Yaz mevsimine girilmiş olması nedeniyle hava sıcaklıklarının artmış olması, mükelleflerin fabrika, depo ve işyerlerinde yangın riskini artırmaktadır. Bir yangın durumunda mükellefin yasal defter ve belgelerinin de yanmış olması, stok, demirbaş eşya, bina gibi iktisadi kıymetlerdeki zayiattan daha önemli hale gelebilmektedir.
Mükellefler yasal defter ve belgelerini kendi depolarında arşivleyebilecekleri gibi profesyonel olarak bu iş ile uğraşan şirketlerden de arşivleme hizmeti alabilmektedirler. Kendi deposunda veya hizmet aldığı arşiv şirketinin deposunda çıkan yangın sonucunda defter belgesi yok olan mükelleflerin yangına ek mağduriyet yaşamamaları için yapmaları gereken işlemler duyurumuzun konusunu teşkil etmektedir.
1. Yangın, mükellef için bir mücbir sebep hali oluşturur
Vergi Usul Kanunu’nun (“VUK”) 13. Maddesinde mücbir sebep halleri sayılmıştır. “Vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak yangın, yer sarsıntısı ve su basması gibi afetler” ile “sahibinin iradesi dışındaki sebepler dolayısıyla defter ve vesikalarının elinden çıkmış bulunması” da mücbir sebep halleri arasında sayılmıştır.
VUK’ un 15. maddesi mücbir sebep halindeki mükelleflere kolaylık olarak bu hal süresince vergi ödevlerine ilişkin sürelerin işlememesini hüküm altına almıştır. Aynı Kanunun 373. maddesinde ise mücbir sebeplerden herhangi birinin vukua geldiğinin tevsik ve ispat olunması halinde mücbir sebebi yaşayan mükellef hakkında vergi cezası kesilmeyeceği ifade edilmiştir.
Yangının münferit olmaktan çıkarak çok sayıda mükellefi etkilemesi halinde Gelir İdaresi Başkanlığı ilgili mahalde mücbir sebep ilan etmekte olduğundan bu durumda mücbir sebep hali malum olmaktadır. Ancak yangının münferid olduğu durumlarda bu duruma maruz kalan mükellefin vergi kanunlarının sağladığı kolaylıklardan yararlanabilmesi veya istenmeyen durumlarla karşılaşmaması yaşamış olduğu mücbir sebebi ispat ve tevsik etmesi ile mümkün olacaktır.
2. Defter-belgesi yanan mükellefin bu durumu ispat etmesi
Türk Ticaret Kanunu’nun 82. maddesinin 7. fıkrası, “bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgelerin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde ziyaa uğraması halinde durumun öğrenildiği tarihten itibaren on beş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebileceği” hükmüne haizdir.
Dolayısıyla deposunda çıkan yangın sonucunda yasal-defter ve belgeleri zayi olan bir mükellef ticari işletmesinin bulunduğu mahaldeki Asliye Ticaret Mahkemesinde hasımsız bir dava açarak kendisine defter- belgesinin zayi olduğuna ilişkin bir “zayi belgesi” verilmesini talep edecektir.
Davada mahkemenin hüküm oluşturmasını kolaylaştırmak için yangının meydana geldiğine, yangının oluştuğu depoda saklandığına ilişkin ikna edici delillerin sunulması gerekir. Bu anlamda olayın vuku bulduğunu gösteren itfaiye raporu vb. belgelerin mahkemeye sunulması gerekir. Diğer taraftan son dönemlerde zayi belgesi başvurularına ilişkin mahkeme kararlarında yanan deponun kapasitesi ve saklanabilecek defter ve belgenin hacminin de dikkate alındığı ve orantısızlık olması durumunda zayi belgesi verilmediği de gözlemlenmektedir. Bu nedenle mahkemeye sunulacak delilerin hayatın olağan akışı ve fizik kanunları ile uyumlu olması önem arz etmektedir.
Diğer taraftan itfaiye raporunun oldukça ayrıntılı bir şekilde düzenletilmesi için çaba harcanmalıdır. Diğer bir ifade ile yangında hem tamamen yanan hem de okunamaz hale gelen defterlerin hangi yıl defterleri olduğu, belgelerin türü, cilt adedi, seri-sıra numaraları, kullanılmış mı yoksa boş mu olduklarına ilişkin tespitlerin itfaiye raporuna dahil edilmesi sağlanmalıdır. Defterleri saklandıkları depoya koyarken düzenlenmiş tutanaklar da ispat unsuru olarak mahkemeye sunulabilir.
Yangının mükellefin defter-belgelerini depoladığı üçüncü kişilerin depolarında çıkmış olması halinde ise, arşivleme hizmeti alınan 3. kişi ile yapılmış olan hizmet sözleşmesinin ibrazı ve teslim anında düzenlenen tutanakların sunulması da ayrıca önem arz etmektedir.
TTK hükmü gereği zayi belgesi için mahkemeye yapılacak başvurunun yangının öğrenilme anından itibaren 15 gün içerisinde yapılması zorunludur. 15 günlük süre hak düşürücü nitelik taşıdığından sonrasında yapılacak başvurular mahkemece dikkate alınmayacaktır.
3. Zayi Belgesi Alınmasının Önemi
VUK’ un 30. maddesinin 2.fıkrasının 3. bendinde yasal defterlerin vergi incelenmesi yapmaya yetkili olanlara her hangi bir sebeple ibraz edilmemesi, re’sen takdir nedenleri arasında sayılmıştır. Aynı fiil VUK’un 359. maddesinde gizleme kapsamında kaçakçılık suçları arasında sayılmıştır. Fiil aynı zamanda vergi ziyaı cezası ve usulsüzlük cezası kesilmesini gerektirmektedir.
Defter-belgesi yanan bir mükellefin mahkemeden zayi belgesi alınmış olması kendisine anılan tarhiyata ve cezalara muhatap olmama bakımından hukuki koruma sağlayacaktır.
4. KDV İndirimi ve İadesi Açısından Zayi Belgesi
- KDV indirim hakkı, KDV’nin alış faturası veya benzeri vesikalar ile gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmesi ve mal/hizmet alımı için ödenen KDV’nin yasal defterlere kaydedilmiş olması koşullarına bağlıdır. Vergi incelemelerinde yevmiye defterinin ibraz edilememiş olması halinde mükellefin KDV indirimleri reddedilerek hakkında KDV tarhiyatı yapılmaktadır. Ancak yangına ilişkin zayi belgesinin sunulmuş olması halinde indirimlerin gerçek olmadığını ispat külfeti inceleme elemanına geçmektedir. Bu durumda vergi inceleme elemanı mükellefin tedarikçilerinin kayıtlarını inceleme ve onların kayıtlarına göre bir değerlendirme yapma durumunda olacaktır.
- KDV Genel Uygulama Tebliğine göre, vergi inceleme elemanlarınca veya takdir komisyonlarınca talep edilen defter-belgeleri ibraz etmeyen mükellefler özel esaslar kapsamına alınmaktadırlar, dolayısıyla bu mükelleflerin veya bunlardan mal alan mükelleflerin KDV iade taleplerinin sonuçlandırılması süreci zorlaştırılmaktadır. Ancak mücbir sebep halini ibraz eden mükellefe özel esaslar uygulanmamaktadır.
- KDV Genel Uygulama Tebliğine göre, VUK’un 13. maddesinde belirtilen mücbir sebep hali nedeniyle defter ve belgelerinin zayi olduğunu TTK’nın 82. maddesine uygun olarak ispat eden mükelleflerin iade talepleri, iade talebi ile ilgili alış ve giderlere ait KDV’nin satıcılar tarafından ilgili dönem beyanlarına dahil edildiğinin ispatına bağlı olarak yerine getirilmektedir. İndirim konusu yapılan verginin satıcılar tarafından beyan edilip ödendiğinin herhangi bir şekilde tevsik edilememesi halinde ise iade talebi vergi inceleme raporuna göre sonuçlandırılmaktadır. Mücbir sebep hali bulunan satıcının beyanname verme ve buna ilişkin vergiyi ödeme süresinin 213 sayılı Kanunun 15. maddesi uyarınca uzamış olması halinde bu süre içindeki iade talepleri de genel esaslara göre yerine getirilmektedir.
Yangında defter ve belgesi zayi olan mükelleflerin KDV indirimi ve iadesi açısından mağduriyet yaşmamaları için süresinde başvuru yaparak zayi belgesi almalarını önemle tavsiye etmekteyiz.
İşbu yazı hakkında ek bilgi gerektiğinde bizlerle irtibata geçmenizi rica ederiz.
NAZALI VERGİ |