|||||
Bilanço Esasına Göre Defter Tutan Mükellefler ile Serbest Meslek Erbabı |
İşletme Hesabına Göre Defter Tutan Mükellefler |
Sadece Basit Usulde Tespit Edilen Mükellefleri |
Sadece Gayrimenkul Sermaye İradı Mükellefleri |
Diğer Gelir Unsurları Nedeniyle Beyanname Veren Mükellefler |
Uygulanacak Vergi Oranı |
Uyumlu Mükellefler İçin Uygulanacak Vergi Oranı |
||
2018 |
35 |
94.000 |
63.800 |
9.400 |
37.600 |
63.800 |
20 |
15 |
2019 |
30 |
99.600 |
66.400 |
9.960 |
39.840 |
66.400 |
||
2020 |
25 |
105.800 |
70.500 |
10.580 |
42.320 |
70.500 |
||
2021 |
20 |
112.400 |
75.000 |
- |
44.960 |
75.000 |
||
2022 |
25 |
200.000 |
105.000 |
- |
80.000 |
105.000 |
Gelir vergisi matrah artırımında yukarıdaki tabloda da belirtildiği üzere dikkat edilecek hususlar şöyledir;
durumunda kıyaslama yapılamayacağından, 2022 yılı gelir vergisi matrah artırımına ilişkin tutarların belirlenmesinde 2022 yılı için belirlenen asgari matrah tutarından az olmamak üzere bu yıla ilişkin beyan edilen matrah tutarının %25’i dikkate alınacaktır.
Matrah artırımında dikkat edilmesi gereken bir husus da sürekli olarak gelir vergisi mükellefiyeti olmayan ve sadece beyanname vermeleri gereken bir gelirleri olduğunda yıllık beyanname vermeleri gereken kira, ücret, menkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlardan oluşan kişilerin 2018-2022 yılları arasında beyanı gereken kazanç ve iratları olmasına rağmen şayet yıllık beyanname vermedilerse, mutlaka matrah artırımında bulunmak suretiyle geçmişin risklerinden kurtulmaları yani bir vergi incelemesine muhatap olmadan cezalı vergi tarhiyatından kurtulmaları mümkün bulunmaktadır.
Gelir vergisi mükelleflerinin matrah artırımına ilişkin olarak 1 seri no.lu Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair 7440 Sayılı Kanun Genel Tebliğinde yer alan örneklere bakılmasında fayda vardır. Ayrıca konu hakkında Gelir İdaresinin internet sayfasındaki (www.gib.gov.tr) 7440 mikro sitede bulunan Matrah ve Vergi Artırımı Rehberinden de yararlanılmasında fayda vardır.
(https://www.gib.gov.tr/sites/default/files/fileadmin/beyannamerehberi/7440/7440_Matrah_Rehberi.pdf)
5520 sayılı KVK’na göre verdikleri kurumlar vergisi beyannamelerinde vergiye tabi kurum kazancı (matrah) beyan eden kurumlar vergisi mükelleflerinin bu yıllara ilişkin vergi matrahlarının; 2018 yılı için %35, 2019 yılı için %30, 2020 yılı için %25, 2021 yılı için %20, 2022 yılı için %25 oranlarından az olmamak üzere artırılması gerekmektedir. Ancak artırılan matrah tutarları, ilgili yıllar için belirlenmiş olan asgari matrah artırım tutarlarından az olmayacaktır.
Kurumlar Vergisi Kanunu kapsamında; devir işleminde, devir suretiyle infisah eden ve ticaret sicilinden silinerek mükellefiyet kayıtları kapatılan kurumlar adına devralan kurumlar tarafından matrah artırımında bulunmak mümkün bulunmaktadır. Tam bölünme işlemlerinde ise, bölünen kurum adına bölünen kurumun varlıklarını devralan kurumlar birlikte matrah artırımında bulunabilecektir.
Tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan bir şirket adına, matrah artırımında bulunmak üzere bildirim veya beyanda bulunulması mümkün değildir. Ancak, söz konusu kurumların kanuni temsilcilerinin veya tasfiye memurlarının anılan Kanun kapsamında kendileri tarafından bildirim veya beyanlar ile artırımdan yararlanmaları mümkün bulunmaktadır. Bu çerçevede, tasfiye öncesi dönemler için, kanuni temsilciler hep birlikte; tasfiye dönemleri için, tasfiye memuru veya birden fazla tasfiye memuru varsa tüm tasfiye memurları birlikte matrah artırımında bulunabilecektir.
2018, 2019, 2020, 2021 ve 2022 takvim yıllarına ilişkin olarak kurumlar vergisi mükelleflerinin yapacakları matrah artırımları aşağıdaki tabloda belirtilmiştir.
KURUMLAR VERGİSİ MATRAH ARTIRIMI |
||||
Yıl |
Matrah Artırım Oranı (%) |
Asgari Matrah Tutarı (TL) |
Vergi Oranı (%) |
Uyumlu Mükellefler İçin Uygulanacak Vergi Oranı (%) |
2018 |
35 |
200.000 |
20 |
15 |
2019 |
30 |
215.000 |
||
2020 |
25 |
230.000 |
||
2021 |
20 |
260.000 |
||
2022 |
25 |
500.000 |
Basit bir anlatımla, örneğin bir kurumlar vergisi mükellefi 2020 yılında 3.000.000 TL kazanç beyan etmesi sonucunda Nisan 2021 tarihinde kurumlar vergisi beyannamesini verdiği varsaydığımızda; şayet yapılandırma kapsamında hesaplarında her hangi bir eksiklik olduğunu düşünerek matrah artırımında bulunmak istemesi halinde 2020 yılı için (3.000.000X%25=) 750.000 lira ilave beyanda bulunacak, bu tutar üzerinden %20 oranında hesaplanan (750.000X%20=) 150.000 TL vergi ödeyerek 2020 yılı için vergi incelenmesine tabi olma riskinden kurtulacaktır. Şayet mükellef Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121’inci maddesinde düzenlenen “vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi” uygulamasından yararlanan bir mükellef ise ilave matrah artırımı sonucunda beyan edilen tutar üzerinden %20 yerine %15 oranında vergi hesaplanacak ve bu durumda (750.000X%15=) 112.500 TL vergi ödeyecektir.
2022 takvim yılı için beyan edilen matrah, 7440 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca yapılacak olan kıyaslama sonucunda bulunacaktır.
2022 Yılı İçin Matrah Artırımında Bulunacak Kurumlar Vergisi Mükelleflerinin Matrahının Tespiti
Öncelikle, 2022 yılına ilişkin kurumlar vergisi mükelleflerinin matrah artırımında bulunabilmesi için kurumlar vergisi beyannamesinin verilmiş olması şarttır.
kıyaslanacak ve tutarı en yüksek olanı kurumlar vergisi matrahı olarak dikkate alınacaktır.
7440 sayılı Yapılandırma Kanunu kapsamında matrah artırımında bulunmak aynı zamanda 2022 yılı kurumlar vergisinin beyanname verme dönemine de denk gelmiş olduğundan, 2022 yılı için matrah artırımı yapılabilmesi için önce kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi tercih edilen bir yöntem olmaktadır. Matrah artırımı yapacak mükellefler, kurumlar vergisi beyannamesini verirken (2021 yılı matrahının artırılmış tutarını, 2022 yılı 3. geçici vergi matrahını artırılmış tutarını ve 2022 yılı defter kayıt ve belgelerine göre belirledikleri matrahı dikkate alarak) kıyaslama yapıp, 2022 yılı kurumlar vergisi beyanlarını vermişlerdir. Beyanın bu şekilde verilmesi durumunda sonradan düzeltme beyannamesi verilmesine gerek kalmayacaktır. Ancak, matrah artırımının 31 Mayıs 2023 tarihine kadar yapılma imkanı bulunduğundan, 5 Mayıs 2023 tarihine kadar kurumlar vergisi beyannamesini vermiş olan, ancak gerekli kıyaslamayı yapmamış olan mükellefler de kıyaslama yaparak varsa eklemeleri gereken bir tutar olması durumunda, düzeltme beyannamesi vererek kurumlar vergisi beyanlarını düzeltebilir ve ardından da matrah artırımında bulunabilirler.
Kanuni düzenlemede, 31/05/2023 tarihine kadar düzeltme beyannamesi verilirse ceza ve gecikme faizi hesaplanmayacağı belirtildiğinden; kurumlar vergisi beyanname verme süresi geçtikten sonra verilen düzeltme beyannameleri, 7440 sayılı Kanunun matrah artırımı hükümlerinden faydalanmak amacıyla verildiğinden, ek matrah üzerinden hesaplanacak kurumlar vergisi için vergi ziyaı cezası kesilmeyecek, tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde ödenmesi kaydıyla faizi de hesaplanmayacaktır.
Öte yandan, 2022 yılına ilişkin olarak, matrah artırımına ilişkin kıyaslama hükümleri dikkate alınmadan önceki 2022 takvim yılında beyana konu edilecek kurumlar vergisi matrahları kıyaslama sonucu ortaya çıkan tutardan fazla ise, bu fazla olan tutar ilgili dönem beyannamesinde vergiye esas matrah olarak dikkate alınacaktır. Kurumlar vergisi yönünden 2022 yılı için matrah artırımında bulunmak mükellefleri ilgili yıl için vergi incelemesinden korumaktadır, ancak 2022 yılına ilişkin kurumlar vergisi matrah artırımında bulunulması, 7440 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin yirmi yedinci fıkrası uyarınca hesaplanacak ek vergiye ilişkin inceleme ve tarhiyat yapılmasına engel teşkil etmeyecektir.
2022 yılına ilişkin matrah artırımında bulunmak isteyen kurumlar vergisi mükelleflerinden;
için kıyaslama yapılmayacak, 2022 yılı kurumlar vergisi matrah artırımına ilişkin tutarların belirlenmesinde asgari tutarlardan az olmamak üzere 2022 yılına ilişkin beyan edilen matrah tutarının %25’i dikkate alınacaktır.
7440 sayılı Kanun kapsamında matrah artırımında bulunan kurumlar vergisi mükelleflerinin, aynı zamanda 193 sayılı GVK’nın geçici 61 inci maddesi kapsamında vergi tevkifatına tabi kazançlarının bulunması hâlinde, vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmamaları için, bu kazançlar hakkında da belirlenen esaslara göre vergi artırımı veya matrah beyanında bulunmaları gerekmektedir.
Bilindiği üzere, vergi tevkifatı yapmakla sorumlu olanlar, 193 sayılı GVK’nın 94 üncü maddesinin birinci fıkrası ile 5520 sayılı KVK’nun 15 inci maddesinin birinci fıkrasında sayılmış bulunmaktadır. Buna göre, 2018-2022 yılları ile ilgili olarak; ücret ödemeleri, serbest meslek erbabına yapılan ödemeler, kira ödemeleri, yıllara sari inşaat ve onarım işlerine ilişkin hak ediş ödemeleri, çiftçilere yapılan ödemeler, vergiden muaf esnafa yapılan ödemeler ile kar payı ödemeleri üzerinden gelir veya kurumlar vergisi tevkifatı yapmakla sorumlu olanlar vergi artırımında bulunulabilecektir. Yaptıkları ödemeler üzerinden stopaj yapmak durumunda olan mükellefler, 2018 ila 2022 yılları arasında söz konusu ödemeler üzerinden, beyan ettikleri stopajları da artırılabilecektir.
Gelir stopaj ve kurumlar stopaj vergisi yönünden artırımda bulunulması durumunda, ayrıca gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulunulmuş olması şartı aranmayacaktır. Ancak, kar payı ödemeleri kapsamında vergi artırımında bulunulması durumunda, kurumlar vergisi yönünden de matrah artırımında bulunulması şarttır. Gelir stopaj ve kurumlar stopaj vergisi artırımında bulunan mükelleflerin artırıma esas ücret tutarları ve artırılan matrahlar ile bu ücret ve matrahlar üzerinden ödenen gelir vergisi tutarları, gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmayacaktır.
Ücret ödemelerinin yıllık toplamı üzerinden, belirtilen oranlarda stopaj artırımı yapılacaktır. Ücretli olarak çalışanlardan vergi tevkifatı yapmaya mecbur olanların her bir vergilendirme dönemine ilişkin olarak verdikleri muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinde beyan edilen ücret ödemelerinin gayrisafi tutarlarının yıllık toplamı üzerinden belirtilen oranlarda gelir stopaj vergisini artırmaları halinde, ilgili dönemlere ilişkin ücret ödemeleri yönünden gelir stopaj vergisi incelemesi ve tarhiyatı yapılmayacaktır. İlgili yıllarda muhtasar beyanname vermemiş mükellefler, asgari işçi sayıları ve asgari ücret tutarlarına göre artırım yapabilecektir.
Diğer taraftan, serbest meslek ve kira ödemeleri üzerinden tevkifatta vergi artırımı, yıllara sari inşaat ve onarım işlerine ilişkin ödemeler üzerinden tevkifatta vergi artırımı, çiftçilere yapılan ödemeler üzerinden tevkifatta vergi artırımı ve vergiden muaf esnafa yapılan ödemeler üzerinden tevkifatta vergi artırımı belirlenen esaslara göre yapılacaktır. Gelir/kurumlar stopaj vergisi artırımına ilişkin özet tablo şöyledir.
GELİR/KURUMLAR STOPAJ VERGİSİ ARTIRIMI |
|||||||
Yıl |
Artırıma İlişkin Yılda Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi Verilmişse
|
Artırıma İlişkin Yılda Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi Verilmemişse (TL) |
|||||
Serbest Meslek Ödemeleri |
Kira Ödemeleri |
Kar Payı Ödemeleri |
|||||
Beyan Edilecek |
Ödenecek Vergi Tutarı (%15) |
Beyan Edilecek |
Ödenecek Vergi Tutarı (%15) |
Beyan Edilecek (Kurumlar Vergisi Yönünden Asgari Matrah Tutarları Üzerinden Artırım Yapıldığı Varsayımı Altında) |
Ödenecek Vergi Tutarı (%15) |
||
2018 |
6 |
47.000 |
7.050 |
37.600 |
5.640 |
160.000 |
24.000 |
2019 |
5 |
49.800 |
7.470 |
39.840 |
5.976 |
172.000 |
25.800 |
2020 |
4 |
52.900 |
7.935 |
42.320 |
6.348 |
184.000 |
27.600 |
2021 |
3 |
56.200 |
8.430 |
44.960 |
6.744 |
208.000 |
31.200 |
2022 |
2 |
100.000 |
15.000 |
80.000 |
12.000 |
400.000 |
60.000 |
Hiç Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi Verilmemiş veya Ödeme Türünün Beyannamede Bulunmaması Halinde Stopaj Artırımı (TL) |
||||
Yıl |
Beyan Edilecek |
Yıllara Sari İnşaat ve Onarım İşleri Hakediş Ödemelerinde |
Zirai Mahsuller ve Hizmetler İçin Yapılan Ödemelerde |
Esnaf Muaflığından Yararlananlara Mal ve Hizmet Alımları Karşılığında Yapılan Ödemelerde |
Ödenecek Vergi Tutarı (%3) |
Ödenecek Vergi Tutarı (%2) |
Ödenecek Vergi Tutarı (%5) |
||
2018 |
94.000 |
2.820 |
1.880 |
4.700 |
2019 |
99.600 |
2.988 |
1.992 |
4.980 |
2020 |
105.800 |
3.174 |
2.116 |
5.290 |
2021 |
112.400 |
3.372 |
2.248 |
5.620 |
2022 |
200.000 |
6.000 |
4.000 |
10.000 |
Beyanname verilmemiş olması veya beyanname verilmekle birlikte artırılması istenilen ödeme türünün beyannamede bulunmaması hâlinde;
esas alınarak artırımda bulunulacaktır.
Bilindiği üzere, daha önceki yapılandırma kanunlarında kar payı ödemelerinde vergi artırımı imkanı yoktu. 7440 sayılı Kanunla bu imkan mükelleflere sağlanmıştır. 193 sayılı GVK’nın 94/6 numaralı bendi ile 5520 sayılı KVK’nun 15 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 30 uncu maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca yaptıkları kar payı ödemeleri üzerinden vergi tevkifatı yapmaya mecbur olanların, her bir vergilendirme dönemine ilişkin olarak verdikleri muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinde beyan edilen kar payı ödemelerinin gayrisafi tutarlarının yıllık toplamı üzerinden belirtilen oranlardan az olmamak üzere hesaplanacak vergiyi ödemeleri halinde, ilgili dönemlere ilişkin kar payı ödemeleri yönünden gelir stopaj/kurum stopaj vergisi incelemesi ve tarhiyatı yapılmayacaktır.
Şayet ilgili yıllarda hiç muhtasar ve prim hizmet beyannamesi verilmemiş olması ya da beyanname verilmekle birlikte artırılması istenen ödeme türünün (kar payı) beyannamede bulunmaması halinde de kurumlar vergisi mükelleflerince 7440 sayılı Kanun kapsamında ilgili yıllar için artırılan kurumlar vergisi matrahlarının %80’inden az olmamak üzere belirlenen gelir stopaj veya kurum stopaj vergisi matrahı üzerinden artırım imkânı getirilmiştir. Dolayısıyla, bu kapsamda matrah artırımında bulunulması durumunda, kurumlar vergisi yönünden de matrah artırımında bulunulması şarttır (www.gib.gov.tr/Rehber ve Broşürler, Matrah ve Vergi Artırımı Rehberi, Nisan/2023, Yayın No: 472).
Öte yandan, Yapılandırmaya ilişkin Kanun Teklifinin matrah ve vergi artırımına ilişkin 5 inci maddesinin madde gerekçesinde yer alan açıklamada; “…Aynı fıkrada ayrıca, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları uyarınca kâr dağıtımına veya ana merkeze aktarılan tutara bağlı ödemeler üzerinden yapılması gereken vergi tevkifatı hükümlerine istinaden, bu fıkra kapsamında matrahlarım artıranların, kurumlar vergisi yönünden de matrah artırımında bulunmaları gerektiği hususu düzenlenmektedir.” ifadesi yer almaktadır.
Ancak, 7440 sayılı Kanunun matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümlerinin yer aldığı 5. maddesinde ve konu hakkında yayımlanan 1 Seri No.lu Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair 7440 Sayılı Kanun Genel Tebliğinde bu konuda bir açıklama bulunmamaktadır. Bilindiği üzere, normal dağıtılan kar paylarından tevkifat GVK’nın 94/6 numaralı bendi ile 5520 sayılı KVK’nun 15 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 30 uncu maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca yapılmaktadır. Oysa, 5520 sayılı KVK’nun 30/6. maddeye göre; yıllık veya özel beyanname veren dar mükellef kurumların, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancından, hesaplanan kurumlar vergisi düşüldükten sonra kalan kısımdan ana merkeze aktardıkları tutar üzerinden, kurum bünyesinde kurumlar vergisi kesintisi yapılmaktadır. Bu durumda, ana merkeze aktarılan tutardan 5520 sayılı KVK’nun 30/6. maddeye göre vergi kesintisi yapıldığından vergi artırımında bulunulmasına engel bir durum olmadığı düşünülebilir. Yine de bu hususta tereddüt edilmesi halinde Gelir İdaresinden görüş alınmasında fayda vardır. Bu konuda hızlı geri bildirim alınması için Vergi İletişim Merkezi (189) aranabilir.
Öte yandan, 1 Seri No.lu Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair 7440 Sayılı Kanun Genel Tebliğinde de açıklandığı üzere, 7326 sayılı Kanunlar kapsamında matrah ve vergi artırımında bulunulmuş olması, 7440 sayılı Kanun kapsamında matrah ve vergi artırımda bulunulmasına engel değildir. Bu nedenle, her kanuni düzenlemenin kendi içinde değerlendirilmesi ve yeni düzenleme ile önceki düzenlemeler arasında bir bağ kurulmaması gerekmektedir. Bu durumda 2018, 2019 ve 2020 takvim yıllarında hem 7326 hem de 7440 sayılı Kanunlar kapsamında matrah artırımı yapılmış olabilecek ve daha önce yapılan matrah artırım tutarlarının mahsubu da söz konusu olmayacaktır.
2018-2019-2020-2021-2022 yıllarına ilişkin katma değer vergisi artırımında bulunan mükellefler için, artırımda bulundukları yıllara ait vergilendirme dönemleriyle ilgili olarak KDV yönünden inceleme ve tarhiyat yapılmayacaktır. Ancak, mükelleflerin KDV artırımında bulunmuş olmaları, artırımda bulunulan dönemler için “Sonraki Dönemlere Devreden KDV”, iade hakkı doğuran işlemler ya da ihraç kaydıyla teslimlerden doğan iade ve terkin talepleri, Katma Değer Vergisi Kanunun 9 uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamındaki işlemler veya müteselsil sorumluluk kapsamındaki işlemlere ilişkin olarak vergi incelemelerinin yapılmasına engel olmayacaktır.
Katma değer vergisi mükelleflerinin, ilgili yıllarda her bir vergilendirme dönemine ilişkin olarak verdikleri beyannamelerde “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” satırlarında yer alan tutarlarının yıllık toplamı üzerinden aşağıdaki tabloda belirtilen artırım oranlarından az olmamak üzere hesaplanan KDV’yi artırmaları gerekmektedir.
Katma Değer Vergisi Artırım Oranları |
|
Yıl |
Vergi Artırım Oranları |
2018 |
%3,0 |
2019 |
%3,0 |
2020 |
%2,5 |
2021 |
%2,0 |
2022 |
%2,0 |
Katma değer vergisi mükelleflerinin, artırıma esas alınan ilgili yılın vergilendirme dönemlerinin tamamı için artırımda bulunmaları zorunludur. Ancak, mükelleflerin yıl bazında seçimlik hakları bulunmaktadır. Örneğin mükellefin 2018 ve 2019 yılları için KDV vergi artırımında bulunması durumunda, 2020 ve 2021 yıllarında vergi artırımında bulunmayabilecektir. 2018-2022 yılları için KDV vergi artırımında bulunma konusunda yıl bazında tercih hakkı mükellefe aittir. Ancak, bir takvim yılı için vergi artırımında bulunma konusunda karar verilmesi halinde o yıla ilişkin tüm dönemler için artırımda bulunulması şarttır.
Konu hakkında yayımlanan 1 seri no.lu Genel Tebliğde yapılan açıklamaya göre; KDV Kanununun (11/1-c) ve geçici 17 nci maddeleri uyarınca tecil-terkin uygulaması kapsamında teslimleri bulunan mükelleflerde, tecil edilen vergiler, ilgili dönem beyannamesinde yer alan “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” satırındaki tutardan düşülecek ve yıllık toplama dahil edilmeyecektir. Bu şekilde hesaplama yapılabilmesi için, KDV Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında teslim edilen malların süresi içinde ihracının gerçekleştirilmiş olması gerekmekte olup geçici 17 nci maddesi kapsamında teslimleri bulunanlarda ise bu şart aranmayacaktır.
Kısmi vergi tevkifatında, işlem bedeli üzerinden hesaplanan verginin, Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenen kısmı sorumlu sıfatıyla alıcı tarafından, kalan kısmı ise satıcı tarafından beyan edilmektedir. Bu tür işlemleri bulunan satıcıların yapacakları KDV artırımları ile ilgili “Yıllık Hesaplanan KDV" tutarının belirlenmesinde, alıcı tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilen KDV dikkate alınmadan, kendileri tarafından beyan edilen kısım hesaplamaya dahil edilecektir. Ayrıca, 2 No.lu KDV Beyannameleri için katma değer vergisi artırım imkânından yararlanılması mümkün değildir. KDV’de vergi artırımı yapılmasının esasları, ilgili yıllardaki KDV beyannamelerinin verilme/verilmeme durumuna göre belirlenmektedir.
5.1. KDV Beyannamelerinin Tamamını Vermemiş Ancak En Az Üç Beyanname Vermiş Mükelleflerde Vergi Artırımı
Matrah artırımının yapıldığı ilgili dönemlere ilişkin verilmiş olan KDV beyannamelerinin “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” satırlarında yer alan tutarlar toplanacak ve beyanname verilen dönem sayısına bölünerek ortalaması bulunacaktır. Bu ortalama tutar 12 ile çarpılarak 1 yıla iblağ edilerek bulunacak toplam tutara ilgili yıl için belirlenen katma değer vergisi artırım oranı uygulanarak artırım tutarı hesaplanacaktır. Ayrıca, bu mükelleflerin, katma değer vergisi artırım imkânından yararlanmaları için ilgili yıla ilişkin olarak gelir/kurumlar vergisi bakımından matrah artırımında bulunma zorunluluğu yoktur.
Hiç beyanname vermemiş veya en fazla iki dönemde beyanname vermiş olan mükellefler, KDV artırım hükümlerinden yararlanabilmek için ilgili yıla ilişkin olarak gelir veya kurumlar vergisi yönünden matrah artırımında bulunmaları zorunludur. Mükellefler, artırdıkları gelir veya kurumlar vergisi matrah tutarı üzerinden %18 oranında hesaplanacak KDV’yi, Kanunda öngörüldüğü süre ve şekilde ödemeleri hâlinde, KDV artırım hükümlerinden yararlanabileceklerdir. Bu durumda olan adi ortaklık, kollektif ve adi komandit ortaklıklarda ortakların tamamının gelir veya kurumlar vergisi yönünden matrah artırımında bulunmaları gerekmektedir. Ortaklık yapısının tamamen gerçek kişilerden oluşması durumunda, bilanço esasında gelir vergisi mükellefleri için belirlenen matrah artırımına ilişkin asgari tutar; adi ortaklığın ortaklık yapısında en az bir kurumlar vergisi mükellefi bulunması durumunda, kurumlar vergisi matrah artırımına ilişkin asgari tutar, ortaklık için KDV artırım tutarının tespitinde dikkate alınacaktır.
KDV beyannamelerinde, hesaplanan KDV bulunmayan veya hesaplanan KDV beyanları sadece tecil-terkin uygulaması kapsamındaki teslimlere ilişkin olan mükelleflerde vergi artırımında bulunmak mümkündür. Bu durumda, ilgili takvim yılı içindeki işlemlerinin tamamı; istisnalar kapsamındaki teslim ve hizmetlerden oluşan veya diğer nedenlerle hesaplanan KDV beyanı bulunmayan mükellefler ile tecil-terkin uygulaması kapsamındaki teslimlerden oluşan mükellefler ilgili yıl için gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulunmuş olmaları şartıyla KDV artırımından faydalanabileceklerdir.
Buna göre, ilgili yıl içinde en az üç dönemde KDV beyannamesi veren ve hiçbir dönemde hesaplanan vergisi çıkmayan veya sadece tecil-terkin uygulaması kapsamındaki teslimleri nedeniyle hesaplanan vergi beyanı bulunan mükelleflerin artırım taleplerinde, bu bölümüne göre işlem yapılacaktır. Bu mükelleflerin, KDV artırım talepleri nedeniyle ödeyecekleri vergi, gelir veya kurumlar vergisi bakımından artırılan matrahlara %18 oranı uygulanmak suretiyle hesaplanacaktır.
Öte yandan, KDV beyannamelerinin bazılarında hesaplanan KDV bulunan mükelleflerde vergi artırımında bulunabileceklerdir. Bu durumda, mükelleflerin KDV artırımından yararlanmak istedikleri yıl içindeki bazı dönemlerine ait beyannamelerinde, tecil-terkin uygulaması kapsamındaki işlemler dışındaki işlemleri dolayısıyla “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” yer alması durumunda, vergi artırımı nedeniyle ödemeleri gereken verginin tespiti için gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulundukları tutarın %18’i ile karşılaştırma yapılması gerekmektedir.
Buna göre, yıl içindeki beyannamelerinin tamamını vermekle birlikte, beyannamelerin bazılarında “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” bulunmayan mükelleflerin artırım talebinde bulunmaları hâlinde, hesaplanan vergi bulunan beyannamelerindeki hesaplanan vergiler toplanacak ve bu toplama, ilgili yıl için öngörülen artırım oranı uygulanarak artırım tutarı hesaplanacaktır. Ancak bu tutar, mükellefin gelir/kurumlar vergisi matrah artırımına %18 oranı uygulanmak suretiyle bulunan tutardan küçük olursa büyük olan tutar dikkate alınacaktır. Bu kapsama giren mükelleflerin, yıllık gelir veya kurumlar vergisi matrah artırımında bulunmaları zorunludur.
Katma Değer Vergisi artırımına ilişkin özet tablo şöyledir.
KATMA DEĞER VERGİSİ ARTIRIMI |
|||||||
Yıl |
1, 3 veya 4 No.lu KDV Beyannamelerinin Tamamını Vermiş Olan Mükellefler |
1, 3 veya 4 No.lu KDV Beyannamelerinin Bir Kısmını veya Tamamını Vermemiş Olan Mükellefler |
1 veya 4 No.lu KDV Beyannamelerinde |
||||
En Az Üç Döneme Ait KDV Beyannamesi Vermiş Olanlar |
Hiç Beyanname Vermemiş veya En Fazla İki Dönemde Beyanname Vermiş Olanlar (3 No.lu KDV mükellefleri hariç) |
||||||
Hesaplanan KDV’si Olanlar |
Hiçbir Dönemde Hesaplanan KDV’si Olmayan |
Hesaplanan KDV Olmayanlar |
Sadece Tecil-Terkin Uygulaması Kapsamındaki Teslimlere İlişkin Hesaplanan KDV Olanlar |
Beyannamelerinin Bazılarında Hesaplanan KDV Bulunanlar |
|||
2018 |
Yıllık Hesaplanan KDV’nin %3’ü |
1 Yıla İblağ Edilerek Yıllık Hesaplanan KDV’nin %3’ü |
Gelir/Kurumlar Vergisi Matrah Artırımında Bulunmak Şartıyla Artırdıkları Gelir/Kurumlar Vergisi Matrahın %18’i |
Gelir/Kurumlar Vergisi Matrah Artırımında Bulunmak Şartıyla Artırdıkları Gelir/Kurumlar Vergisi Matrahın %18’i ile Yıllık Hesaplanan KDV’nin %3’ü Kıyaslanır Tutarı Büyük Olan Dikkate Alınır |
|||
2019 |
Yıllık Hesaplanan KDV’nin %3’ü |
1 Yıla İblağ Edilerek Yıllık Hesaplanan KDV’nin %3’ü |
Gelir/Kurumlar Vergisi Matrah Artırımında Bulunmak Şartıyla Artırdıkları Gelir/Kurumlar Vergisi Matrahın %18’i |
Gelir/Kurumlar Vergisi Matrah Artırımında Bulunmak Şartıyla Artırdıkları Gelir/Kurumlar Vergisi Matrahın %18’i ile Yıllık Hesaplanan KDV’nin %3’ü Kıyaslanır Tutarı Büyük Olan Dikkate Alınır |
|||
2020 |
Yıllık Hesaplanan KDV’nin %2,5’i |
1 Yıla İblağ Edilerek Yıllık Hesaplanan KDV’nin %2,5’i |
Gelir/Kurumlar Vergisi Matrah Artırımında Bulunmak Şartıyla Artırdıkları Gelir/Kurumlar Vergisi Matrahın %18’i |
Gelir/Kurumlar Vergisi Matrah Artırımında Bulunmak Şartıyla Artırdıkları Gelir/Kurumlar Vergisi Matrahın %18’i ile Yıllık Hesaplanan KDV’nin %2,5’i Kıyaslanır, Tutarı Büyük Olan Dikkate Alınır |
|||
2021 |
Yıllık Hesaplanan KDV’nin %2’si |
1 Yıla İblağ Edilerek Yıllık Hesaplanan KDV’nin %2’si |
Gelir/Kurumlar Vergisi Matrah Artırımında Bulunmak Şartıyla Artırdıkları Gelir/Kurumlar Vergisi Matrahın %18’i |
Gelir/Kurumlar Vergisi Matrah Artırımında Bulunmak Şartıyla Artırdıkları Gelir/Kurumlar Vergisi Matrahın %18’i ile Yıllık Hesaplanan KDV’nin %2’si Kıyaslanır Tutarı Büyük Olan Dikkate Alınır |
|||
2022 |
Yıllık Hesaplanan KDV’nin %2’si |
1 Yıla İblağ Edilerek Yıllık Hesaplanan KDV’nin %2’si |
Gelir/Kurumlar Vergisi Matrah Artırımında Bulunmak Şartıyla Artırdıkları Gelir/Kurumlar Vergisi Matrahın %18’i |
Gelir/Kurumlar Vergisi Matrah Artırımında Bulunmak Şartıyla Artırdıkları Gelir/Kurumlar Vergisi Matrahın %18’i ile Yıllık Hesaplanan KDV’nin %2’si Kıyaslanır Tutarı Büyük Olan Dikkate Alınır |
|||
Matrah ve vergi artırımında bulunan mükellefler hakkında 12 Mart 2023 tarihinden önce başlanılmış olan vergi incelemeleri ve takdir işlemlerinin 21 Mart 2023 tarihine kadar sonuçlandırılması gerekmektedir. 12 Mart 2023 tarihinden önce başlanılmış vergi incelemeleri ve takdir işlemlerinin 21 Mart 2023 tarihine kadar tamamlanamaması hâlinde mükelleflerin, başvuru süresinin sonuna (31 Mayıs 2023) kadar matrah ve vergi artırımında bulunmuş olmaları şartıyla, 21 Mart 2023 tarihinden sonra vergi dairesi kayıtlarına intikal eden raporlar ve kararlar üzerine tarhiyat yapılamayacağından, vergi incelemesi ve takdir işlemlerine devam edilmeyecektir. Mükellefler sadece artırılan matrahlar üzerinden hesaplanan veya artırılan vergileri ödeyeceklerdir.
İnceleme ve takdir işlemlerinin sonuçlandırılmasından maksat, vergi inceleme raporları ile takdir komisyonu kararlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettirilmesidir. Bununla birlikte, söz konusu inceleme ve takdir işlemleri 21 Mart 2023 tarihine kadar sonuçlandırılırsa ve mükellef inceleme raporları ile takdir komisyonu kararlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettiği tarihten önce matrah artırımında bulunmuş ise; inceleme ve takdir sonucunda bulunan matrah farkı ile mükellefin artırımda bulunduğu matrah tutarı karşılaştırılacaktır. Bu durumda mükellefin artırdığı tutar:
Diğer taraftan, mükellefler 21 Mart 2023 tarihinden önce matrah ve vergi artırımında bulunmuş olmakla birlikte artırımlar, vergi inceleme raporları ve takdir komisyonu kararlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettiği tarihten sonra yapılmışsa, yukarıdaki mahsup imkânından yararlanamayacaklardır. Ancak, söz konusu inceleme raporları ile takdir komisyonu kararlarına istinaden yapılan tarhiyatlar için 7440 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi (İnceleme ve tarhiyat safhasında bulunan işlemler) hükümlerinden faydalanabileceklerdir.
7440 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 12 Mart 2023 tarihi itibarıyla;
matrah ve vergi artırımı hükümlerinden yararlanmaları mümkün değildir.
Bununla birlikte, 12 Mart 2023 tarihi itibarıyla haklarında, Vergi Usul Kanununun 359 uncu maddesinin (b) ve (ç) fıkralarında yer alan fiillerden hareketle yapılan vergi incelemesi devam edenlerin, matrah ve vergi artırımında bulunmaları halinde, bunların matrah ve vergi artırımı hükümlerinden yararlanabilmelerine yönelik detaylı açıklamalara, 1 Seri No.lu Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 7440 Sayılı Kanun Genel Tebliğinin (V/E-7) kısmında yer verilmiştir. Özetle, inceleme neticesinde bu fiillerin varlığı tespit edilmezse, mükellefler bu durumdan haberdar edilecek ve artırıma istinaden hesaplanan vergileri ödemeleri durumunda matrah ve vergi artırımı hükümlerinden yararlanılabileceklerdir.
2018-2022 döneminde faaliyette bulunan mevcut mükellefler ile ilgili yıllarda beyanı gereken kazançları olmasına rağmen mükellefiyet açtırmayan ve beyan etmeyen kişi ve kurumların matrah ve vergi artırımını 31 Mayıs 2023 tarihine kadar yapmaları gerekmektedir. Ancak Cumhurbaşkanının, başvuru ve ilk taksit ödeme sürelerini bir aya kadar uzatma yetkisi bulunmaktadır. Ayrıca, Hazine ve Maliye Bakanlığınca mücbir sebep hali ilan edilen Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa İlleri ile Sivas İlinin Gürün İlçesinde mükellefiyet kaydı bulunanların matrah ve vergi artırımından yararlanmak istemeleri halinde 31/10/2023 tarihine kadar beyan veya bildirimde bulunmaları gerekmektedir.
Elektronik ortamda beyanname ve bildirim verme zorunluluğu bulunanlar elektronik ortamda; bulunmayanlar ise gelir, kurumlar veya katma değer vergileri mükellefiyeti yönünden bağlı olunan ya da muhtasar beyannamelerini vermiş oldukları vergi dairelerine kâğıt ortamında başvuru yapılabilecektir. Matrah ve vergi artırımına ilişkin bildirimlerin ölüm, gaiplik, tasfiye veya devir ya da tam bölünme gibi durumlarda birden fazla kişi tarafından birlikte verilmesinin gerekli olduğu hallerde, söz konusu bildirimlerin kâğıt ortamında verilmesi gerekmektedir.
2018, 2019, 2020, 2021 ve 2022 yıllarında gelir, kurumlar veya katma değer vergileri ile gelir stopaj/kurum stopaj vergisi yönünden farklı vergi dairelerinin mükellefi olanların matrah ve vergi artırımına ilişkin bildirimleri, en son mükellefiyetleri bulunan vergi dairelerine verilmesi gerekmektedir. Vergi artırımı kapsamına giren dönemler için muhtasar ve prim hizmet beyannamesi yönünden merkez veya şubeleri için ayrı ayrı mükellefiyetleri bulunan ve vergi artırımından yararlanmak isteyen mükelleflerin, merkez ve her bir şube için ayrı ayrı vergi artırımında bulunmaları gerekmektedir. Mükelleflerin vergi dairesine gitmeden www.gib.gov.tr de yer alan İnteraktif Vergi dairesinden (https://ivd.gib.gov.tr) elektronik ortamda yapmaları mümkün bulunmaktadır. Mükelleflerin 7440 sayılı Yapılandırma Kanunundan yararlanmak için sisteme 'Kullanıcı Girişi' alanından giriş yapması gerekmektedir. Giriş yapılabilecek bir kullanıcı olmaması durumunda 'Kayıt Ol' butonuna tıklayarak kayıt olabilir ve yapılandırmadan hemen başvurup faydalanabilirler.
Mükellefler, matrah ve vergi artırımına ilişkin hesaplanan vergi tutarlarını 3 Temmuz 2023 tarihine kadar peşin ödeyebilecekleri gibi talep etmeleri hâlinde ilk taksiti Haziran/2023 ayından başlamak üzere aylık dönemler halinde on iki eşit taksitte ödeyebilirler. Mücbir sebep hali ilan edilen yerlerde mükellefiyet kaydı bulunanların matrah ve vergi artırımına ilişkin hesaplanan veya artırılan gelir, kurumlar ve katma değer vergisi ile gelir stopaj ve kurumlar stopaj vergisi tutarları 30/11/2023 tarihine kadar tamamen veya talep etmeleri hâlinde ilk taksiti Kasım/2023 ayından başlamak üzere aylık dönemler halinde on iki eşit taksitte ödenebilecektir.
Matrah veya vergi artırımı sonucunda tahakkuk eden vergilerin tamamının 3 Temmuz 2023 tarihine kadar peşin olarak ödenmesi hâlinde, bu vergilerden (damga vergisi hariç) %10 indirim yapılır ve katsayı uygulanmaz. Matrah ve vergi artırımı dolayısıyla verilen beyannamelere ait damga vergisi, 3 Temmuz 2023 tarihine kadar ödenmesi şarttır. Taksitli ödeme seçeneğinin tercih edilmesi durumunda ödenecek tutara, Kanunda 12 eşit taksit için öngörülmüş olan (1.09) katsayısı uygulanacaktır.
Matrah ve vergi artırımına ilişkin hesaplanan vergilerin 7440 sayılı Kanunda öngörülen süre ve şekilde ödenmemesi durumunda, ödenmeyen vergi tutarları ilk taksit ödeme süresinin son günü (mücbir sebep kapsamında olanlar için 30 Kasım 2023) tarihi vade tarihi kabul edilerek gecikme zammı ile birlikte takip ve tahsil edilecektir. Ancak, mükellefler bu durumda vergi incelemesinden kurtulma başta olmak üzere matrah ve vergi artırımının sağladığı avantajlardan yararlanılamayacaktır.
Peşin veya taksitli ödeme seçeneğinin tercih edilmesi ve ilk taksit ödeme süresi içinde ödenmesi gereken tutarların ödenmemesi veya eksik ödenmesi hâlinde, hesaplanan tutarların tamamının ilk taksiti izleyen ayın sonuna kadar geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi şartıyla katsayı uygulanmaksızın Kanundan yararlanılacak, ancak %10 indirimli ödeme imkânından yararlanılamayacaktır.
Taksitli ödeme seçeneğinin tercih edilmesi ve ilk taksit ödeme süresi içinde ödenmesi gereken tutarların süresinde ödenmesi halinde, kalan taksitlerin tamamının ilk taksiti izleyen ayın sonuna kadar ödenmesi hâlinde katsayı uygulanmaksızın Kanundan yararlanılacak, ancak %10 indirimden yararlanılamayacaktır. Taksitli ödeme seçeneği tercih edilmiş olması ve birinciyle ikinci taksitin ödeme sürelerinde ve tam ödenmesi koşuluyla, bir takvim yılında en fazla üç taksitin süresinde ödenmesi şartı aranılmayacak, kalan taksitlerden süresinde ödenmeyen veya eksik ödenenlerin son taksiti izleyen ayın sonuna kadar hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi hâlinde bu Kanun hükümlerinden yararlanılacaktır.
Ayrıca, matrah veya vergi artırımı ile ilgili olarak doğru beyan yapılmaması veya vergi hataları nedeniyle eksik tahakkuk eden vergiler, ilk taksit ödeme süresinin sonunda tahakkuk etmiş sayılır ve ödenmemesi hâlinde 6183 sayılı Kanuna göre takip edilir. Ancak, Kanun hükümlerinin ihlal edilmemiş olması şartıyla mükellefe bildirimde bulunularak eksik tahakkuk eden tutarın bir ay içinde geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi istenir, verilen sürede ödeme yapılması hâlinde eksik tahakkuk eden vergiler açısından Kanun hükümleri ihlal edilmiş sayılmaz.
7440 sayılı Kanun kapsamında matrah ve vergi artırımında bulunulması durumunda, matrah ve vergi artırımında bulunulan yıllar için gelir veya kurumlar vergisi yönünden vergi incelemesi ve tarhiyat yapılmayacaktır. Ancak, matrah ve vergi artırımının mükellefleri mutlak olarak vergi incelemesinden koruyabilmesi için bazı şartlar vardır. Ticari veya zirai kazancı bilanço esasına veya işletme hesabı esasına göre tespit edilen gelir vergisi mükellefleri ile serbest meslek erbabının, beyannamelerinde diğer gelir unsurlarının da bulunması hâlinde, asgari matrah tutarı üzerinden artırımda bulunan söz konusu mükellefler, diğer gelir unsurları nedeniyle de vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmayacaktır.
Bilindiği üzere, beyannamelerinde ticari ve zirai kazanç ile serbest meslek kazancı dışında kalan ücret, menkul sermaye iradı ve diğer kazanç ve irat (bu kazanç veya iratların birkaçının elde edilmiş olması hali dâhil) beyan eden gelir vergisi mükellefleri için, işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için belirlenen asgari matrahlar esas alınacaktır. Bu şekilde matrah artırımında bulunan mükellefler sayılan gelir unsurları itibarıyla vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmayacaklardır.
Ticari kazancı basit usulde tespit edilmekle birlikte, bu kazancının yanında beyannamelerinde vergiye tabi başka gelir unsurları beyan eden mükellefler ile gayrimenkul sermaye iradının yanında ücret, menkul sermaye iradı ve diğer kazanç ve irat beyan eden gelir vergisi mükellefleri de işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için belirlenen asgari matrahları esas alacaklardır. Dolayısıyla, bu şekilde matrah artırımında bulunan mükellefler sayılan gelir unsurları itibarıyla vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmayacaklardır.
Örneğin, mükellefin 2019 yılında kira geliri elde etmiş olduğu halde, bu gelirini vergi dairesinin bilgisi dışında bırakması ve mükellefiyet tesis ettirmemesi durumunda, 2019 yılı için gelir vergisi matrahını, 7440 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanarak matrah artırımında bulunmak için başvuru süresi içinde ilgili vergi dairesine, sadece gayrimenkul sermaye iradı elde ettiğini belirterek başvuracaktır. Mükellefin ilgili yıl için belirlenen asgari matrahtan az olmamak üzere matrah beyan etmesi gerekmektedir. Ancak, mükellefin 2019 yılında kira gelirinin yanında beyan etmediği ücret, menkul sermaye iradı ve diğer kazanç ve irat elde etmiş olması durumunda, işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler için belirlenen asgari matrahları esas alarak matrah artırımında bulunması durumunda ilgili yıl için vergi incelemesinden kurtulacaktır. Şayet 2019 yılı için sadece kira gelirini beyan ederse, diğer gelir unsurlarını dikkate almadan matrah artırımında bulunursa bu durum ileride vergi idaresince tespit edildiğinde, kira geliri dışındaki gelirleri için vergi incelemesinden kurtulamayacaktır.
Tasfiye hâlinde bulunan kurumların tasfiye dönemlerine ilişkin yıllar için matrah artırımında bulunmaları, tasfiye bitiş beyannamesinin verilmesi üzerine yapılacak incelemelere engel teşkil etmeyecektir. Bilindiği üzere tasfiye beyannamesinin verilmesiyle birlikte tasfiye memurları, işlemlerinin vergi kanunları yönünden incelenmesini bir dilekçe ile istemekte ve dilekçenin verilmesinden itibaren en geç üç ay içinde vergi incelemesine başlanmaktadır. İnceleme sonucunda ise vergi tarhiyatı önerilebilmektedir. Ancak, 7440 sayılı Kanuna göre matrah artırımı sonucu ödenen vergiler, tasfiye kârı üzerinden hesaplanan vergilerden mahsup edilebilir.
2022 yılına ilişkin kurumlar vergisi matrah artırımında bulunulması, 7440 sayılı Kanunun 10. maddesinin yirmi yedinci fıkrası uyarınca hesaplanacak ek vergiye ilişkin inceleme ve tarhiyat yapılmasına engel teşkil etmeyecektir. Yine, 7440 sayılı Kanun kapsamında matrah artırımında bulunmuş olan mükelleflerin gelir veya kurumlar vergisine mahsuben yıl içinde ödemiş oldukları vergilerin nakten iadesiyle ilgili talepleri ile sınırlı olmak üzere inceleme ve tarhiyat yapılabilmektedir. Örneğin 2022 yılında tevkif suretiyle kesilen vergiler Mart-Nisan/2023 aylarında verilen gelir ve kurumlar vergisi beyannamesinde hesaplanan gelir/kurumlar vergisinden mahsup edilmekte ve kalan tutarın mahsuben iadesinde inceleme söz konusu olmazken, nakten iade talebi halinde belirli limitlerin aşılması durumunda vergi incelemesi yapılması söz konusu olabilmektedir.
7440 sayılı Kanuna göre vergi artırımından yararlanmak isteyen mükellefler nezdinde, artırımda bulundukları yıl veya yılların kapsadığı dönemler itibarıyla KDV yönünden vergi incelemesi ve tarhiyat yapılamaz. Ancak artırımda bulunulan yılları izleyen dönemlerde yapılacak vergi incelemelerine ilişkin olarak artırımda bulunulan dönemler için “Sonraki Dönemlere Devreden KDV” yönünden vergi incelemesi yapılabilir. Bu incelemelerde artırımda bulunulan dönemler için tarhiyat önerilemez ancak elde edilen bulgular artırımda bulunulmayan dönemlerdeki tarhiyatlar için kullanılabilir.
Artırımda bulunulan dönemler için iade hakkı doğuran işlemlerden ya da ihraç kaydıyla teslimlerden doğan iade ve terkin taleplerine ve 3065 sayılı Kanunun 9. maddesinin ikinci fıkrası kapsamındaki işlemlere veya müteselsil sorumluluk kapsamındaki işlemlere ilişkin olarak vergi incelemesi ve/veya tarhiyat yapılabilir. KDV Genel Uygulama Tebliği kapsamında haklarında özel esaslar uygulanan mükelleflerin genel esaslara geçme taleplerine yönelik inceleme yapılması mümkün olmakla birlikte, bu incelemeler sonucunda artırımda bulunulan yıllarla ilgili tarhiyat yapılamayacaktır.
Matrah ve vergi artırımından yararlanılması, matrah ve vergi artırımında bulunulan dönemler de dâhil olmak üzere, 213 sayılı VUK’nun 359. maddesinde yer alan kaçakçılık fiillerinin işlenip işlenmediğinin tespiti yönünden inceleme yapılmasına engel teşkil etmez. Yürütülen bu incelemeler sırasında söz konusu fiillerin işlendiğinin tespit edilirse, Cumhuriyet başsavcılıklarına suç duyurusunda bulunulur. Ancak, bu incelemeler sonucunda matrah ve vergi artırımında bulunulan dönem ve vergiler için tarhiyat yapılamaz.
7440 sayılı Kanunun 5. maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan düzenleme uyarınca matrah ve vergi artırımında bulunan mükellefler bu vergileri, Kanunda öngörülen süre ve şekilde ödememeleri halinde artırım hükümlerinden yararlanma hakkını kaybederler. Bu durumdaki mükelleflerin incelenmeme koruması ortadan kalkmaktadır. Ayrıca Kanuna göre taksit ödeme süresince zamanaşımı süreleri işlemeyeceğinden defter ve belgeleri inceleme hakkı süresi de uzamaktadır. Bu nedenle taksit ödemelerini süresinde yapmak büyük önem taşımaktadır. Matrah artırımında bulunulmayan vergi türleri ve dönemleri için vergi incelemesi yapılabilir. Üçüncü kişilerle ilgili olarak karşıt incelemeler yapılması, mahkemelerce belli konulara bakılması veya bilirkişilerce ihtiyaç duyulması gibi nedenlerle defter ve belgeler her zaman incelenebilir (Mustafa Ak, Matrah Artırımı Hangi Durumlarda İşletmeleri Korumaz?, Ekonomim.com, 08.04.2023).
Matrah ve vergi artırımı başta olmak üzere 7440 sayılı Yapılandırma Kanununda yer alan imkan ve kolaylıklar hakkında uygulamaya yönelik olarak bazı açıklamalar, Gelir İdaresi tarafından yayımlanan 27.03.2023 tarih ve 2023/1 Seri No.lu Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair 7440 Sayılı Kanun İç Genelgesinde yapılmış bulunmaktadır. Söz konusu İç Genelgede; başvuruda bulunan mükelleflere ilişkin haciz işlemleri, emanetteki paralar ile cebren tahsil edilen paraların mahsubu, ilgili mevzuat gereği yapılan iadelere ilişkin tutarların mahsubu, borcun bulunmadığına dair belge talepleri, kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan amme alacakları, inceleme ve tarhiyat safhasında bulunan işlemler, tarhiyat öncesi uzlaşma talepli vergi inceleme raporları ile ilgili işlemler, haklarında 213 sayılı Kanunun 359 uncu maddesinin (b) ve (ç) fıkrasında yer alan fiillerden hareketle yapılan vergi incelemesi devam edenler ile diğer bazı hususlar hakkında açıklamalar yer almaktadır. Mükelleflerin 7440 sayılı Yapılandırma Kanununa ilişkin olarak her türlü ikincil mevzuat düzenlemeleri, rehber ve broşürlere Gelir İdaresinin internet sayfasında (www.gib.gov.tr) yer alan 7440 sayılı Kanun mikro sitesinden ulaşılması mümkün bulunmaktadır.
11. Sonuç
7440 sayılı Yapılandırma Kanunu ile vergi mükelleflerine getirilen imkanlar arasında en önemlileri kesinleşmiş vergi ve ceza borçlara büyük ödeme kolaylığı, işletme kayıtlarının düzeltilmesi ile matrah ve vergi artırımında bulunmak suretiyle ilgili yıllar ve vergi türleri için vergi incelemesinden ve vergi tarhiyatından kurtulmalarıdır. Matrah ve vergi artırımından sadece mevcut mükellefler değil, 2018-2022 yılları arasında beyana tabi gelir elde etmesine rağmen mükellefiyet kaydı açtırmayan ve bu gelirlerini beyan etmeyen ücret geliri sahipleri, değer artış kazancı sahipleri, kira geliri elde edenler ile menkul sermaye iradı sahipleri de yararlanabilecektir.
Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri ile katma değer vergisi mükellefleri 2018, 2019, 2020, 2021 ve 2022 takvim yılları için matrah ve vergi artırımından yararlanabileceklerdir. Aynı şekilde, gelir veya kurumlar vergisi tevkifatı yapmakla sorumlu olanlar da bu ödemelerine ilişkin olarak bu yıllarla ilgili vergi artırımında bulunabileceklerdir.
Beyanname vermekle birlikte zarar, indirim ve istisnalar nedeniyle matrah ve vergi beyan etmeyen ya da ilgili yıllarda faaliyette bulunmuş veya gelir elde etmiş olup da bu faaliyetlerini ve gelirlerini vergi dairesinin bilgisi dışında bırakanlar da dâhil olmak üzere hiç beyanname vermemiş olan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri de matrah ve vergi artırımında bulunabileceklerdir. Matrah ve vergi artırımında bulunan mükellefler adına, hesaplanan vergilerin ödenmesi şartıyla, ilgili dönemler için vergi incelemesi ve tarhiyat yapılmayacaktır.
7440 sayılı Kanunun hükmünden yararlanılarak artırımda veya beyanda bulunan mükellefler hesaplanan veya artırılan tutarları, 30/6/2023 tarihine kadar peşin ödeyebilecekleri gibi talep etmeleri hâlinde ilk taksiti Haziran/2023 ayından başlamak üzere aylık dönemler halinde 12 eşit taksitte ödeyebilirler. Ancak ilk taksit vadesi olan 30/6/2023 tarihinin resmi tatile denk gelmesi sebebiyle bu kapsamdaki ödemeler 3/7/2023 tarihine kadar yapılabilecektir. İkinci taksit Temmuz ayının sonuna kadar, diğer taksitler ise izleyen ay sonlarına kadar ödenebilecektir. Bununla birlikte artırım sonucu hesaplanan vergilerin tamamının ilk taksit ödeme süresi içinde peşin olarak ödenmesi hâlinde de, damga vergisi hariç bu vergilerden %10 indirim sağlanacaktır.
Matrah ve vergi artırımları üzerine tahakkuk eden vergilerin, taksitle ödenmesinin tercih edilmesi durumunda; birinci ve ikinci taksitlerin süresinde ve tam ödenmesi şartıyla, bir takvim yılında üçten fazla taksitin ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde yapılandırmanın ihlal olacağına yönelik düzenleme matrah ve vergi artırımı hükümlerine göre beyan edilen vergiler açısından geçerli olmayacak ve diğer taksitlerin son taksiti izleyen ayın sonuna kadar geç ödeme zammıyla birlikte ödenmesi halinde Kanun hükümlerinden yararlanılacaktır. Cumhurbaşkanının, başvuru ve ilk taksit ödeme sürelerini bir aya kadar uzatma yetkisi bulunmaktadır.
Sonuç olarak, 2011 yılında uygulanan 6111 sayılı Yapılandırma Kanunundan bu yana çıkan düzenlemeler içerisinde belki de en kapsamlı düzenleme olan 7440 sayılı Yapılandırma Kanununun getirdiği imkan ve kolaylıklardan yararlanmak için vergi mükelleflerinin geçmişin risklerinden kurtularak geleceğe daha güvenle bakmaları imkan dahilindedir. Özellikle işletme kayıtlarını düzeltmek, yargıdaki vergi ihtilaflarından kurtulmak ve de matrah ve vergi artırımında bulunmak suretiyle vergi incelemesinden kurtulma imkanına kavuşmak mükellefler açısından çok ama çok önemli bir avantajdır. Mükelleflerin Yapılandırma Kanununa ilişkin her türlü soruları için Vergi İletişim Merkezini (189) aramaları, Gelir İdaresinin www.gib.gov.tr adresinde yer alan 7440 mikro siteyi ziyaret etmeleri ve de yeni hizmete giren Dijital Vergi Asistanı (GİBİ) den yardım almaları mümkün bulunmaktadır.
7440 Sayılı Yapılandırma Kanunu yazı dizimizin ÜÇÜNCÜ bölümünde görüşmek üzere…
KAYNAKÇA
"Bu yazıda yapılan açıklamalar, tamamıyla yazarına ait olup, hiçbir şekilde yazarın çalıştığı kurumunu bağlamaz, kurumunun görüşü olarak kullanılamaz ve değerlendirilemez."
NAZALI VERGI & HUKUK