Duyurumuz, 17 Temmuz 2019 tarihli, 30834 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 12.06.2019 tarihli ve 2016/5490 başvuru numaralı Anayasa Mahkemesi kararına ilişkindir.
Söz konusu Anayasa Mahkemesi başvurusunda başvurucu, 11.01.2012 tarihinde ölen murisine sosyal güvenlik kapsamında ödenen yaşlılık aylığının 23.04.2004 ile 01.02.2007 tarihleri arasında hesapta uzun süre hareket olmaması nedeniyle durması ve 2007-2012 arası ödenen tutarın mirasçılara geçerken 01.02.2007 tarihinden önce hak edilen aylıkların 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından ödenmemesinin mülkiyet hakkını ihlal ettiğini ileri sürmüştür. İlaveten, başvurucu banka hesabında birikmiş olan paranın hesapta uzun süre hareket olmaması nedeniyle banka tarafından SGK’ya iade edilmesinin de mülkiyet hakkını zedelediğini ileri sürmüştür.
Söz konusu başvuruda Anayasa Mahkemesi, beş yıllık zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle SGK’nın emekli aylığını ödemeyi durdurmasını kabul edilebilir olarak değerlendirmiştir. İlgili Karar’a konu 506 sayılı Kanun’un mülga 99. maddesinde herhangi bir döneme ilişkin gelir veya aylığı beş yıl içinde almayanların gelir veya aylıklarının ödenmeyeceği düzenlenmiştir. AYM; ilgili kanun hükmünün ulaşılabilir ve anlaşılabilir nitelikte olduğunu, dolayısıyla yapılan müdahalenin kanuna dayandığı tespit edilmiştir. Mahkeme 5 yıl gibi uzun bir sürede hem murisin hem de mirasçıların başvuruda bulunmamasını makul neden ileri sürülmemesi nedeniyle keyfi olarak nitelendirmiştir. Bu gerekçelerle yapılan müdahalenin mülkiyet hakkını zedelemediğine, başvurunun bu kısmının dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmiştir.
Başvurudaki ikinci husus olan yapılan ödemenin geri alınmasına ilişkin iddiada ise AYM, hesapta bulunan parada tasarruf etme yetkisinin yalnızca hesap sahibine ait olması nedeniyle murisin hak kazandığı ödemenin banka hesabına geçirildikten sonra SGK tarafından geri alınmasının mülkiyet hakkı kapsamında değerlendirilmesi gereken bir konu olduğunu belirtmiştir. Karar’a göre kanuni bir dayanak olmadan veya kamu yararına dayanmadan bu işlemin gerçekleştirilmesi mülkiyet hakkını zedeleyecektir. Somut olayda SGK’nın dayandığı kanun maddesi iade ile ilgili açık bir düzenleme getirmemiştir ve ayrıca bir dayanak gösterilmemiştir. Bu nedenle AYM, kişinin mülkiyetine girmiş paranın dayanaksız olarak geri alınması durumunu mülkiyet hakkının ihlali olarak değerlendirmiştir.
Sonuç olarak AYM, sadece yapılan ödemenin geri alınmasının mülkiyet hakkını ihlal ettiğini belirterek ihlalin sonuçlarının yalnızca başvurucunun miras payı oranında giderilmesine karar vermiştir.
Söz konusu karara aşağıdaki link aracılığıyla ulaşabilirsiniz.
http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2019/07/20190717-9.pdf
İşbu yazı hakkında ek bilgi gerektiğinde bizlerle irtibata geçmenizi rica ederiz.
NAZALI HUKUK |