Ortak, Outsourcing Hizmetler - Muhasebe & Bordro
YURTDIŞINDA YATIRIM VE SAĞLANAN TEŞVİKLER
Serap GEYİK
SMMM
ÖZET
Ülkemizdeki şirketler global dünyanın bir oyuncusu olmak amacıyla yurtdışında yatırım yapmak ve markalarını dünya markaları arasına eklemek istemektedirler. Yurtdışında yatırım yapmak için gerek mevzuat ve düzenlemeler gerekse piyasa şartları ve gereklilikleri nedeniyle ciddi araştırma ve fizibilite çalışmaları hakkında bilgi sahibi olmak önem arz etmektedir.
Yatırım sürecinde göz önüne alınması ve değerlendirilmesi gereken birçok başlık ve konu ortaya çıkmaktadır. Tüm başlık ve senaryoların oluşturulması ve değerlendirilmesi konusunda yatırımcıların en önemli yardımcıları ise yönetim kademesindeki karar alıcılar ve danışmanlar olmaktadır.
Bu makalenin içeriğini yatırımların şekli, yatırımlara ilişkin anlaşmalar, ülkemizde yatırımlara sağlanan devlet teşvikleri, yurtdışı yatırımlara ilişkin veriler ve yatırım önerileri hakkında özet bilgiler oluşturmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Yurtdışında Yatırım, Yurtdışında Yatırım Teşviki, Yurtdışı Devlet Destekleri.
GİRİŞ
İşletmeler kâr elde etmeyi ve ekonomik istikrar sağlayarak sürdürülebilir büyümeyi hedeflerler. Bu nedenle yatırım kararları ülkenin siyasi, hukuki, coğrafi, demografik yapısı ile finansal piyasa koşulları da dikkate alınarak verilir. Yatırımcının kâr elde etmesi kadar yatırımın istikrarı ve geleceği de güvende olmalıdır. Yatırımın istikrarı ise ekonomik istikrarı sağlayan ve demokrasisi güçlü olan devletlerde mümkündür.
Devletlerin ekonomiye müdahalelerini azaltma eğilimi, piyasada serbest rekabet koşullarını oluşturmuş ve yabancı yatırımların artışını hızlandırmıştır. Uluslararası piyasada yabancı sermayenin çekilmesi konusunda ciddi bir rekabet oluşmakta birçok ülke teşvik paketleri hazırlamaktadır. Bu durum uluslararası şirketler için de birçok seçenek arasında daha az cazip fırsatları eleyerek daha cazip fırsatların sunulduğu bölgelerin seçilebilmesine imkan sağlamaktadır. Türkiye de ihracatın artırılması ve Türk markalarının dünyada yer edinmesi amacıyla yatırımcılara etkili teşvik paketleri sunmaktadır. Birçok güçlü marka, bu teşvikler sayesinde birden fazla kıtaya yayılarak marka bilinirliliklerini artırmış ve pazarlarını genişletmiştir.
Yatırımları incelediğimizde doğrudan yabancı yatırımların büyük bir çoğunluğu gelişmiş ülkeler tarafından yapılmakta olup; yine yapılan yatırımların büyük bir çoğunluğu gelişmiş ülkelere yapılmaktadır. 2016 raporlarına göre ilk üçte Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Çin yer almaktadır. Türkiye’de yatırım yapılan bölgelere baktığımızda ise sırasıyla Avrupa, Afrika&Orta Doğu, Amerika, Avrasya ve Asya olarak görünmektedir.
1. YATIRIMIN AMACI VE YATIRIM ŞEKLİ
Yatırımın amacı, önem sırasına göre aşağıdaki şekilde belirtilmiştir.[1]
Yatırım yöntemlerini “Sıfırdan Yatırımlar”, “Kahverengi Alan Yatırımları”, “Birleşme ve Satın Almalar” olarak üç şekilde tanımlayabiliriz.
“Sıfırdan Yatırımlar (Greenfield Investments)”, yatırım yapılan ülkeye sermaye götürerek, bir üretim tesisi kazandırılarak tamamen sıfırdan oluşturulan bir yatırım şeklidir. En zorlu olan kısmı; getirisi uzun vadede elde edilirken, riski ve maliyetinin yüksek olmasıdır.
“Kahverengi Alan Yatırımları (Brownfield Investments)”, sıfırdan yatırımlar ile birleşme ve satın almanın karması olan bir yatırım şeklidir. Taraflardan biri yatırım yapılan ülkede faaliyet gösteren yerel bir şirket olup, diğeri başka bir ülkeden dahil olarak yeni bir girişim oluşturulmaktadır. Bu yapı bazı ülkelerde zorunlu tutularak yabancı yatırımcıların yerli yatırımcılarla deneyim kazanması amaçlanmaktadır.
“Birleşme ve Satın Almalar (Merger & Acquisitions)”, yatırım yapılan ülkede faaliyette olan bir şirketi devralarak birleşme veya satınalma şeklinde yapılan yatırım şeklidir. Şirket birleşmesinde, eşit koşullarda bir araya gelen biri yabancı iki şirket birleşerek tek bir şirket olur. Şirket satın alınması ise yatırım yapacak şirketin yatırım yapılacak ülkedeki yerel bir şirketin hisselerinin tamamını veya çoğunluğunu satın alması ve şirketi bünyesine katarak yabancılaştırması şeklinde olur. Bu yatırım şekli ülkede sermaye artışına neden olmaz. Fakat yatırımcı açısından daha az risk, maliyet içerir ve geri dönüşüm hızı dikkate alındığında daha avantajlıdır.
2. YATIRIMCILARI İLGİLENDİREN ÖNEMLİ ANLAŞMALAR
Yatırımcıları ilgilendiren, her ülke özelinde detaylarının belirlendiği, iki önemli anlaşma bulunmaktadır. Bunlardan biri vergilendirme koşullarını içeren çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması diğeri ise hukuki hak ve koşulları içeren yatırımların karşılıklı teşviki ve korunması anlaşmasıdır.
2.1. Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları
Çifte vergileme, vergiye tabi bir gelirin birden fazla ülkede vergi konusu olması, aynı gelirin hem elde edildiği ülkede hem de geliri elde edenin mukim (yerleşik) olduğu ülkede vergilendirilmesidir. Ülkeler bu istenilmeyen durumu ortadan kaldırmak amacıyla aralarında Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması (“ÇVÖA”) yapmaktadırlar. Anlaşmaların kapsamına gelir üzerinden alınan vergiler girdiğinden, Ülkemiz açısından uygulama konusu olan vergiler gelir ve kurumlar vergisidir.
Çifte vergilendirmenin Türkiye’ye yatırım yapan yabancı yatırımcılar ve yurtdışına yatırım yapan Türk yatırımcılar adına önlenebilmesi için yapılan çalışmalar sonucunda 80’den fazla ülke ile ayrı ayrı anlaşma sağlanmıştır ve vergi anlaşması bulunmayan ülkelere yönelik çalışmalar devam etmektedir. Bir yatırımcı yatırım yapacağı ülkenin koşullarını değerlendirirken ÇVÖA’larını da dikkatle incelemelidir.
2.2. Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması
Yatırımcılar, ticari risklerin yanı sıra yatırım yaptıkları ülkelerde hukuki ve siyasi risklerle de karşılaşabilirler ve buna bağlı olarak zarara uğrayabilirler. Risklerin azaltılması ve güvenilir bir yatırım ortamı oluşturularak yatırımların korunması ve teşvik edilmesi amacıyla devletler arasında önemli hükümler içeren ikili anlaşmalar imzalanmıştır.
Ekonomi Bakanlığı tarafından yürütülen ve Türkiye'nin bugüne kadar 94 ülkeyle ayrı ayrı imzalamış olduğu Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması (“YKTK”) Anlaşmaları, yabancı bir ülkede yatırım yapan yatırımcılar için büyük önem taşımaktadır. Yatırımcıya ev sahibi ülke tarafından uygulanacak muamelenin sınırlarının belirlenmesi, yatırım yaptıkları ülkelerdeki temel hak ve menfaatlerinin uluslararası hukuk temelinde korunması, kâr transferlerinin güvence altına alınması, ev sahibi devletçe yapılması muhtemel kamulaştırma işlemlerinin şartlarının belirlenmesi ve uyuşmazlık halinde uluslararası tahkime başvurulması gibi "olmazsa olmaz" hükümler içeren temel nitelikte bir anlaşmadır.
3. YURTDIŞI YATIRIMLARA İLİŞKİN DEVLET TEŞVİKLERİ
Özellikle 1990’lardan sonra yatırımcılar hükümet teşvikleriyle desteklenen dış yatırımlara yönelmişlerdir. Şirketlerin ihracatlarını arttırması, yurtdışına yatırım yapması, Türk markalarının dünyada tanınması ve yer edinmesi devlet yönetimi içinde önemli bir konudur. Bu nedenle ekonomiyi güçlendirmek ve büyütmek adına özel sektörün önünü açarak destek olunabilmesi için birçok teşvik çalışmaları yapılmış ve başarılı uygulamalar geliştirilmiştir. Ekonomi Bakanlığı tarafından yürütülmekte olan birçok yurtdışı yatırım desteği bulunmaktadır. Bunlar ilk pazara giriş araştırmalarından başlayıp, dünyada birçok ülkeye yayılmayı sağlayabilecek başlıca; tanıtım, kira, kurulum, tescil, danışmanlık gibi konulardan oluşmaktadır.
Yurtdışı yatırımlara Türkiye’den sağlanan teşvikler aşağıda listelenmiştir.[2]
3.1. Rapor Desteği
Şirketlerin yurtdışında pazara giriş stratejilerini oluşturmaları amacıyla satın aldıkları sektör, ülke, marka odaklı raporların desteklenmesidir. Destek oranı şirketler için %60 olup, destek üst limiti yıllık 200 bin USD’dir.
3.2. Yurtdışı Şirket Alım Desteği
Yatırımcıların yurtdışında yerleşik şirketleri satın almalarına yönelik mali ve hukuki danışmanlık hizmetlerine ilişkin giderleri desteklenir. Destek oranı %60 olup, destek üst limiti yıllık 200.000 USD’dir.
3.3. İleri Teknolojiye Sahip Şirket Satın Alma
Yüksek teknoloji içeren ürünlerin ihracat içindeki payının ve teknoloji kapasitemizin artırılması, teknoloji transferinin sağlanması amacıyla ileri teknolojiye sahip yurt dışında yerleşik şirketlerin alımına yönelik mali ve hukuki danışmanlık hizmetlerine ilişkin giderler desteklenir. Destek oranı %75 olup destek üst limiti yıllık 500.000 USD’dir.
İleri teknolojiye sahip ve teknoloji transferi sağlayacak yurt dışında yerleşik şirketlerin alımında kullanılan kredi faiz giderlerinin Türk Lirası cinsi kredilerde beş puanı, döviz kredileri ve dövize endeksli kredilerde iki puanı toplam 3.000.000 USD’ye kadar beş yıl için desteklenir.
3.4. Yurtdışı Birim, Marka Tescil ve Yurtdışı Tanıtım Desteği
Firmaların yurt dışında kendi dağıtım kanallarını kurmaları ve tanıtım faaliyeti gerçekleştirmelerine olanak sağlamak amacıyla şirketlerin yurt dışında gerçekleştirilen tanıtım, marka tescil giderleri ve mal ticareti yapmak amacıyla yurt dışında açılan birimlerine ilişkin kira giderleri dört yıl süre ile 25 birim için desteklenir.
Net Kira Giderleri
Ticari ve sınai şirketlerde mağaza %50 destek oranında yıllık 120.000 USD; depo, ofis, showroom, reyon %50 destek oranında yıllık 100.000 USD desteklenir.
Ticari şirketlerde mağaza %40 destek oranında yıllık 100.000 USD; depo, ofis, showroom, reyon %40 destek oranında yıllık 75.000 USD desteklenir.
Tanıtım Giderleri
Yurtdışı birimi bulunan şirketlerin Türkiye’de üretilen ürünlerle ilgili olarak yurt dışında gerçekleştirilen reklam, tanıtım ve pazarlama faaliyetlerine ilişkin giderleri %60 oranında ve yurt dışı birimin bulunduğu her bir ülke için yıllık en fazla 150.000 USD kadar desteklenir.
Yurtdışı birimi bulunan şirketlerin başka ülkelerde marka tescil belgesine sahip olunması ya da marka tescili için başvurulmuş olması koşuluyla reklam, tanıtım ve pazarlama faaliyetlerine ilişkin giderleri %60 oranında ve yıllık en fazla 150.000 USD kadar desteklenir.
Yurtdışı birimi bulunmayan fakat yurt içinde ve tanıtım yapılan ülkede marka tescil belgesinin olması durumunda reklam, tanıtım ve pazarlama faaliyetlerine ilişkin giderler %60 oranında ve yıllık en fazla 250.000 USD kadar desteklenir.
Marka Tescil Giderleri
Şirketlerin yurt içi marka tescil belgesine sahip oldukları markalarının yurt dışında tescili ve korunmasına ilişkin giderleri %50 oranında ve yıllık en fazla 50.000 USD kadar desteklenir.
3.5. Markalaşma ve Turquality
Ülkemizin rekabet avantajını elinde bulundurduğu ve markalaşma potansiyeli olan ürün gruplarına sahip firmaların, üretimlerinden pazarlamalarına, satışlarından satış sonrası hizmetlerine kadar bütün süreçleri kapsayacak şekilde yönetsel bilgi birikimi, kurumsallaşma ve gelişimlerini sağlayarak uluslararası pazarlarda kendi markalarıyla global bir oyuncu olabilmeleri ve söz konusu markalar aracılığıyla olumlu Türk malı imajının oluşturulması ve yerleştirilmesi amacıyla oluşturulmuş devlet destekli ilk ve tek markalaşma programıdır. Programın odağında, klasik ihracat desteklerinden farklı olarak salt ihracatı artırmak yerine firmaların markalaşma hedeflerine katkıda bulunmak yer almaktadır.
Sağlanan Destekler
Sağlanan destekler başlıklar itibariyle verilmiş olup “Marka ve Turquality” desteklerinin detaylarına bu makalede değinilmemiştir.
“Marka Desteği”nde şirketler programdan dört yıl boyunca yararlanabilir ve her bir destek bazında üst limitler olup, bazı desteklerde örneğin kiraya yıllık 2,7 milyon TL’ye kadar destek sağlanmaktadır. “Turquality Desteği”nde ise programdan beş yıl boyunca yararlanılabilir ve birçok destek başlığında limitsiz destek sunulmaktadır.
3.6. Döviz Kazandırıcı Hizmet Ticaretine Sağlanan Destekler
Türkiye’de yerleşik olup, döviz kazandırıcı hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren sağlık kuruluşları, eğitim kurumları, sağlık turizmi, bilişim, film, yönetim danışmanlığı şirketleri desteklenir.
Sağlanan Destekler
Yurtdışına yönelik sağlanan destek kalemleri başlıklar itibariyle verilmiş olup, döviz kazandırıcı hizmet ticaretine sağlanan desteklerin detaylarına bu makalede değinilmemiştir.
3.7. Yurtdışı Teknik Müşavirlik Hizmetlerine Sağlanan Destekler
Teknik müşavirlik sektörü yaklaşık 550 milyar dolar büyüklüğü ile hizmet sektörleri içerisinde önemli bir yer tutmakta, yarattığı hizmet gelirinin yanı sıra inşaat malzemeleri ihracatına ve müteahhitlik yeni proje üstlenimine de katkı sağlamaktadır. Bu sektöre yönelik mal ve hizmet ihracatının artırılması ve pazarda kalıcı olmaları amacıyla son iki yıl içerisinde her yıla ilişkin gelirlerinin en az %51’ini teknik müşavirlik hizmet gelirlerinden elde eden firmalar desteklenir.
Sağlanan Destekler
Sağlanan destekler başlıklar itibariyle verilmiş olup, yurtdışı teknik müşavirlik desteklerinin detaylarına bu makalede değinilmemiştir.
4. YABANCI YATIRIMLARA İLİŞKİN DERLENEN VERİLER
Yatırım çalışmalarında spesifik olarak hazırlanmış sektöre, ülkeye, bölgeye odaklı veriler değerlendirilir. Aşağıda ise genel olarak doğrudan yabancı yatırım çeken ülkeler ile 2016 yılı yatırımına ilişkin bazı verilere yer verilmiştir.
4.1. Uluslararası Doğrudan Yabancı Yatırımları Çeken Ülkeler İlk 20 (2016)
En çok yabancı yatırımcı çeken ülkeler, Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı “UNCTAD” tarafından hazırlanan raporda aşağıdaki şekilde yer almaktadır.
Ülkeler |
|||||||
1 |
ABD |
6 |
Singapur |
11 |
Hindistan |
16 |
Fransa |
2 |
İngiltere |
7 |
Virgin Adaları |
12 |
Rusya |
17 |
Lüksemburg |
3 |
Çin |
8 |
Brezilya |
13 |
Kanada |
18 |
Meksika |
4 |
Çin, Hong Kong SAR |
9 |
Avustralya |
14 |
Belçika |
19 |
İrlanda |
5 |
Hollanda |
10 |
Cayman Adaları |
15 |
İtalya |
20 |
İsveç |
* http://unctad.org/en/PublicationsLibrary/tdstat42_en.pdf s.55
4.2. Türk Şirketlerinin Yurtdışı Yatırım Endeksi (2016)
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu “DEİK” ve özel sektör işbirliği ile hazırlanmış olan endekste yer alan bilgiler ülkelerin yatırım ortamları, sektör ayrımı olmaksızın belirli bir metodoloji ile sıralanmıştır.
Sektör & Tutar |
BİRLEŞME & SATINALMA |
SIFIRDAN YATIRIM |
AVRUPA |
||
Üretim |
Doğuş Holding | Hotel Villa Magna | İspanya |
Tosmur Holding | Gıda | Romanya |
Trakya Cam|Sangalli Vetro Porto Nogaro|İtalya |
Hayat Kimya | Enerji | Bosna Hersek |
|
Esas Holding | Gayrimenkul | İngiltere |
Yıldız Entegre | İmalat| Romanya |
|
Doğuş Holding | Hilton Athens| Yunanistan |
Doğuş Holding | Turizm | Hırvatistan |
|
Tam Plastik | Braiform Group | Almanya |
Frimpeks | İmalat | İngiltere |
|
AVRASYA |
||
İnşaat&Altyapı |
Turkcell | Kcell Joint Stock | Kazakistan |
Enka | İnşaat | Rusya |
Mepet Metro | Batumi Intourist | Gürcistan |
Şişecam | İmalat | Rusya |
|
|
Şişecam | İmalat | Rusya |
|
Tepe İnşaat | Maden | Türkmenistan |
||
THY | Lojistik | Pakistan |
||
AMERİKA |
||
Lojistik |
Yılport | Puerto Bolivar Harbor | Ekvator |
Kılıç Holding | Balıkçılık | Dominik Cumh. |
MNG Gold | Aureus Mining Inc | Canada |
Çilek Mobilya | Lojistik&Dağıtım | ABD |
|
Yilmaden | Bear Metallurgical | ABD |
Koleksiyon Mobilya | Perakende | ABD |
|
Varinak Onokoji Sistemleri | Capintec | ABD |
Sarkuysan | İmalat | ABD |
|
Tukek Holding | Microfibres | ABD |
Korsini | İmalat | ABD |
|
ASYA & PASİFİK |
||
Ev Aletleri |
Arçelik | Dawlance | Pakistan |
|
Saya Grup | Polus| Güney Kore |
||
MNG Gold |Babonga&Yako Project|Avustralya |
||
Etohum | BDCabs | Bangladeş |
||
|
||
AFRİKA & ORTADOĞU |
||
Üretim |
Bedisa | Beles Sugar | Etiyopya |
Hakan Grup | Enerji | Ruanda |
MNG ORKO|Burkina Mining Co| Burkina Faso |
Ziraatbank| Bankacılık | Bahreyn |
|
MNG Gold | Youga Gold Mine | Burkina Faso |
Orka Grup|Perakende|Mısır,Katar,S.Arabistan |
|
Nevzat Aydın | Justmop.com | BAE |
Ekol | Lojistik | İran |
|
|
THY | Lojistik | Kuveyt |
* https://www.deik.org.tr/uploads/deik-rapor-web2017.pdf
Son 2 yılın yurtdışı yatırım verileri kıyaslandığında ise 2015 yılında 5.900 milyon USD’lik yatırım hacminin 2016 yılında bir önceki yıla göre %15 artış göstererek 6.784 milyon USD’ye ulaştığı görülmektedir.
Bölge |
2015 (USD) |
2016 (USD) |
Avrupa |
4.280 |
2.739 |
Avrasya |
640 |
1.100 |
Amerika |
630 |
1.186 |
Asya |
180 |
260 |
Afrika&Orta Doğu |
170 |
1.499 |
TOPLAM |
5.900 Milyon |
6.784 Milyon |
5. TÜRK YÖNETİCİLERİN YURTDIŞINDA YATIRIM TECRÜBELERİNDEN ÖNERİLER
Ülkemizde yurtdışında yatırım yapmış hatta bunu birden fazla kıtaya taşımayı başararak global pazarda yer edinmiş birçok başarılı şirket bulunmaktadır.
DEİK’in Yurtdışı Yatırımlar Çalışma Grubu üyeleriyle gerçekleştirilen söyleşiler içerisinde TAV Strateji ve İş Geliştirme Direktörü Serkan KAPTAN’ın yurtdışı yatırım tecrübelerine istinaden önemli önerileri aşağıda yer almaktadır.[3]
DEİK’in Yurtdışı Yatırımlar Çalışma Grubu üyeleriyle gerçekleştirilen söyleşiler içerisinde KALE Strateji ve İş Geliştirme Direktörü Ender ARSLAN’ın yurtdışı yatırım tecrübelerine istinaden önerileri aşağıda yer almaktadır.[4]
“Yatırımlara küresel ölçekte bakmak ilgili ülkenin şartlarını ve iş yapış şekillerini öğrenmede körlük yaratabilmektedir. Yatırım yapılacak ülkeye yönelik her türlü mevzuat ve iş deneyimi çok kritiktir. Bu bilgilerin masa başından öğrenilmesi çok mümkün olmamaktadır. İnsan kaynağı, kültür, mevzuat, ülke ve iş ortamı yatırım planlanmasında göz önünde bulundurulması gereken unsurlardır.”
SONUÇ
Bir yatırım kararı alınırken sadece ucuz işgücü, eğitimli personel, zengin ham madde kaynağı gibi girdilere erişim, pazar payını büyütme, kâr artışı gibi konulara odaklanamazsınız. Çünkü, yurtdışı yatırım düşünüldüğü andan itibaren stratejilerin belirlenmesi, yatırım şekli ve finansmanı, piyasaya giriş şekli, pazar araştırması, ürün, tüketici ve pazara ilişkin çeşitli fizibilite raporları, ülkenin siyasi ve ekonomik yapısı, ülke ile Türkiye arasında karşılıklı yapılmış olan anlaşmalar, yatırım yapılacak ülke tarafından sağlanan vergisel ve diğer teşvikler gibi konular da karar alıcıların gündeminde olacaktır.
Karar alıcıların; gerektiğinde örgüt yapılarını yeniden organize edebilmeleri, karar alma ve yetki dağılımını doğru biçimde yapabilmeleri, karar almada esneklik sağlayabilmeleri, fırsatları analiz etme öngörüsüne sahip olmaları beklenir.
Yurtdışına yatırım yapan Türk işletmelerinin üretim, satış-pazarlama-dağıtım, insan kaynakları, muhasebe ve finans, rekabet, olası risk ve sorunlar, teknolojik ve idari yapıda entegrasyon politikaları gibi konularda çalışmalarını yapmış olmaları da yatırım sürecinde işlerini kolaylaştıracaktır.
Yatırımcıların başarı faktörleri arasında; iç pazarlarının büyümesi nedeniyle sermaye birikimlerini yatırımlara transfer edebilmeleri, ucuz hammadde ve düşük yatırım maliyetleri nedeniyle maliyet avantajları, teknoloji ve yönetim tekniklerine ilişkin bilgi transferi sağlayabilmeleri, elde edilen avantajlar sayesinde belirli bir uzmanlığa erişerek rakipleri ile mücadele edebilmeleri, devlet destek ve teşvikleri ile şirketlerini besleyerek güçlendirebilmeleri sayılabilir.
Yatırımların artarak küresel ekonominin canlanabilmesinin ana etkenleri olarak aşağıdakiler sıralanabilir:[5]
Dış yatırımlar ise ekonomiye mali kaynak, teknoloji ve know-how transferi, istihdam, küresel ekonomiye entegrasyon süreçleriyle katkı sağlamaktadır.
[1] TÜBİTAK, İstanbul Teknik Üniversitesi, Türkiye’nin Yurtdışındaki Doğrudan Sermaye Yatırımları: Bir Mikro Veri Analizi, 2010, İstanbul
[3] DEİK'in Yurtdışı Yatırımlar Çalışma Grubu üyeleriyle gerçekleştirilen söyleşiler
[4] DEİK'in Yurtdışı Yatırımlar Çalışma Grubu üyeleriyle gerçekleştirilen söyleşiler
https://www.deik.org.tr/uploads/dunyada-ve-turkiye-de-yurtdisinda-yatirim-raporu.pdf